Allah kahretsin !!
-Melis kendine gel.Sevdiğim kadını nasıl bu hale getirmişlerdi. Melisi kucağım alıp arabaya bindirip en yakın hastanenin yolunu tuttum. Benim hatamdı bunların hepsinin sorumlusu bendim. Telefonumu çıkartıp Fatihi aradım. Ara sıra arkamı dönüp melise bakıyordum.
-Fatih neredesin ?
-Şuanda yoldayım Sudeye kahvaltıya gidiyorum.
-Kardeşim Melis kötüleşti şuan da hastaneye gidiyorum.Fatih hastanesine gel ?deyip telefonumu kapattım. Bunun olmasına nasıl izin verdim ben onun en büyük acısıyla of allahım kafayı yiyecem.
Lanet olsun !! Lanet olsun !!
Hastanenin önüne geldiğimizde arabayı acilin önüne part edip. Kapının dışından doğru sedye diye bağırdım.Arabanın kapısını açıp melisi sedyeye yatırdım.
-Neyi var? Doktorun sorduğu soru üzerine kafamı kaldırıp ona baktım.
-Bilmiyorum kollarım da düştü. Doktorun kafasını sallayarak tranva odasına alıyoruz.deyip sedye ile hızlı bir şekilde odaya girerken hemşirenin biri benim kapıda beklememi söyledim.Ah allahım gerçekten de bu beklemek benim canımı yakıyordu. Burcuyu aramam lazımdı.
-Burcu neredesin ?
-Sanada Günaydın Mehmet.
-Ya siktirme bana günaydını şimdi biz Fatih hastanesindeyiz. Buraya gelirmisin ?
-Gelirim de ne oldu?
-Melis biraz rahatsız.
-Tamam geliyordum. Burcuya bir şey demeden telefonu kapattım.Derin bir nefes alıp dışarı bıraktım onu dinlemeyecektim o lanet olası masadan kaldıracaktım onu.Hala aklım almıyordu bu olanlar beni daha beter bunaltıyordu.
-Abi nasılsınız? Kafamı koridorun başında duran Fatihe çevirdim. Sorduğu soru baya bir komikti. Gerçekten de komik.
-Kötüyüm kardeşim çok kötüyüm.
-Ne oldu abi bu kadar kötü olacak ne geçti.?
-Biz annemlerde kahvaltı yapıyorduk.Bebek konusu açıldı bende bebeği kaybetti mızı söyledim. Babam ve dayım melise destek çıktı.Ama annem Şeyma kaltağı ile bir olup melisin canını yaktılar.Offf Fatih annem o kadar çok ağır konuştu ki .deyip ellerimle yüzümü sıvazladım.
-Boş ver kardeşim sen takma Melis bu tür sözlere itibar edecek biri değil. Kafamı olumsuz anlamda sallayıp Fatihe baktım.
-Melis bayılmadan önce benden ayrılmak istediğini söyledi.
-Neeee !! kafamı acılan odanın kapısına çevirip ayağa kalktım.
-Hastamızın neyi oluyorsunuz.
-Eşiyim ben neyi var karımın?
-Korkulacak bir şeyi yok sadece biraz yorgun düşmüş bedeni bir iki saate kendine gelir geçmiş olsun.Kafamı olumlu anlamda sallayıp sıkıntılı bir nefes verdim dışarıya.
-Teşekkür ederim deyip melisin yanına girdim. Uyuyordu yüzünde her şey anlaya biliyordum.Onu bu hale getirenlerden bunun hesabını soracaktım. Odanın kapısını açmamla burcuyu karşımda görmem bir olmuştu.
-Melis nasıl?
-İyi bir sıkıntısı yok Burcu sen bir yarım saat burada bekler mısın benim Fatihle bir kaç işim var da?
-Tabi beklerim siz gidin.Kafamı olumlu anlamda sallayıp koridorda yürüyemeye başladım.Fatih de arkamdan geldiğini anlamak zor değildi.Arabaya binene kadar sorduğu sorular beni daha beter delirtiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Püsküllü Belam
RomansaSerinin ilk kitabı ! Gerçek yaşanmış bir aşk hikayesi dır. Not:Mehmetin melisi tavlama maceraları :) yoğum aşk ,sevgi,tutku , romantik içerir.