Kum Torbası

3.4K 142 10
                                    


Melis'ten

Ne olduğunu anlamadan mehemt elimi tutup beni kapıya doğru sürükledi. Karşı koymadan onu beni getirdiği yere gittim.Hızlıca otoparka inip beni ön koltuğa bindirdi.Kendisi de direksiyonun önünde yeri aldığında hızlı bir şekilde otoparktan çıktık.Çok hızlı kullanıyordu arabayı hızlıca kemerimi taktım.

-Mehmet yavaşlarmısın ?Gerçektende çok hızlıydı gidiyordu. Bir an gözüm ibreye takıldı 130 da gidiyorduk. Solladığımız arabaların renlerini bile ayırt edemiyordum.Mehmet'e dönüm

-Yavaşla artık öldürcekmısın bizi nereye gidiyoruz.Bana cevap vermiyordu biran gerçekten durmasını istiyordum o kadar çok hızlıydık ki gözlerimi kapatarak kapının kolunu sıkıyordum. Çok geçmeden ormanlık bir yola girmişti belki hızını düşürür diye temelli ederken daha fazla hızlanmıştık ibre artık 140 gösteriyordu.Korkuyordum Mehmet'in hiç bu kadar hızlı gittiğini hatırlamıyordum.Helede yanında ben varken.


Arabayı çok sert fren yapıp durdurdu arabadan inip benim kapımı açıp kolumdan tutdu.Canımı yakıyordu arkasından beni sürüklüyordu.

-Mehmet canımı yakıyorsun bırak kolumu.desem de fayda etmiyordu.Beni peşinden sürüklüyordu.Ne olduğunu hala anlamamıştım. Etrafıma baktığımda çamların diplerinde mezarlar vardı neden beni buraya getirdiğini hiç anlamıyordum. Beni bir mezar başına getirdi;


-Neden buraya geldik.diye sordum bana bakmıyordu mezar taşının yanına oturup toprağın üzerindeki yabanı otları kopardı.Kafamı mezar taşına çevirdiğim de Melek Başkan yazısını gördüm.


-Mehmet.deyip elini omzuna koydum.


-Burada uyuyan benim kardeşim ben onun sayesinde hayatımın hatasını yapmaktan kurtuldum.Şeyma ile biz eskiden çok iyi bir arkadaştık melek bizim aramızı yapmaya çalıştı. Yaptı da yani bir hafta ciddi anlamda konuştum arkadaş gözüyle değil sevgili gözüyle baktım ona ölümünden ikin önce melek ağlayarak eve geldi. Benden ayrılmamı istedi ne olduğunu anlamadan   zar zor ne olduğunu öğrendim ondan Melek şemayı bir erekle uygunsuz vazıyette görmüş. Birde bu yetmiyormuş gibi kardeşimin üzerine beni aldattığı adamı salmıştı.O adamda kardeşimi hırpalamıştı bunları duyduğumda neye uğradığımı şaşırmıştım.Aklımda sadece o kızı ve o adamı öldürmek vardı kardeşimi hırpalayan adamı bu toprağın altına sokmak istiyordum. Meleği sakinleştirip  evden çıktım o adamı buldum ilk önce kan kusana kadar kavga ettik.Sinirim beni aldattığı adam değildi sinirim kardeşimi hırpaladığı ağlattığı içindi çok geçmeden hemen yanımda Şeyma bitmişti.


Mehmetleri anlattıkları gerçektende çok üzücü bir şeydi. Sesinin titrediğini ağladığını fark edebiliyordum.Onun için çok zor bir durumdu.Yanına oturup koluna girdim. Gözlerini benden kaçırıyordu.


-Eve geldiğimde kardeşimle zaman geçirdim. Onu sakinleştirdim  o adamın bir daha karşına çıkmayacağını söyledim. Kısa sürede topladım onu ondan sonra kendi kendime söz verdim. Hiç bir kıza aşık olmayacaktım bağlanmayacaktım. Melekte bunu istedi belkide üzüldüğümü görüp istemiş olabilir öldüğü günüde biliyorsun. En son şemayı burada mezarın başında gördüm tartıştık bir daha buraya gelmemesini söyledim. Annemden anahtarı alıp evime girmiş annem olanları bilmiyordu büyük ihtimalle kandırmış beni sevdiğini söyledi tekrardan kalbimin tek kadına ait olduğunu söyledim ona sonrasında işde sen geldi.deyip ağlamaya başladı.


Hayatımda ilk defa bir erkek yanımda ağlıyordu.Bağra bağra ağlıyordu.Üzülmüştüm içim yanıyordu onu böyle hiç görmemiştim.İstemsizce gözümden yaş atmıştı  onu daha fazla üzmemek için ayağa kalkıp sarıldım ellerini belime doladı kafasını gönsüme yaslamıştım. Ellerimle kafasını tuttum hiç bir şey diyemiyordum boğazımda bir düğüm vardı sanki ne denirdi ne yapılırdı hiç bilmiyordum. Kendimi toplayıp belindeki ellerimi tutup onunla onunla aynı seviyeye eğildim. Kızarmış gözlerini benden kaçırıyordu

Püsküllü BelamHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin