İnsan huzuru hep yanlış yerde mi arar?

5.1K 388 56
                                    

İnsan huzuru hep yanlış yerde mi arar?

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

İnsan huzuru hep yanlış yerde mi arar?

"Geldik."

Eliza adama aksi bir bakış attıktan sonra eğilip siyah pisilerini ayaklarına geçirdi. Ayağı ne ayakkabı ne de terlik giyebileceği kadar iyi durumdaydı. Son çareyi ikisi de olmayan pisilerde bulduklarında tadı kaçsa da evde geçireceği bir-iki günün ayağının üzerindeki yarayı oldukça iyi duruma getireceğinden emindi. Eğilip arka taraftaki spor çantasını kucağına çekerken "Görebiliyorum Devrim," diye homurdandı. "Gözlerim hala sağlam."

"Emin değilim." Adam ilgisizce omuz silkerken dudaklarına sıkıştırdığı sigarasını yaktı. "Ayağının bir anda o kadar kötü olduğuna inanacak kadar aptal olduğumu sanmıyorsun ya?"

"İnanıp inanmaman umurumda değil."

"Ben umurunda mıyım?"

Öfkeyle kadına döndü ve uzanıp kadının açtığı kapıyı sertçe kapattı. Eliza'nın eli öylece havada kalmıştı. Adam geriye çekilirken bakışlarını bir anlık tereddüdünün ardından ona doğru çevirdi. Onu ihmal mi etmişti? Belki. Biraz. Evet. Derin bir nefes alarak adama döndüğünde dudaklarına küçük, dünyanın en sakin, en iyileştirici, en güzel gülümsemesi yayıldı. Adamın paketinden kendine de bir sigara çekerek, üzerindeki ceketin cebinden çıkardığı çakmakla yaktı. "Sonunda," diye mırıldandı. "Sen de delirdin."

"El birliğiyle delirttiniz." Devrim burun kemerini sıkarak mavi gözlerini camdan dışarıya çevirdi. Kadına bakarsa kızgın kalamayacağının farkındaydı. "Deniz'in kaprisleri, senin inadın, rejideki problemler..."

"Devrim..." Adamın ona dönmemesi üzerine gözlerini devirerek uzanıp adamın çenesini hafifçe kendine doğru çevirdi. "Devrim..." Adamın inadının kırılmak üzere olduğunu fark ederek genişçe gülümsedi. "Sen kapris görmemişsin," diye mırıldandı. Sesindeki gülümseme Devrim'in ona dönmesine sebep olunca şefkatle yanağı okşadı. "Baş balerinken herkesin burnundan getirdim koca adam." Sigarasını dudaklarına götürürken yüzüne dökülen saçlarını kulağının arkasına sıkıştırdı. "Kapris yapmazsam değer kazanamayacağım bir dünyadan geliyorum." Kendini düzeltti: "Geliyoruz. Yeni düzene alışmamız zaman alacak."

"Kendine zarar veriyorsun Eliza."

"Pekala..." Tatsızca gözlerini devirerek serçe parmağını adama uzattı. "En iyi arkadaş sözü." Adam, kadının çocukluğuna gülse de serçe parmağını kadınınkine kenetledi. "Seni yarı yolda bırakmamak için dans etme süremi azaltacağım."

"En iyi arkadaş sözü." Kadın gülerek adamı onayladığında, Devrim kadını kendine çekerek alnının bitip saçlarının başladığı yere küçük bir öpücük bıraktı. "Beni senin için endişelenmek zorunda bırakma."

"Bırakmam."

"İyi."

"İyi."

Geriye çekildiğinde Devrim'in biraz da olsa düşünceli halinden sıyrıldığını fark ederek rahatladı. Adamın taşıyabileceğinden çok daha fazlasını yüklendiğini görüyor ama bir şey yapamıyordu. En azından biraz söz dinlemeye başlayarak onun yükünü azaltabileceğine inanıyordu. Adamın yanağına sulu bir öpücük bırakarak -ki Devrim suratını buruşturmadan edememişti- geriye çekildi ve yeniden kapısını araladı.

Ayışığı GrisiHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin