Üste ekleyemediğim için William'ı burda görmektesiniz. :D iyi okumalar. :)
Kimseye güvenme...
Aklımdan geçen cümle bu sefer benliğime aitti. Nasıl bir dünyaya düştüğümü bilmiyordum ama burada kimseye güvenilemeyeceğini hissediyordum. Gurubum, her biri iyi insanlardı ama onların da kimseye güvenmemesi gerekiyordu. Bir insan başka bir insana güvenecek kadar aptal olmamalıydı. İnsanlar bencil yaratıklardı ve sevgi denen şey sadece bir içgüdüydü.
Bir de zihnimi bulandırmaya çalışan tipler vardı. Onlara benim kim olduğumu gösterecektim. Ben zihin ustasıyım. Onların sıradan oyunlarına asla yenilemem. Ve yenilmeyeceğim.
Yürürken bir elimi başıma koyup derin bir nefes aldım. Bu da neydi. Bu bilinmedik hırs ve nefret dolu duyguları aklıma girmeye çalışanların eseri olmalıydı. Ama bana etki edemezlerdi.
Yavaşladım ve sakin nefesler almaya başladım. Yalnız kaldığım anda kardeşime ulaşmaya çalışacaktım. Ona sormalıydım. Ailemiz hakkında bildiği şeyler olmalıydı.
Odama gelir gelmez içeri girip kapıyı kapadım. Zihnimi boşaltmam gerekiyordu. Bu sefer bunu kendim yapmalıydım. Üzerime rahat bir şeyler giyip büyük yatağın ortasına uzandım ve gözlerimi kapadım. Zor olmamalıydı.
Şimdi, iç dünyama gidiyorum...
"Gözlerimi açtım. Uzay boşluğunda bağdaş kurmuş önümdeki sonsuz manzaraya bakıyordum. Kumral saçlarım omuzlarımdan dökülmüş bazıları da boşlukta süzülüyordu. Kafamı indirip elbiseme baktım. Beyaz elbisenin üstten başlayan tül kısımları sürekli renk değiştiriyordu. Duygu karmaşası...
Hatırla!
Çok uzaktanmış gibi gelen kendi sesimi duyduğumda ağaya kalktım.
Hatırlıyordum.
Düşünme eylemini çok güç gerçekleştiriyordum. Burası düşünme işine benim yerime yapıyordu zaten. Ama, onlara yön verebilirdim.
Zihnim büyük bir karmaşadan kaçıp beni anılarımın boşluğuna getirmişti. Bu boşluk insanın sahip olduğu değer ve bilgilerle doldurulurdu. Uzay boşluğunda bulunmam zihnimin tamamının bir karmaşadan ibaret olduğunu gösteriyordu.
Düzenli bir karmaşa.
Bilinç altım tamamı önümdeydi. İstediğim yere gidebilir bildiğimi unuttuğum tüm o bilgilere ulaşabilirdim. Tıpkı şu anda zihnimin içinde ne yaşadığımı bilmem gibi.
Bilinç altımın isteklerini burada çok net görebiliyordum.
Cevap istiyordum. Ve bunu alacaktım.
Gözlerimi tekrar açtığımda kendimi anılar koridorunda buldum. Buraya daha önce bir kere daha gelmiştim. Kardeşimin desteğiyle.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Zihin Oyunları: Sınır
FantasyDünya gerçekten sandığımız gibi bir yer midir, bildiğimizi sandığımızın ardında gizli bir bilinmeyen yok mudur? Hayat doğru bildiğimiz yanlışlarla doludur elbet ama ya hayatınız tamamen yalansa, ya bu dünyanın farklı versiyonları varsa? Daha g...