7.Bölüm - Sistem Geri Yükleme

143K 5.9K 373
                                    

“Şimdi elimi ağzından çekeceğim. Lütfen ses çıkarma. Sana her şeyi anlatacağım.” Onun korkutucu ses tonunu unutmam imkânsızdı. Dişlerimi beni tutan parmaklarına geçirdim. Sessizce inleyip benden uzaklaşmıştı. “Benden uzak dur. Burada çok mutluyum ve en azından beni zorla susturan birileri yok. Ayrıca senden nefret ediyorum. Benden ne kadar da çabuk vazgeçtin!” Sinirle göğsüne yumruk atmaya başlamıştım. Onun göğsünün acımadığına kalıbımı basabilirdim. Ellerim için aynı şeyi söyleyemezdim. Beni bileklerimden kendine doğru çekti ve gözlerini gözlerime sabitledi. Gözlerinin gittikçe koyulaşan rengi susmamı işaret ediyordu.

“Seni bırakacağımı nasıl düşünürsün?” ondan uzaklaşarak yatağa oturdum. Onun dediklerini dinlemek istemiyordum ama beynime yıldırım düşmemesi için dinlememin en iyi seçenek olduğunu biliyordum. Kollarımı göğsümde birleştirdim. Benim şaşırtıcı bir şekilde konuşmadığımı fark ettiği için görevimi o üstlenmeye karar vermişti. “Seni buraya getiren adamları hatırlıyor musun? Onları ikimizin halletmesi imkânsızdı. Bu yüzden senin yerin-“

“Onu tercih edip beni bu adamlarla bıraktın.” Sabırsız bir şekilde lafa girmiştim. Bundan hoşlanmamışa benziyordu. Bana doğru ilerleyip yanımdaki pantolonumu eline aldı. Neden böyle yaptığına anlam verememiştim. Pantolonun cebinden çıkardığı siyah dikdörtgen cismi üzerime fırlattı. Düşmeden yakalayabilmiştim. “Evet, GPS cihazı. Seninle vedalaşma bahanesiyle cebine bunu yerleştirmiştim. Beni anlamak zorundasın.” Ona hala ikna olmamış gibi bakıyordum. İç çekip konuşmaya devam etti.

“Diğer her şeyi bir kenarı bırakalım, Bertilda’nın çok cazibeli bir kadın olduğunu sen de biliyorsun. Leonard’ın kadınlara karşı zaafı olduğunu düşünürsek-“ onu susturma gereği duymuştum. Gözümün önüne unutmam gereken sahneler gelmişti. Leonard’ın kadınlara zaafı olduğunu en iyi ben biliyordum. Görüntülerin silinmesi umuduyla başımı iki yana salladım. Konuyu değiştirmek için bir şeyler düşünürken Hector’a baktım. Ona inanmak istiyordum.

“Bir daha planın olduğunda bana da haber vereceksin.” Belli belirsiz gülümsemişti.  Daha önce üzerimde olan bluzu yatağın üzerinden almak için arkamı dönmüştüm ki aptalca bir düşünce irkilmeme neden oldu. Arkamı dönmeden sormam benim için en hayırlısıydı.

“Sen ne zamandan beri bu kulübedeydin?” sesimin titrek çıktığından adım gibi emindim.

“Sen uyanmadan önce buradaydım.” Sözlerini bitirdiği anda bedenimin 72 parçaya bölünmesi kesinlikle daha iyi hissettirirdi. Hannibal’a akşam yemeği olmaya bile razıydım. Ona dönmeye cesaret edemiyordum.

“Uyanmadan önce… Yani ben giyinirken de… Artık pek bir gizlim saklım kalmadı… Beynime bir yıldırım düşürmeye ne dersin? Ya da kendi beynine? Belki unutursun.” Özelime tecavüz edilmiş gibi hissediyordum. Metanetli suratımı bozmadan yatağa oturdum. Hector’dan tarafa bakmamaya özen gösteriyordum.

“Birbirimizin yüzüne nasıl bakacağız artık bilmiyorum. Zaten Leonard’ı öyle gördüğümden beri yeni yeni ona alışıyordu-“Hector sözümü kesme gereği duymuştu.

“Nasıl gördüğünden beri?”Cevap vermedim.”Bak, Jane. Ben senin giyindiğini falan görmedim.” Sevinçle ona döndüm.

"Şimdi gidebiliriz.”dedim ve yataktan kıyafetlerimi alıp onun yanına ilerledim.

“Yalan söylemekte o kadar da berbat değilim demek.” Kendi kendine mırıldandığı cümleyle olduğum yere mıhlandım.

“Bunu duymayacağımı mı sandın?!”

*

“Şimdi ne yapacakmışız, sorsana.” Leonard’ın omzunu dürttüm. Leonard bana bakıp gözlerini devirmişti. Sorumu duyan Hector, Leonard’ın ona aktarmasını beklemeden cevapladı.

KELEBEKHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin