“Adriana’yı çok iyi tanımıyoruz, o yüzden bence tahmin edebilenimiz olmaz.” Fred’in konuşmasıyla hepimiz ona döndük. Doğruyu söylüyordu.
Hector hiç beklemeden açıklamasını yaptı. “Haklısın. Adriana’yı seçen Tanrıların Kraliçesi, Kadın ve Evlilik Tanrıçası Hera.”
“Ben boşanma avukatıyım,” Adriana’nın sesi daha çok soru sorar gibi çıkmıştı. Bu ironiye gülmeden edemedim. Yalnız ben değil, çoğumuz da gülmüştük zaten.
“Bundan sonra kilisede çalışmaya ne dersin?” Martin’in konuşması şaşırtıcıyken, espri yapması… daha şaşırtıcıydı.
“Size bir şeyi hatırlatmalıyım, bizi seçenlerin kararları veya yaptıkları şeyler bizi ilgilendirmez. Yani Hera Zeus’un karısı ve o Adriana’yı seçti diye onunla evlenmek zorunda değilim.” Tam ortam yumuşamışken tekrar gerilim yaratmak ve işleri ciddileştirmek Hector’dan sorulurdu. Hiç kimse ses çıkarmayınca kütüphaneden her zamanki gibi kitabını çıkardı ve aradığı bölümü bulduğunda sesli bir şekilde okumaya başladı.
“Hera, Yunan mitolojisinde Zeus'un eşi ve ablası olan tanrıçadır. Babası Titanlardan Kronos, annesi Rheia'dır. Olympos Tanrıları arasında kraliçe vasfına sahiptir ve Evlilik Kraliçesi olarak anılır. Eski inanca göre doğum sırasında kadınların ve evliliklerin koruyucusudur. Mitolojide en güçlü, en cesur ve en güzel Tanrıça olarak nitelendirilir. Hatta Hera, Aphrodite'den sonra en güzel ikinci tanrıça olduğunu bildiği halde kendisine aşık olan erkekleri hep reddetmiş, kendisini hep Zeus'a sunmuştur. Simgeleri nar, zambak, inek, akrep ve en önemlisi tavus kuşudur. Çok kıskanç ve kinci bir tanrıçadır, işlerini bir düzen içinde yürütür. Zeus'la ilişkisi olduğunu bildiği Maia'yı çileden çıkarmış, Lamia'yı canavara çevirmiş, Semele'yi tuzağa düşürmüş, Alkmene'nin doğum yapmasını geciktirmiş, Leto'yu takip edip süründürmüş, Kallisto'yu ayıya çevirmiş, İo'ya at sineği musallat etmiştir. Troyalılar kendisini en güzel Tanrıça seçmedikleri için kini büyüktür. Zeus Hera'yı aldattığı için Hera tarafından defalarca cezalandırılır. Zeus'tan daha iktidar sahibidir ve Zeus'un önemli kararlarında çok büyük etkisi vardır. Ayrıca Zeus'tan daha zengindir. Zeus baş Tanrı ve Hera baş Tanrıça olarak bilinir. Yunanlılara göre Zeus ile Hera'nın düğünleri, yeryüzündeki her türlü bolluk ve verimliliğinin simgesidir. Bu evliliğe Hieros Gamos(Kutsal evlilik) adı verilir. Zeus ile Hera'nın evliliğinden Ares, Hebe ve Hephaistos doğmuştur.
Zeus ile Olympos'a yerleşen tanrıça Zeus'un saltanatını paylaşmıştır. Onun gibi hayata, dünya düzenine, fırtına, rüzgar ve yağmurlara, mevsimlerin değişmesine hükmetmiştir. Her şeyden önce kadınları gözetir, onların hayatını düzenler, analığı ve doğumu koruyan bir tanrıça olmuştur. Evliliğin kutsal düzenini bozan herkes özellikle de Zeus'un sevgilileri ve çocukları en büyük düşmanlarıdır.”
“Afrodit’ten sonra ikinci en güzel Tanrıça,” Olenka’nın bütün biyografiden altını çizmek istediği ve muhtemelen tek anladığı şey buydu. Ayrıca, Adriana ondan daha güzeldi.
“Kime göre, neye göre?” İnci artık nefretini gizlemek gibi bir çabaya girmiyor, aksine sesli bir şekilde dile getiriyordu. Olenka cevap vermek için ağzını açtı fakat Hector araya girerek onların bu küçük atışmalarını böldü.
“Yani, kendi yaptığım şeyleri sana öğretmem gerekiyor, Adriana.” dedi sanki az önce İnci ve Olenka hiç konuşmamış gibi. Adriana başını memnuniyetle salladı. Onun kapasitesinin yüksek olduğunu düşünüyordum. Bence zor şeylerin altından kalkabilirdi. En azından bende öyle bir izlenim bırakmıştı. Sert bir görünümü vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KELEBEK
FantasyMitolojide kelebek ateşi simgeler, ateşe koşan pervane böceğinin yanıp ateşle bağdaşmasıdır. Eski Yunan'da ise ruhun beden üzerindeki etkisini ve bu etkinin yarattığı büyük değişimleri simgeler. Mavi kelebek, saf ruhu simgeler. Bu, monoton hayatını...