Okan Kılıç'tan
Mayıs 2019Geçmişte yaptığım hatalar birçok güzel şeyi kaybetmeme yol açtı. En başta oğlumu kaybettim. İşlediğim günahlardan dolayı Ateş'i ve Özlem'i kaybettim. Özlem'i unutmak için Esin ile evlendim ama Özlem'i unutamadım. Özlem'in elinden Bulut'u aldım. Özlem, Bulut'u doğumda kaybettiğini zannetti. Özlem'e kızgın olduğum için Bulut'a, Özlem'in kendisini terk ettiğini söyledim.
Söylediğim yalanlar yüzünden Bulut, Ateş'ten de nefret etti. Son pişmanlık fayda etmez derler. Gerçekten de fayda etmiyor. Söylediğim yalanlar yüzünden Ateş'i kaybedecektim. Ateş, beni babası gibi görmese de gerçek buydu. Ben, Ateş ve Bulut'un babasıyım."Baba." Zeynep karşıma geçti bu zamana kadar sesini yükseltmeyen kız şimdi sesini yükseltiyordu. Dudağının kenarı kanıyordu.
"Zeynep." Zeynep'in arkasından Bulut girdi. Sesi demir kadar sertti. Zeynep oralı bile olmadan gözlerimin içine bakıyordu. Elindeki dosyayı yüzüme fırlattı. Dosyanın içinden fotoğraflar ve bir kağıt düştü. Zeynep düşen kağıdı aldı.
"Sen nasıl bir insansın Okan Kılıç, ya utanıyorum senden keşke senin gibi babam olacağına, Can Onur gibi babam olsaydı. Can amca, Ateş ağabeyimin kendi oğlu olmadığını bilmesine rağmen ona baba gibi babalık yapmış ama sen bir gün olsun ne bana, ne Bulut'a babalık yaptın."
"Zeynep," diye bağırıp tokat attım. Başı sola doğru döndü. Başını kaldırıp gözlerimin içine baktı. Attığım tokadın etkisi ile yüzünü kapatan siyah düz saçlarını yüzünden çekti. Gözlerimin içine nefretle baktı.
"İşte sen busun istediğin cevabı alamayınca hemen şiddete başvuruyorsun. Söylesene yediğin naneler ortaya çıkınca Bulut'a nasıl hesap vereceksin?" Gözlerim korku ile açıldı. Ateş'i kaybetmiştim, Bulut'u da kaybedemezdim.
"Kes sesini," diye bağırdım. Gülmeye başladı. Bulut anlamsızca gözlerimize bakıyordu. Bulut'un da dudağının kenarı kanıyordu. Sol gözü morarmıştı.
"Oğlum," deyip yanına gittim. Titreyen ellerimi oğlumun yüzüne götürdüm.
"Kim yaptı bunu sana?" diye sordum sesim hissettiğim endişeyi dışa vuruyordu.
"Ben yaptım baba," diyen kızıma baktım. Ne oluyordu böyle?
"Senin derdin ne Zeynep," diye bağırdım.
"Derdim ne mi, benim derdim sensin. Hakkındaki gerçeği öğrendim Okan Kılıç ve bunu oğlun da öğrenecek." Bulut'a baktı. Bulut'un karşısına geçti. Elindeki kağıdı yüzüne fırlattı. Bulut kağıdı aldı. Okumaya başladı.
"Selin," dedi. Selin'in ismini duyunca yıllar önce yaptığım günah gün yüzüne çıktı.
Kasım 2013
Geldiğimiz köprüye baktım. Karşımdaki kadın korkmasına rağmen gözlerimin içine cesurca bakıyordu. Kahverengi saçları rüzgarın etkisiyle havada uçuyordu. Üzerindeki kahverengi elbiseyi açılmaması için tutuyordu. Köprünün etrafındaki ağaçlara baktım. Köprünün sonunda da ağaçlar vardı. Köprünün sonunda şelale vardı. Suyun sesi farklı bir ahenk oluşturuyordu.
"Sana, oğlumun hayatından defolup gitmeni söyledim ama beni dinlemedin piçini de." Sözlerim Selin'in bağırması ile yarıda kesildi.
"Sakın çocuğuma böyle ithamda bulunamazsınız. Ben karnımda sizin oğlunuzun çocuğunu taşıyorum haddinizi bilin," diye bağırdı. Çimen yeşili gözlerinden çakmak çakmak ateşler yükseliyordu sanki.
"Sen ve bu çocuk oğlumun zaafısınız sizin yüzünüzden oğlumun acı çekmesine izin vermem." Selin'i itekledim köprüden aşağıya doğru düştü. Çığlık attı aşağıya düştüğü an su kana bulandı. Arkamı döndüğümde uzun boylu, kahverengi gözlü siyah saçlı adam ile burun buruna geldim. Silahını doğrultmuştu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Bitmesin Hikayemiz (Hayalet Serisi 2) #Tamamlandı#
Mister / Thrillerİş çıkış saatinin en kötü kısmı geride kalınca, Avrupa Yakasına giden yolda trafikte sıkışıp kalmaktı. Kolumdaki saate baktım telefonumun zil sesiyle yüksek sesle nefes alarak telefonu arabanın torpidosundan aldım arayan evi gözetleyen, Eren ve Far...