Kalp Yolu

-71-

Gökhan:İyi ! Defol git o zaman ! Git o adamın yanına ! Bir daha da bu eve gelme !

Serkan:Abi..

Gökhan:Sen karışma ! Topla eşyalarını git bu evden ! Sen zaten bizi çoktan karşına alıp kafana buyruk davranıyorsun!

Songül:Bu yaşadıklarım benim suçum değil tamam mı!

Gökhan:Çocuğu yaparken iki dakikalık zevkin için..Bu da senin suçun değil tabi! En masumu sensin ! Prenses ya hanımefendi!

Serkan:Biraz sakin olsana abi..

Gökhan:Sana karışma dedim!

Serkan:Ya bak haklısın biliyorum bende kızdım ama..

Gökhan:Ama ne ! Sanki sen ondan farksızsın! Ne çabuk unuttun yaptıklarını ! Kaç kere otel odalarından topladım seni!

Serkan:Konu ben değilim! Karımın yanında böyle konuşamazsın benimle!

Gökhan:Serkan git..Çekil karşımdan!

Serkan:Kendine gel sende ! Bu yaptığın..

Gökhan:Bana ahlak dersi mi vereceksin şimdi de ! Komik olma!

Eylül:Gökhan abi..Biraz sakin olabilir misin ? Bak Duru evde..Hem Nazan anneyle Tevfik baba burada..

Gökhan:Sen bu meseleye hiç karışma Eylül !

Eylül:Pe-peki..

Serkan:Buradan gitmeyecek ! Ne ablam ! Ne de Duru! İster kabul et ister etme ! Konuşturma şimdi beni burada! Geçmişini dökmeyeyim..

Gökhan:Tehdit mi ediyorsun sen beni!

Serkan:Evet! Songül'e sinirlendin diye beni,eşimi azarlayamazsın ! Buna izin vermem ! Hadi Eylül! Odaya..Hadi diyorum sana!

Tevfik:Pes ! Hepinize pes! Ben artık size hiçbir şey söylemiyorum! Haddinizi aştınız artık !

Herkes odalarına dağılmışken Cemre salonda kalmıştı..Serkan'ın söyledikleri takılmıştı aklına..Gökhan'ın geçmişi..Ne demek istemişti ki Serkan ?

...

Evde günlerdir kimse kimseyle konuşmuyordu..Serkan Eylül'e bu konudan uzak durmalarını söylemişti..Şuan tek düşündüğü şey Selin ve Eylüldü..

Eylül uyurken Serkan telefonunda oyun oynuyordu..Hava o kadar sıcaktı ki uyanmış,tekrar da uyuyamamıştı..Eylül de sürekli uyanmıştı aslında..

Eylül:Off !

Serkan:Ne oluyor ? Daha gözünü açmadan..

Eylül:Sesini kısmıyorsun ki şu oyunun !

Serkan:Sessiz oynayınca güzel olmuyor.. Ne yapıyım?

Eylül:Bunaldımm!

Serkan:Sabah sabah aksiyiz aşkım.

Eylül:Sıcak..Öldüm Serkan! Kızın da durmadı zaten gece boyu..

Serkan:Ee beş aylık artık..Olsun o kadar.

Eylül:Kalan dört ayda ne yapacağım ?

Serkan:Sabredeceksin artık..Hadi aç gözlerini de kahvaltıya inelim..

Eylül:Aslında kahvaltı değilde..Şöyle buz gibi bir portakal olsa..Ne iyi olurdu..

Serkan:Ne ? Mevsimleri karıştırdın herhalde ? Haziran ayındayız Eylül.

Eylül:Ne yapabilirim ? Kızın istiyor,ben değil..

Serkan:Ha her şeyde suçu kızıma at zaten..

Eylül:Aşermek diye bir şey duymadın mı sen ?

Serkan:Saçma geliyor bana öyle şeyler..

Eylül:Bak bak..Ne oldu o kızım ne isterse yaparım havasındaki Serkan'a ?

Serkan:Daha doğmadı ki..Doğsun,büyüsün yaparız herhalde..

Eylül:İyi,sen bulma..Portakal istedik sadece..Dünyayı al demedik ki..Selin doğsun böyle vücudunda bir sürü benek benek portakala benzer şeyler olsun..

Serkan:Ne ! Bu saçmalık ! Aklına nereden geliyor böyle şeyler ?

Eylül:Telefonunda PubG oynamak yerine dergileri okursan anlarsın Serkan Akça..

Serkan:Şimdi de oyunuma taktın iyi mi ?

Eylül:Ben gidiyorum..Sen de kahvaltıya geleceksen gel..Tabi oyununu bırakabilirsen.

Serkan:Dur dur..Portakaldan başka ne istiyorsunuz ?

Eylül:Hani saçma geliyordu sana ?

Serkan:Saçma..Ama yapacağız artık..Söyle başka ne istiyorsunuz?

Eylül:Dondurma..Ama şu Kadıköydeki adam var ya..Off,nasıl güzel gider bu sıcakta o adamın dondurması..

Serkan:Şaka mısın ? Buradan oraya gitmem 3 saat..Dönmem de 3 saat oldu mu sana 6 saat ?

Eylül:Selin'e kız valla.O istiyor ben değil..

Serkan söylene söylene hazırlanmaya başlar..

zeyeyserrrr ❤️