Bölüm 6 "Meftun"

5.4K 267 82
                                    


Kapıyı açıp eve girdiğimde Ayaz çoktan evdeydi. Televizyonun karşısında spor programı izliyordu göz devirdim, tipik Türk erkeğiydi.

Gündüz gündüz evde oturmuş televizyon izleyecek kadar boştu. Gerçekten işi gücü yok muydu bu adamın?

Ben annemle dayımın kurduğu mimarlık şirketinde annemden kalan hisse sayesinde çalışmaya ihtiyaç duymuyordum. Mimarlık bizde aile mesleğiydi. Burkay da mimarlık mezunu olmuş dayımla beraber çalışıyordu. Duygu aynı şirkette halkla ilişkiler bölümündeydi, eğer annem vefat etmeseydi belki ben de annemle çalışır onun çırağı olurdum. Kim bilir? Anne kız gerçekten iyi bir ikili olacağımızı düşünüyordum. 

Ne dersin anne olur muyduk? 

Cevap gelmeyeceğini bile bile iç sesimle ona sorular sormaktan bazen isyan etmekten bazen de onu ne kadar özlediğimi söylemekten vazgeçmiyordum. Bir ölüyle  içimden konuşuyordum. Acınası durumdaydım.

Böyle düşüncelerimi başka bir yöne çekmeye çabaladım. Mesela Ayaz'a dair hiçbir şey bilmiyordum. Öğrenmeye çalışmalı mıydım? Ama bu onu hayatıma biraz daha dahil etmek demek değil miydi? 

Ben ikilemde kalmış düşüncelerle boğuşurken geldiğimi fark eden Ayaz "hoş geldin" dedi, gözlerini ekrandan ayırmıştı. Göz göze gelsek de cevap vermeye tenezzül etmeden odama yürüdüm.

Giydiklerimi kirli sepetine atıp üstüme bir şort bir de kolsuz bir şeyler geçirdim. Hava oldukça sıcaktı. Ferahlamak için banyoda soğuk suyla elimi yüzümü yıkadım. Her ne kadar saçlarımın özgürce omuzlarımdan düşmesini sevsem de lastik tokayla saçma bir ev topuzu yaptım.

Mutfağa geçip ne var ne yok diye seçeneklerime bakarken pizza söylemeye karar verdim. Sanırım bugün de mutfak alışverişini pas geçecektim. 

Bir bardak soğuk su içerken bencil olmamak adına Ayaz'a seslendim "Pizza söylüyorum ister misin?" Sadece başını sallamakla yetindi. Bir küçük bir büyük karışık pizza söyledim. Telefonu bırakıp salona geçerken kendimi Ayaz'ın oturduğu koltuğa bıraktım.

"Film izlemeyi düşünüyorum istersen beraber izleyebiliriz?" Her ne kadar evime emrivakiyle de kalsa sormamak ayıp olurdu.

"Olur, başka bir planım yok zaten."

Pizzaları beklerken televizyonda film seçmeye çalıştık. Enter the Void adlı bir filmde karar kıldık.

Bu sırada pizzacı gelmiş zili çalıyordu. Koltuktan kalkacağım sırada Ayaz benden önce davrandı yaptığı harekete bıkkınca bakmadan edemedim. Galiba erkek öder gibi saçma bir düşünceyle hareket ediyordu. Sırf gururu kırılmasın diye sesimi çıkarmadım ama benim evimde kaldığını unutuyordu.

Boş durmamak için kalktığımda kapıdaki pizzacının kuryesiyle göz göze geldik genç çocuk bana baksa da Ayaz biraz hareket edip onun bakışını kesti. Umursamadan mutfağa yöneldim. Ardından bardakları ve kola şişesini beraberimde getirdim. Sağlıksız besleniyordum ama umurumda değildi 100 yaşına kadar yaşamaya niyetim yoktu zaten.

Elimdekileri ortadaki sehpaya koyarken Ayaz da oturmuş beni bekliyordu.

Başlamadan siyah çerçeveli gözlüklerimi kutusundan çıkarıp taktım yemek yerken ellerim kirlenecekti.

Ayaz gözlük takmamı beklemiyor olacak ki şaşırmış gibi baktı. Şaşırmış olması asıl beni şaşırtmıştı çünkü zaten beni tanımıyordu. 

Yüzündeki beğeni dolu bir gülümseme oluştuğunda ablamların bugün söyledikleri bilincime işlenmiş olacak ki beni beğenmesi hoşuma gitti ve biraz da olsa egomu okşadı. 

SENGERHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin