49. Kısım: Kreacher'a Emir

136 17 11
                                    

Molly'nin Fawkes aracılığıyla yolladı rahatlatıcı (!) mesajdan sonra ikizler uyuya kalmış, Ginny gözleri açık, bir kedi gibi iskemlesine kıvrılmış ve Ron, belirsiz bir şekilde başını ellerinin arasına almış duruyordu. Harry ise sanki izinsiz bir topluluğa zorla girmiş gibiydi. Aynı şekilde Sirius da. Remus, Harry'i teskin etmek istedi. Ama ne diyeceğini, ne düşüneceğini bilemiyordu sanki. Harry daha önce Hermione ve Ron'un zoruyla olduğu oldukça bariz bir şekilde onlara rüyalardan bahsetmişti ve bazı akşamlar Sirius ve Yoldaşlık'la bunu konuşmuşlardı ama hiç biri daha önce böyle bir şeyi tahmin edememişti.

Arthur şu anda St Mungos'daydı. Ağır yaralı bir şekilde. Ve onu yapan Voldemort'un yılanıydı. Olaylara her en kadar iyi tarafından bakmaya çalışsa da Remus, Arthur'un öleceğinden neredeyse emindi. Bu soğuk düşünceyle neredeyse boş kaymak birası şişesini kafasına dikti ancak ne yazık ki bu öğrenci içeceği unutmaya yararlı değildi. - Ev cini olmadıkça.

Lily ve James'in ölümünden sonra ilk defa ateş viskisine dayanılmaz bir açlık hissetti. Fakat mantıklı tarafı babaları ölümcül tehlikede olan çocukların yanında böyle bir şeyin uygun olmayacağını bas bas bağırıyor, sinirlerini bozuyordu. Merlin, bazen kendisinden kurt adamlığı dışında da nefret ediyordu!

Sirius'a kaçamak bir bakış attı. Harry ve Ginny gibi o da dalgın dalgın şömine ateşini izliyordu. Odada ateşin çıtırtıları dışında hiç bir ses yoktu. - İhtiyar Kreacher bile sanki Bay Weasley için saygıda gibiydi.

Remus aklına gelen bu düşünceyle içinden kendiyle alay etti. Merlin aşkına o Kreacher'dı. Bırakın saygı içinde sessiz durmayı, şu anda bağıra çağıra ihtiyar Walburga ile kutlama yapmalıydı.

Gerçekten Kreacher neredeydi?

Emektar ev cini sinsi sinsi sırıtıyordu. Kanı bozuk efendisi çocuklar gelince ona DIŞARI emri vermişti. Bu demek oluyordu ki gerçek efendilerini bulmaya, dışarı çıkabilirdi. Bir şak sesiyle ortadan kayboldu ve ikinci bir şakla tek katlı evin önünde tekrar belirdi. Evin adresini bir Yoldaşlık toplantısına kulak misafiri (!) olarak bulmuştu. Buruşuk elf kalbi heyecanla atarken kapıya vurdu. Kapı hiç vakit kaybedilmeden açıldı. Anlaşılan hanımefendisi yine sabahlamayı planlıyordu.

Efendisinin yüzüne âdeta bir şaşkınlık kazınmıştı.

" Kreacher? Senin burada ne işin var? Sirius'a bir şey mi oldu? Ya da Remus'a?"

Gözünün önünde korkunç sahneler belirmeye başlamıştı bile.

" Hayır hayır. " dedi Krecaher, azıcık bozuma uğrayarak. Hanımının sevgilisi ve efendi Regulus'un emanetinin kurtadam ve kan haini için endişelenmesinden pek hoşlanmamıştı.

" Krecaher onun için burada değil?"

Tonks sokağa bakındı ve ev cinini eve aldı. Kapıyı arkalarından geri kapatıp kollarını kavuşturdu.

" Yaa...Ne oldu peki? Birine bir şey olmadı değil mi?"

Kreacher sinsi sinsi sırıttı.

" Kanı bozuk Weasley St Mungos'a kaldırıldı. Karanlık Lord'un yılanı tarafından. "

" NE?!" kesinlikle böyle bir bilgisi yoktu.

Kreacher onun tepkisini görmezden gelip devam etti.

" Çocukları ve Potter veledi şu anda Grimmuld Meydanı 12 Numara'da. Küçük hanım, lütfen o kanı bozukları atalarınızın asil ve saygın hanesinden atın! "

" K-kreacher, sen buraya nasıl geldin?"

" Efendi Black Kreacher'a dışarı çık, emrini verdi. Kreacher her zaman efendilerinin arzularını yerine getirir." Bunu söylerken neredeyse nasırlı ve kıllı parmaklarını öpecek kadar yerlere eğilmişti.

" Ama Kreacher sadece gerçek Black'lere bağlıdır. Küçük hanımın Kreacher'dan bir arzusu var mı?"

" Var, Kreacher. Ayağa kalk. " ev cini denileni yerine getirdi. Efendisinin yüzünde çok ciddi bir ifade vardı. Tıpkı büyük halası ve anneannesi gibiydi şu anda.

" Öncelikle Grimmuld Meydanı'ndaki kimseye kötü davranmamaya çalış. İkincisi Narcissa, Lucius ya da Black ailesiyle bağlantılı kim varsa onlara benimle konuştuğunu söyleme. Ya da onlardan herhangi bir şekilde emir alma. - Eğer olurda bir gün karşına çıkıp senden bir şey isterlerse onlara yalan söyle. Şu andan itibaren sadece ben ve Sirius'tan gerçek bir emir alacaksın. Ve sonuncusu ben veya Sirius çağırmadıkça kesinlikle Grimmuld Meydanı 12 Numara'dan çıkma. Anladın mı?"

" Evet, küçük hanım. Kreacher emirlerinize itaat edecek. " Tonks tatmin olmuş gibi gülümsedi.

" Mükemmel. Bu cömertliğin karşısında Krecaher, Black hanesindeki eşyaların istediğini alabilir, istediğini atabilirsin. Yalnız senden son bir ricam daha var. "

Krecaher heyecanlanmış gibi gülümsüyordu. Bu sevinci sesine de yansıdı.

" Evet, efendim?"

" Benim eski yatak odamda bir müzik kutusu var. Onu bana getirir misin?"

" Elbette, efendim! Krecaher ne zaman getirsin?"

" Acelesi yok. Önce şu işin bir aslını astarını öğrenelim. " bunları söyledikten sonra komidine yaklaştı ve üst çekmecesinden iki parça parşömen, bir tüy kalem, mürekkep hokkası ve bir mühür çıkartıp iki ayrı mektup yazdı. Biri Dumbledore'a diğeri de Snape'e. Müdürün ofisinin dolu olması ihtimaline karşın patronus riskini alamazdı.

Mektupları zarflarına koyduktan sonra ikisini de Black mührüyle mühürledi. - Draco'dan Umbridge'in bir tek Kutsal 28 mühürlü mektupları kontrol etmediğini öğrenmişti.

Mektupları yolladıktan sonra tekrar Krecaher'a döndü.

" İstersen bu gece burada kalabilirsin Kreacher. "

Böylece Grimmuld Meydanı'ndakilerin yanı sıra onlar da bu gece sabahlayanlardan oldu.

Bu defa her zamanki girişimi yapamayacağım maalesef...

Aslında içimde dayanılmaz bir yazma isteği uyandı birdenbire ama son bir saatte yaşanan bir olay beni resmen internetten soğuttu. Bu bölümü de iki gün önce yazmıştım ama üç bölümü ard arda yayımlamak istemedim ilk başta.

Nedeni ise şu: kardeşim siber zorbalığa uğradı. Ben bile ne olduğunu anlamadım. Ama mesajları okudum ve şunu söyleyeyim: bir insan ( biyoloji piramidinin tepesindeki o meşhur aklı olandan bahsetmiyorum. Insan gibi davranan insandan bahsediyorum. ) bunları yazmaz.

Bu yüzden bir kaç gün bir tek kelime bile yazacağımı sanmıyorum.

Kendinize iyi bakın canlar.

Rewrite The Stars || RemadoraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin