Rewrite The Stars || Remadora

26. Kısım: Taraflar Toplanıyor

Remus ve Sirius karışık duygular içindeydiler. Çok değil, bir kaç dakika önce sene başından beri güvendikleri adamın aslında gizlenmiş bir Ölüm Yiyen olduğunu, kahrolası Peter Pettigrew'un Harry'nin kanını kullanarak Voldemort'u geri getirdiğini ve Voldemort'un Ölüm Yiyenlerini tekrardan topladıklarını öğrenmişlerdi.

" İşe bak, ufak Peter bizi yine alt etti, dostum. " Sirius bunu Dumbledore'un ofisinden çıkarken buruk bir gülümsemeyle söylemişti.

Remus da aynı şekilde gülümseyerek arkadaşının sırtını sıvazladı
" Hadi Harry'nin yanına gidelim. O bizden daha çok sarsıldı. "
" Hıhı. " beraber hastane kanadından içeriye girdiler. Madam Pormfrey ilk başta itiraz edecek gibi oldu ama sonra sadece iç geçirip başını iki yana salladı ve kendi minik ofisine gitti.

İkili bir şey demediler. O an hem gri gözler hem de yeşil gözler bir yatakta yatan ve üzerine kurumuş kan bulaşmış Harry'in üzerindeydi.

Remus ağır adımlarla çocuğa yaklaştı ve yatağın yanındaki iskemleye oturup zaten karışık olup, daha da dağılmış saçlarını okşadı.

Bir süre sonra Harry'nin kirpikleri kıpırdanmaya başladı. Sonra da zümrüt yeşili bir çift göz aralandı.

Harry hızla doğruldu
" Remus amca, Sirius amca!" Sirius onu yavaşça geri yatırdı
" Sakin ol, evlat. "

" Ah, Harry tatlım! İyi misin?" Harry, bu gayette aşina olduğu anacan sesle ufak bir tebessüm etti. Kızıl Weasley ailesi etrafını sarmıştı.
" Daha iyiyim. " dedi. Eh, bu bir yalan değildi ama tam olarak doğru da değildi. Şu anda deyim yerindeyse yıkık bir haldeydi.

Odanın kapısı tekrar açıldı. Bu sefer gelenler Dumbledore ve hem Harry'nin hem de Sirius'un görmeyi en son isteyeceği kişiydi. Severus Snape...

" Nasılsın Harry?" dedi Dumbledore, tüm şefkatiyle.

" İyi. " Harry kendini zorlayarak söylemişti bunu.

" Igor kaçtı. " Snape bunu Dumbledore'a hitaben söylemişti, sonra birden Harry'e döndü
" Harika görünüyorsun, Potter. Herhalde tekrar sağ kalmak kendini acayip özel hissettiriyordur. " dudakları alayla kıvrıldı.

" Harry'le nasıl bu şekilde konuşursun!" Sirius birden Snape'in üstüne yürümeye başladı.

Bunu beklemeyen Snape asasına davrandı. Sirius da elini tam asasına atmış, hiç değilse bir expelliarmus yapmaya hazırlanıyordu ki Dumbledore onları engelledi

" Severus, Sirius; lütfen. Siz ikiniz aynı taraftasınız. Ayrıca böyle şeylerle uğraşmak için zaman yok. Sirius, sen ve Remus eski tayfayı toplayın. " Remus yavaşça ayağa kalktı. Harry'in gözleri hayretle büyüdü. Eski tayfadan kastının bir zamanlar ebeveynlerinin de önemli bir yere sahip olduğu Zümrüdüanka Yoldaşlığı olduğunu elbette biliyordu. Ancak Sirius ve Remus gidecek miydi?

Molly onun düşüncelerini okumuş gibi
" Okulun bitmesine az bir zaman var. Yoldaşlık'ın da tekrar birleşmesi birazcık zaman alabilir. Istersen bir kaç gün Kovuk'ta kalırsın. " dedi, çikolata kahvesi gözlerini Remus'a dikti. Remus başını salladı

" Bence de böylesi daha iyi, Harry. " Harry'nin morali biraz olsun düzelmişti.

Snape alaycı bir ' hıh ' sesi çıkarttı. Bu Sirius'un tekrar ona öfkeyle gözlerine dikmesine yol açtı.

Dumbledore çıkacak olası kavgayı engellemek için cümlesine devam etti
" Severus, sen ne yapacağını zaten biliyorsun. " Snape bir şey demeden odadan çıktı. Peşinden de Dumbledore. Remus ve Sirius da Harry'e veda edip çıktılar.

☆

Toplanılmaya başlanan tek taraf ne yazık ki Zümrüdüanka Yoldaşlığı değildi. Karanlık taraf da ilk iş olarak artık muggleların lanetli olduğuna kanaat getirdikleri Riddle Malikanesi'nde toplanmışlardı.

" Sizinle burada -bu masa etrafında- tekrar buluşmak ne güzel, Ölüm Yiyenler'im. " dedi Voldemort. Sesinde sözlerinin normal anlamları dışında en ufak bir sempati yoktu.

" Bazılarınız çağrıma hemen cevap verdiniz, bazıları ise akılsız edip kaçmaya çalıştı ve bunun cezasını da çekti. " masanın çevresini sinsi, yapmacık gülücükler doldurdu.

Igor Karkaroff fazla kaçamadan ihanetin bedeli olarak öldürülmüştü.

Voldemort tekrar buz gibi sesiyle konuşmaya başladı
" Bana gerçekten sadık olan Ölüm Yiyenlerim ise bunun için mükafatlandırılacaklar. Ama henüz bunun için biraz erken. Sevgili dostlarım, tekrar bedenime kavuştuğuma göre artık yarım kalan işimize kaldığımız yerden devam etme vakti. Hepinizin bildiği üzere bundan tam 14 yıl önce ben ve Harry Potter halkında bir kehanet çıktı. Kehanetin sadece bir kısmını bildiğimiz için benim ruhum bedenimden ayrılmaya zorlandı. Bu yüzden dostlarım, eğer Harry Potter'ı öldüreceksem önce kehaneti ele geçirmem lazım. "

" Bakanlık'a saldırmak mı lordum?" Lucius bunu büsbütün bir hayretle söylemişti.

" Hayır, Lucius. " dedi Voldemort onu kınarcasına
" Bu ahmaklık olur. Dumbledore muhtemelen o aptal ve sefil Yoldaşlık'ını toplamaya başlamıştır bile. Bu yüzden işimizi daha gizli yürüteceğiz. Tıpkı vücuda giren bir bakteri gibi gizlice içlerine sızıp, onları alttan alta öldüreceğiz. Bunun için de siz eski müritlerimin yanı sıra daha az dikkat çekecek yeni müritlere de ihtiyacım var. Narcissa, Lucius. " Ölüm Yiyen çift başlarını hızla kaldırdılar.

" Yeğeninizin seherbazlık eğitimi almış olduğunu duydum. "
" Evet, Lordum. Yeğenim Nymphadora en iyi seherbazlardan eğitim aldı. " dedi Narcissa, kocasının aksine biraz daha özgüvenli konuşuyordu. Voldemort'un yılanımsı suratında insanı ürperten bir gülümseme oluştu.

" Güzel, onu en yakın zamanda aramızda görmekten mennun olurum. "
" Emredersiniz, lordum. " Voldemort toplantının geri kalanında başka kişilerden de yeni müritler talep etti ve planlarından bahsetti. Ama Narcissa o dakikadan sonra konsantrasyonunu ona veremiyordu. Yeğeninin bu işlere karşı olduğunu hep biliyordu ama şuana kadar onu mazur görmüştü. Ancak artık onun da bazı gerçekleri görme vaktiydi.