71. Kısım: Düşünselinin Içinde

102 11 22
                                    

Remus tereddütle şimdi karşısında, yatağın üstünde duran düşünseline baktı. Doğrusunu söylemek isterseniz çok merak ediyordu; Tonks'un neden gittiği ya da diğer şeyleri ama doğası gereği de anılar Tonks'un özel şeyleriydi ve izinsiz girmeyi düşünmek bile istemiyordu.

Ama bu onun iyiliği için, dedi içindeki bir ses.
Ya çok kötü şeyler dönüyor ve bunu kimseye anlatamıyorsa? Sonuçta Voldemort kendi mükafatı için başkalarını harcamaktan çekinmez.

Sağduyusu ne kadar haklı olursa olsun yine de yetiştirildiği ahlak çemberi içersinde bu hâlâ yanlıştı.

Ne zamandan beri başkalarının iyiliğini ' ahlak çemberine ' harcıyorsun? Kabul et, sen de çok merak ediyorsun. 

Derin bir nefes alıp düşünseline arkasına döndü makyaj masasının aynasından yansımasına baktı. Ya başı cidden dertteyse?

Düşünselinin mavi - gri ışığı cam parçasından beri parlıyordu. Geri dönüp fazla büyük olmayan sandığı açtı ve rastgele bir anı şişesini eline aldı.

Sonuçta bu onun iyiliği için.

Eli titreyerek ufak cam şişenin tıpasını açtı ve gazımsı sıvı nesneyi düşünseline döktü.

Anı düşünselinde dalgalanıp bir burgaç oluşturdu ve Tonks'un bulanık bir siluetini gösterdi.

" Umarım çok özel şeylerini görmek zorunda kalmam, Nymphadora. " dedi hafif sıkkın bir sesle ve sıvının yakmayacağını bilmesine rağmen gözlerini kapatıp derin bir nefes aldı,  kendini dipsiz gibi hissettiren boşluğa tepetaklak bıraktı.

Etrafında siyah, gri ve mavi bulutlar dalgalanıp şekiller oluşturuyordu ama son hız düşerken Remus hiç birini seçemedi. Havada düzeldiğini hissetti ve bir an sonra ayakları Grimmauld Meydanı 12 Numara'nın aşina olduğu kaliteli ahşap zeminine vurdu.

Tonks'un burada büyüdüğünü biliyordu ve ayrıca evin tüm odalarına oldukça aşinaydı. Buna rağmen ilk başta bulunduğu odayı seçmekte zorluk çekti.

Duvar kağıtları evin tipik zeytin yeşilli duvar kağıtlarının aynısıydı, buna rağmen odanın etrafına saçılmış her türlü oyuncak ve duvarlara yapıştırılmış resimler ve fotoğraflarla odada evin geri kalanının aksine daha sıcak, daha az kasvetli ve ferah bir hava vardı.

Bir an durup etrafa saçılmış fotoğraflara baktı. Büyük bir kısmında hep aynı kişiler ona gülüyor ve el sallıyordu: birinci sınıftan hatırladığı Slytherin öğrenci başkanı Andromeda Black ve Hufflepuff öğrenci başkanı Edward - Ted - Tonks. Nymphadora'nın ebeveynleri...

Ted'in gözlerindeki tanıdık sevecen ve sıcak bakış onu nerede olduğunu ve burada ne işi olduğunu hemen anımsattı ve etrafına bakınmasına neden oldu. Oda çok da büyük olmadığından Tonks'u gözden kaçırma ihtimali oldukça düşüktü.

Sayvanlı ceviz yatağın etrafından dolanıp bir de kapı tarafına bakmaya karar verdi ve o zaman kar beyazı kabarık elbisesi tozlar içinde, parmak uçlarında kalkmış anahtar deliğinden dışarısını dinlemeye çalışan, iki at kuyruğu şeklinde pembe saçları hafifçe dağılmış kız çocuğunu gördü.

En fazla 5 yaşında gözüküyordu ve kenara atılmış rugan deri ayakkabılar ve elbisesinin haline bakılırsa ne durumda olduğunu pek de umursamıyordu. Remus gülümsemesine mâni olamadan sevdiği kızın çocukluk halini izlemeye başladı. Her ne kadar kaşları çatılmış ve kir içinde olsa da çok tatlı bir görüntüydü.

" Offf!" dedi Tonks birdenbire ve Remus'u tekrar kendine getirdi
" Hiç biyşey duyamıyoyum! " gözlerini kapatıp sanki kötü bir koku almış gibi yüzünü buruşturdu ve elbisenin iplerini zorlayacak şekilde biraz daha uzadı ancak Remus'un beklediği şekilde boyu duyup duymamasına fayda etmedi.

Rewrite The Stars || RemadoraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin