39. Kısım: Tavsiye

174 19 39
                                    

SENI SAKLAYACAĞIM

Seni saklayacağım inan
Yazdıklarımda, çizdiklerimde,
Şarkılarımda, sözlerimde.

Sen kalacaksın kimse bilmeyecek
Ve kimseler görmiyecek seni,
Yaşayacaksın gözlerimde.

Özdemir Asaf

Remus duyduğu kapı sesiyle elindeki şiir kitabını kapatıp oturduğu tek kişilik deri koltuğun yanında bulunan, eski ahşap işlemesiyle tek bacak üstünde duran sehpanın üstüne bıraktı ve dün geceki dolunayın hatıraları olan yaralarını fazla yormamaya çalışarak ayağa kalktı. O daha alt kata inen merdivenleri yarılamıştı ki dışarda yağan sağnağın izi olan ıslak mantosunu çıkartan Sirius, devasa bir köpek gibi silkinip her tarafa su sıçratmayı bıraktı; çatık kaşlarla merdivenlerin tepesindeki dostuna baktı.

" Aylak, ne yaptığını sanıyorsun sen?! Neden yatakta değilsin? Merlin adına, dolunay dün geceydi! Yaraların hâlâ çok taze!" ard arda gelen bu tepkiler karşısında afallayan Remus, Sirius'u bir an için Molly Weasley'le karıştırdı. Ama bunun imkanı yoktu çünkü Molly asla üzerinde ıslak bir mantoyla hollerini berbat etmezdi.

Kaşlarını çatıp merdivenlerden ağır ağır inmeye devam etti.
" İlk olarak bu kirliliğini temizle de öyle konuşalım, Patiayak. "

"Aman be!" Sirius gözlerini devirip önce mantoyu, sonra da zemini asasıyla kuruladı. Ardından mutfağa yollanıp ocağın üzerine demliği yerleştirdi.

O bunları yaparken Remus da onu dikkatle izliyordu. Sanki kötü bir şey olmuş gibi Sirius aşırı durgundu.

İlk başta Sirius'un kendi gelip anlatması taraftarı olsa da ikisi salona geçip, oturunca da hâlâ ağzını açmayınca kendi sormaya karar verdi.

Kafasında söyleyeceği şeyleri kurup diliyle dudaklarını ıslattı ve
" Pati. " dedi. Sesi alçaktı ama kesinliklikle en ufak bir tereddüt barındırmıyordu.

Sirius duyduğu sesle başını kaldırdı ve en iyi dostuna baktı.
" Efendim, Aylak?"

" Sen iyi misin? Biraz durgun gibisin. " Sirius bir süre ona tepkisiz bir yüzle baktı, sonra da derin bir nefes verdi. Remus onun bu hareketinden konuşmayacağını düşünse de onu şaşırtacak biçimde Sirius içindeki sıkıntıyı dökmeye başladı.
" Sorun Harry, Remus. "

Remus birden dikleşti, sonra da inledi; bu ani hareketi karnındaki yaranın acımasına neden olmuştu. Sirius ona yardım etmek için ileri atıldı ancak Remus elini kaldırıp ona her şey yolunda işareti yaptı.

Yaklaşık bir dakika soluklandıktan sonra da
" Ne olmuş Harry'e?" dedi. Sirius derin bir nefes verdi.
" Bir sürü şey... Bugün ziyaretine gittiğimde bayağ normaldi ama Remus, elinin üstünde beyaz bir yara vardı. Saklamaya çalışıyordu, bu çok açık. Arkadaşı Ron'a sordum, meğersem o Umbridge cadısı Harry'e ceza diye işkence yapıyormuş! Bir de ne var biliyor musun? Geceleri sık sık rüyasında bir yeri sayıklıyormuş. Bunların gerçek olup olmadığını ona sordum ve tahmin et ne dedi?"
" Ne dedi?" Remus aslında Harry'nin ne dediğini az çok tahmin edebiliyordu.

" Önemsiz şeyler işte, hem o cadılozun benim gelip sana şikayet ettiğimi sanıp zafer kazanmasına izin veremem, Sirius, dedi! İnanabiliyor musun? Bu çocuk kime çekmiş, Merlin?! "

" Açık değil mi? Senin de hep dediğin gibi o babasının oğlu. Tıpkı James gibi onun yüzünden başının belaya girmesini istemiyor. " dedi Remus usulca, sonra da ekledi
" Ama haklısın, bu konuyu en yakın zamanda Dumbledore ile konuşmalıyız. Özellikle bahsettiğin bu rüya... Ron veya Harry bu konu hakkında başka bir şey dedi mi? "

Rewrite The Stars || RemadoraHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin