13. Bölüm

661 37 16
                                    

Multimedyadaki en sevdiğim versiyonu. Mix ama olsun. Dinleyin. :D

''Telefonun çalıyor galiba.'' diyerek üstünde oturduğumuz arabamın camından içeri baktı Jorge. Arabanın üstünden inip koltuktaki telefonumu aldım. Jordan arıyordu.

''Hey!''

''Sonunda! Neredesin sen? Çoktan Skype'da olmalıydın.''

''Ah, evet. Üzgünüm. Şey, dışardayım. Eve gittiğimde ararım seni.''

''Neler çeviriyorsun?'' Şu an tek kaşını kaldırdığını tahmin edebiliyordum.

''Hiçbir şey. Konuşuruz akşam.''

Farklı ülkelerde olduğumuzdan anlaştığımız saatlerde görüntülü konuşuyorduk. Ona anlatmam gereken çok şey vardı.

Telefonu bırakarak geri Jorge'nin yanına oturdum. Bugün büyük kavgamızı etmiş, içimizi dökmüş ve sanırım düşmanlığı bırakmıştık. En azından son görüşmemizde hissettiğimiz gerginlik bugün biraz daha azdı.

Jorge tam ağzını açıyordu ki bu defa onun telefonu çaldı. Ardından cebinden çıkardığı telefonunun ekranına bakıp gözlerini devirdi.

''Efendim?''

''...''

''Ne istiyorsun Anila?''

Ne kadar kabaydı...

''Ne zaman istersem o zaman geleceğim.'' dedikten sonra bana baktı. Bense kafamı hemen karşıya çevirmiştim. Gerçekten kızla böyle mi konuşuyordu? Nasıl evlenecekti bunlar?

Bir süre dinlemiş başka bir şey demeden telefonu kapatmıştı.

''Biraz daha kibar olmalısın.'' dediğimde bana döndü.

''Her zamanki halim.'' diye mırıldandı.

''Benimle böyle konuşmuyordun.'' dediğimde sessizce manzarayı izlemeye döndü.

''O sendin.''

Hayır. Anila ile arandaki farkları düşünüp mutlu olma Martina.

''Hava biraz serinledi. Gidelim mi?'' diye sorduğunda başımı salladım. Sonsuza kadar burada kalabilirdim ama ''Hayır, oturalım.'' diyemezdim.

''Olur.'' dedikten sonra kendime çektiğim ayaklarımı yere doğru uzattım. Fakat benden önce davranıp inmeme yardımcı olmak için elini uzatmıştı. Çekinerek elini tutup aşağı inmeme yardım etmesine izin verdim. Bugün sınırları aşmıştık. Kendime verdiğim sözleri unutmuştum. Açıkçası ne yaptığımı çok da bilmiyordum. Sadece anı yaşıyordum.

Karşılıklı dikildiğimizde derin bir sessizlik oluşmuştu.

''Şey, görüşürüz o zaman.'' dedim.

''Görüşürüz.''

Gözümü Jorge'nin gözlerinden alıp arabama bindiğimde o da kenara çekilmiş beni bekliyordu.

Anahtarı kontağa taktıktan sonra arabayı çalıştırmayı denmiştim ama olmamıştı. Kaşlarımı çatıp tekrar denedim. Başımı kaldırdığımda Jorge'nin de bana baktığını görmüştüm. ''Olmuyor.'' anlamında başımı salladım.

Yanıma doğru yürümeye başladı.

''Bir sorun mu var?'' diye sordu kapımı açtıktan sonra. ''Bilmiyorum. Çalışmıyor.'' dedim tekrar deneyerek.

''İzin verir misin?'' dediğinde başımı sallayıp arabadan indim. O da denemişti hatta kaputu açıp birkaç yeri kurcalamıştı fakat hala olmuyordu.

Stay With MeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin