27. Bölüm

933 52 21
                                    

Size bol olaylı bir bölüm yazdım. Bakalım sevecek misiniz? İyi okumalar :)

''Jorge?'' Biriken yaşlarım akmıştı. Sonunda ağlamıştım işte. Fran aniden fren yaparak bana dönmüştü. Lodo ise gözlerini daha da büyütmüş bana bakıyordu.

''Konuşabilir miyiz?'' diye cevap verdi.

   JORGE

Eşyalarımı toplamam uzun sürmemişti. Fazla da yerleşmemiştim gerçi. Rüyamdan sonra da -daha doğrusu bir kabustu- burada yapamayacağıma karar vermiştim. Belki de daha her şeyden ayrı kalmaya hazır değildim.

Kalacak yer de fazla kötüydü zaten. Basketbol geleceğim ise... Sanırım tam istediğim şey bu değildi.

Diego'yu aradığımda, geleceğimi idrak edememişti önce.

  FLASHBACK

''Hıı?'' diyerek açtı telefonu.

''Konuşmalıyız. Kalk.''

Bir süre cevap vermediğinde bana sövdüğünü biliyordum. Bir şey demeden kalkmasını bekledim.

''Ne var?''

''Dönüyorum.''

''Nereye dönüyorsun?''

''Dönüyorum Diego. Buenos Aires'a.  Anlamayacak bir şey yok. Basit.'' Şimdi sesten uyandığını anlamıştım.

''Neden?''

''İlla bir nedeninin olması mı lazım?''

''Jorge. Dostum bunu düşün öyle karar ver. Öyle güzel kafayla gecenin bir yarısı verilecek bir karar değil.''

''Kafam güzel falan değil. Kendimdeyim. Kesin kararım. Dönüyorum.''

''İstediğin değil miydi bu? Oldu işte. Neden pes ediyorsun?''

''Pes ettiğim falan yok benim.''

''Aklın Tini'de kaldı öyle değil mi?''

''Hayır.''

''Ya tabi.''

''Saçma sapan konuşma. Haber vereyim dedim. Bulduğum ilk uçakla oradayım. Şimdilik söyleme kimseye.''

''Tamam. Artık uyuyabilir miyim?'' dediğinde kapattım telefonu. Gerizekalı.

   FLASHBACK SONU

Geldiğimden Diego dışında kimsenin haberi yoktu. Önce eve gitmiştim. Aslında planım bu değildi ama cidden yorgundum. Üstelik yatağımı özlemiştim.

Annem beni görünce şaşırsa da çok sevinmişti. Clara ise hemen onun için aldığım şeyleri sormuştu. Ki ben bir şey alamamıştım ona. Dönüşüm çok acele olmuştu. O da bana küsmüştü.

Benim aklımda ise Tini vardı. Diego beni havaalanından almaya geldiğinde gururu bırakıp sormuştum. Son zamanlarda daha iyi olduğunu, sevdiği bir grupla tanışacağı için heyecanlı olduğunu söylemişti. İster istemez gülümsemiştim. İçinde hala o küçük kızın var olduğunu biliyordum. Onu ortaya çıkarmasına sevinmiştim. Onu mutlu düşünmek daha iyi hissetmeme sebep olmuştu.

Ertesi gün Tini'yi görmeyi her ne kadar istesem de yanına gitmemiştim. Ne diyecektim ki?

Ama Diego ile boş bir gün geçirdikten sonra görüşmeye karar verdim. Ne zamandır bir kızla konuşmaya korkuyordum ben?

Diego Tini'yi arayıp nerede olduğunu sormuştu. Tanışmanın bugün olduğunu unutmuştuk. Telefonu bir şey demeden kapatmıştı ama dayanamayıp bu defa ben aramıştım onu. Aslında bugünü onun için bozmak istememiştim ama sabırsızlanıyordum. Tahmin ettiğim gibi telefonu hemen açmamıştı. Muhtemelen gözleri büyümüş bir şekilde adımı gördüğünden emin olmak istiyordu.

Stay With MeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin