İntikamın İlk Tohumları

136 17 1
                                    

Asahi,Tayi Dağı'ndan gelen kaynak su- yun beslediği,içinde Lotus çiçekleri dolu kraliyet havuzunda oturmuş,az önce babası ile yaptığı konuşmayı dü-
şünüyordu.Dağatlı genç kızın uzattığı
Lotus çayını alarak yudumladı.

Haru'yu talim yerinde şaşkın bir vazi- yette bırakıp,bıyık altından gülümse-
yerek ayrıldığında,merdivenlerden  koşarak yanına inen Akemi muhafızı,
Kral Ajura'nın onu Akemi salonunda beklediğini söylemişti.Normalde her talim sonrası serinlemek için gittiği  havuza gitmekten vazgeçerek,soluğu hemen babasının yanında alan Asahi,
onu Akemi salonunun duvarında asılı annesi Yua'nın portresine dalgın dal-
gın bakarken bulmuştu.Babasının kan
damarları görünecek kadar incelmiş solgun beyaz teni ve gece iyi uyuya-
madığını gösteren gözlerinin altında-
ki mor halkalar onu üzmüştü.Yine de ilerlemiş yaşına rağmen babasını hala çok yakışıklı bulan Asahi,farkedilme-
diğini düşünerek uzun süre onu ses-
sizce izlemişti.Ancak babasının ani-
den,annesi Yua'nın portresinden göz-
lerini ayırmadan sorduğu soru onu şaşırtmıştı.Dün geceden beri daha iyi olup olmadığını sormuştu babası.Ce-
vabını beklemeden ağır ağır ona dön-
müş,memnun gözlerle onu tepeden tırnağa süzerek,üç sembole sahip ol- masından dolayı onunla gururlandı-
ğını belirterek tebrik etmişti.

Babasının zeki olduğunu biliyordu.Si-
yah kanatlarını,alnından giren siyah dumanla birlikte,içini kemiren bir ta-
kım sorularının olduğunu da..!Ancak ne Asahi ne babası bu konuda tek bir kelime dahi etmemişti.Daha çok sara-
ya davet edilecek kabileler,nasıl ağır-
lanacakları ve yapılması gereken ha-
zırlıklar konuşulmuştu.Hatta bu ko- nularda ilginç fikirlerini belirten Asa-
hi babasının takdirini kazanmıştı.Me-
lezler konusunudaki düşüncelerini de belirtmişti.Yıllardır Abel'de dışlanan melezleri topluma katmanın zamanı-
nın geldiğini ve bunun iyi bir fırsat
olabileceğini açıklamıştı babasına.O  konuştukça babası,başını ağır ağır olumlu anlamda sallayarak sessizce onaylamıştı onu.Sonunda Asahi,bu kısacık görüşmelerinde bile gittikçe bitkinleştiğini gördüğü babasını daha
fazla yormamak için,ondan izin ala- rak,geldiği gibi sessizce ayrılmıştı ya-
nından..

Asahi artık iyice soğumuş Lotus çayın-
dan son bir yudum alarak,boşalan  bardağı doldurması için Dağatlı genç
kıza uzattı.Babası ile görüştüklerinde,
Sora'nın yüzünün alacağı şekli düşün-
dü.Keyiflendi..Onlara Abel'i kimin yö-
nettiğini gösterecekti.

Öte yandan kral ile görüşmelerinden
hayal kırıklığı ile dönen kabile liderle-
ri burunlarından soluyor,prensin bu
sefer çok ileri gittigini söyleyerek,çok
beklemeden bunun intikamını alma-
ları gerektikleri konusunda birbirleri-
ni uyarıyorlardı.Asahi'nin gözleri kı-
sıldı.Demek öyle.Çok ileri gittim öyle mi?Hadi bakalım yapın planlarınızı!

Havuzun kenarında duran bir tabak dolusu tombul,kırmızı Şay üzümlerin-
den alarak ağzına attı!Üzümün sulu,
yarı ekşimsi tadı hoşuna gitmişti.Dadı Ning'in uzattığı ipek bornoza sarına-
rak ona sevimli bir gülümseme yolla-
dı.

"Dadı!"

"Evet prensim?"

"Canım akşam yemeğinde Tirre Örde-
ği çekti!"

"Hani şu kafası koparılınca,aslında
çoktan öldüğü halde bunu anlayama-
yıp,bir süre ortada koşturan sevimli ördekler var ya!"

"İşte onlardan!"

Karanlık Prens Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin