İyi Geceler

111 12 2
                                    

Kraliyet borozanı kulakları sağır eden
bir gürültüyle öttü.Konuşmalar da u-
ğultular da kesildi.Aynı anda Tiera Ka-
pısı'nın dev kanatları sonuna kadar açıldı..

Sırayla içeri alınan Terra,Dağat ve A-
kemili kızlardan sonra,sıra melezlere
gelmişti.Melezlerle birlikte Tiera Ka-
pısı'nın yanından geçerken,Miyuki'-
nin ilk dikkatini çeken,kapının beyaz mermer kanatlarının üzerine muhte-
şem bir ustalıkla oyulmuş,kabileleri temsil eden ağaç,şimşek ve balık sem-
bollerinin kusursuz işçiliğiydi.Kapıda melezleri temsil eden herhangi bir sembolün olmaması şaşırtıcı değil a-
ma üzücüydü.Bir sembol olsaydı eğer,
bunun ne olabileceğini düşünmeden
edemedi.

Melezlerle birlikte sarayın Terranın
epey büyük bir bölümünü içine alan
geniş bahçesinde yürürken,mis koku-
lu çiçeklerin ve meyve ağaçlarının çe- şitliliğine inanamadı.Daha önce Ter-
rada da gördüğü şifalı otların canlılığı
onu hayrete düşürdü.Acaba bir gün bu bahçenin şifalı otlarını toplayıp,a-
ğaçlarında gördüğü turuncu ve sulu meyvelerinin tadına bakabilecek miy-
di!Hemen önünde yürüyen,beyaz saç-
lı,teni buğday tarlalarındaki sarı ba-
şakları andıran Akemi-Terra karışımı kıza baktı.Oldukça sevimliydi.Akemi-
lere özgü kanatlarını sanki bir yük-
müş gibi sırtında taşıyor,neden bura-
da olduğuna dair en ufak bir fikri yok-
muş gibi,boş gözlerle etrafa bakını-
yordu.Yanına yaklaşarak onunla ko-
nuşmaya karar verdi.

"Adım Miyuki!Seninki ne?"

"Rin!"

"Hmmm Rin!Demek sen bir Nilüfer-
sin!En sevdiğim çiçeklerdendir.Mem-
nun oldum Rin!

"Bende!"

Miyuki Rin'in neredeyse ağlamak üze-
re olduğunu farketti.Kanatlarını sır-
tında bir kambur gibi taşıdığını,onları çekerek küçültebildiği kadar küçülttü-
ğünü gördü.Zaten sımsıkı topladığı beyaz saçlarını ise koparmak isterce-
sine durmadan çekiştiriyordu.Miyuki
onun için üzüldüğünü hissetti..!Ona i- yice sokularak koluna girdi.Kulağına
eğilerek fısıldadı.

"Rin!Az önce yanından geçtiğimiz,üze-
rinde turuncu ve sulu meyveleri olan ağaçları hatırlıyor musun?"

"Evet!"

"Kararımı verdim!O sulu meyveleri bir gün seninle birlikte yiyeceğiz!"

Rin gülümsedi!Hatta Miyuki,Rin'in kahkaha atmamak için dudaklarını
ısıran ama gittikçe kızaran yüzünü gördüğünde mutlu oldu..

Yol boyunca onlara eşlik eden Akemi
muhafızları aniden durarak mızrakla-
rını yere vurdu.Onları takip ederken,
bu ani duruş yüzünden üst üste çarpı-
şan kızlardan bazıları,neredeyse yere düşecekti.Muhafızları ilk defa böyle yakından gören Miyuki,onları incele-
meye karar verdi.Uzun boyluydular!
Beyaz saçları,başlarının tepesinde gü- müş tokalarla toplanmış,giysileri kaslı vücutlarını gizleyemiyordu.Arkaların-
da kanatları ve beyaz mızraklarıyla  ne kadar da asil görünüyorlardı..

Çok beklemeden terralı olduğu belli, ufak tefek bir kadınının net,sert ve se- ri adımlarla onlara doğru geldiğini gördüler.Muhafızlar kadını selamladı,
kanatlarını açıp havalanarak gözden kayboldu.İki eli arkasında onlara dik
dik bakan kadının sesi yüksek ve sert-
ti.

"ADIM HİKARİ!"

"SARAYDA KALDIĞINIZ SÜRE BOYUN-
CA BENİM GÖZETİMİMDESİNİZ!"

"UNUTMAYIN!GÖZÜM DAİMA ÜZERİ-
NİZDE OLACAK!"

"BENİ TAKİP EDİN!"

Kadın önde onlar arkada..!Taburunu savaşa götüren komutan gibiydi.Fakat bir süre sonra Miyuki,en az onun ka-
dar sert,seri ve kararlı adımlarla yü-
rümeye başladıklarını farkettiğinde, gülmemek için kendini zor tuttu.

Uzun bir yürüyüşün ardından,nihayet
melezler için ayrılan bölgeye geldiler.
Eşyalarının çoktan odalarına taşındı-
ğını gördüklerinde sevindiler.Odaya hurma,üzüm ve yanında içmeleri için Saki Sütü taşıyan hizmetli kızlara al-
dırmadan konuşan Hikari'nin sesi ön-
cesinden daha yumuşak değildi.

"HEMEN YERLEŞİN!"

"GEREKSİZ KONUŞMALAR İÇİNE GİR-
MEYİN

"YEMEKLERİNİZ YİYİN!

"ERKENDEN UYUYUN!"

"SABAH ERKEN KALKACAKSINIZ!"

Bir Terra muhafızı gibi topuklarının üzerinde dönerek odadan ayrılan Hi-
kari'nin arkasından bakan Miyuki,
"HUU!"diye bağırmak istedi.Dilini ısır-
dı..

Haru,sarayın olağandışı hareketliliği-
ni izliyordu.Neyseki her şey hiç aksa- madan ilerlemiş,kızların çoğu kendi- leri için hazırlanan bölgelerine yerleş-
tirilmişti.İki hafta önce,prensin Okşi Töreni'nden hemen sonra,Dadı Ning ile birlikte Asahi'nin karşısına çıkıp,
sarayda ağırlanacak kraliçe adayları-
nın rahat edebilmeleri için  hazırlıkla-
ra başlanılacağını belirttiklerinde,A-
sahi onlara kızların ama en önce me-
lezlerin,yabancılık çekmemeleri için en iyi şekilde ağırlanmaları gerektiği-
ni belirterek kendi özel talimatlarını vermişti.Kızların kalacakları yerleri-
nin yaşam alanlarına uygun olmasını
istemişti.Örneğin Dağatlı genç kızla-
rın rahatlıkla uyuyabilmeleri için ya-
rısı suda kalan su yatakları ve bir ak-
varyum,Akemili kızların kanatlarını kullanıp uçabilecekleri kristal bir kü-
re,Terralı kızların ok ve mızraklarını kullanabilecekleri bir atış alanı..!Ve Melezler!Muhtemelen onlar için bura-
da yaşamak çok daha zor olacak!diye-
rek,melezler için toprakla haşır neşir olup nefes alabilecekleri kendilerine ait büyük bir bahçe..!Ayrıca ortak ya-
şam alanlarını da düşünmüştü Asahi.
Kızlar için saray bir hapishane olma-
malı!diyerek sarayın egzotik bitkilerle
dolu arka bahçesinde yeşillikler içeri-
sinde dev bir havuz da inşa edilmesi-
ni istemişti.Bir süre dili tutulmuş hal-
de Asahi'ye bakakalan dadı,

"Hepsi bu kadarcık mı?Aklınıza gel-
meyen başka bir ayrıntının olmadığı-
na emin misiniz?diye sormuştu.

Prensin sıraladığı talimatları yerine getirmek için hemen işe koyulmuşlar-
dı.Tabi bu arada,Asahi'nin talimatları-
nı yerine getirirken,her seferinde iki-
sine de zorluklar çıkara Akemi lideri
Sora'nın Asahi tarafından dize getirili-
şi de görülmeye değerdi..

İki saat sonra melezler bölgesi..

Miyuki,üzeri cam kubbeli odada,yu-
muşacık ipek çarsafların serili olduğu yatağında yatıyor,kubbenin gerisinde
Andromeda Galaksisi'nin en parlak yıldızlarını saymaya çalışıyordu.An-
neannesini şimdiden çok özlemişti.

Uzun süre sağa sola dönerek uyumak
için mücadele etse de uyuyamadı.Bu-
rada,sarayda geçireceği günleri ve o- nu nelerin beklediğini düşünmeden edemiyordu.Ayrıca prensi merak edi-
yor onu bir an önce görmek istiyordu.
Derin bir nefes aldı.İpek yorganına i-
yice sarınarak yatakta döndü.Artık u-
yumalıydı.Sonunda uykusu gelip göz-
leri yavaş yavaş kapanmaya başladı-
ğında, 

"İyi geceler Prens Asahi!dedi.

Sabahtan beri mavili kızı bir an olsun
aklından çıkarmayan Asahi,bir saate
yakındır yatakta bir sağa bir sola dö-
nerek uyumaya çalışıyordu.Nihayet u-
yuklamaya başladığı anda birden bire gözlerini açarak,

"İyi geceler kraliçem!"

"Yarın görüşmek üzere"dedi.

Karanlık Prens Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin