Bir ay sonra..
Kral Peju ölmemiş miydi!Ne işi vardı
onun burada?Yas dönemini bu kadar abartırsan Kral Asahi.İşte böyle!Bütün hayaletleri toplarsın saraya.Bu sabah
Dadı Ning,Hura Gezegeni'nden misa-
firlerinin olacağını söyleyip,hizmetli-
lere hazırlanmaları gerektiğini belirt-
tiğinde,doğrusu Miyuki Kral Peju'nun hayaletininin gelmesini beklemiyor-
du.Gözlerini ovuşturdu.Hayal mi gö-
rüyordu yoksa?Hayır..!İşte orada.Asa-
hi'nin tam karşısında,Asine'nin yanı başında,bütün iticiliği ve sinsiliği ile duruyordu.O orada duruyordu ama,Miyuki'nin
burada durmaya niyeti yoktu.Saklan-
dığı çalılığın arasından doğrularak ayağa kalktı.Elinde Asahi için kendi elleriyle diktiği ve içinde kurutulmuş
pis kokulu Bungi tohumlarının oldu-
ğu koku keseciği vardı.Bir haftadır ö-
zenle dikmeye uğraştığı,üzerinde be-
yaz Maskai kuşu işlemeli mavi kesecik
aslında dışından bakıldığında oldukça sevimli görünüyordu.Asahi onu eline alıp koklar koklamaz başına neler gel-
diğini görecekti.Bunu hakketmişti.Ha-
yatı boyunca unutamayacağı Bungi'
nin o pis kokusu genzine yapıştığında,
sadece Asine de değil,bir daha dişi bir
sineğin bile yanına yaklaşamayacaktı.
Her ne kadar tam bir ay aydır yas kı-
yafetlerinin içinde dolanıp,onun sinir- lerini bozsa da,intikam ateşi ile yanıp tutuşan Miyuki,renk vermeden sakin kalması gerektiğini,böylece olacakla- rın tadını çıkarabileceğini biliyordu.Asahi ile göz göze geldi.Acaba onun i-
çin neler planladığından haberi var mıydı?Söylediği her kelimeyi duydu-
ğunu bildiği için,bütün bir hafta kese-
ciği dikmekle uğraşırken,meraktan o- na ne yaptığını soran Hikari,Rin gibi daha birçoğuna,Asahi için ferahlatıcı bir koku keseciği diktiğini söylemişti.
İnandırıcı olması için sesine tüm sa-
mimiyetini katarak artık onsuz yapa-
mayacağını,gönlünü almaya kararlı olduğunu eklemeyi de unutmamıştı.
Masum göründüğünü zannettiği ama hiç de masum olmayan bir gülümsey-
le ona baktı.Yarasa kaşlarını çatmış,
alnındaki kırmızı lekeler parlamaya başlamıştı bile.Yanına gitmesini iste-
miyor gibi bir hali vardı.Tabi..!Neden istesindi ki?Yanında Asine dururken.
Ancak Miyuki'nin öyle kolay kolay pes etmeye niyeti yoktu.Çok istiyorsa Göl-
ge hançeri üzerine yollayıp,engel olu-
versindi ona.Çok da umurundaydı.Bu sinirle nasılsa onu parçalara ayırır,
gölgelere gömerdi.Bugün bu keseciği kesinlikle verecekti ona.Böylece inti-
kamını alıp onu pis kokulu Bungi ce-
hennemine yolladığında az da olsa ra- hatlayacaktı.Harekete geçmeden önce yarım saattir arkasına gizlendiği çalı-
lıktan,uzun ince,esnek bir dal kopar-
dı.Gitmişken Kral Peju'nun hayaletini de kovacaktı oradan.Parmaklarını in- ce dalın üzerinde baştan aşağı dolaştı-
rarak"Güzeeeeeeeeel!Bununla senin o sinsi hayaletini bir güzel dövebilirim!
diye mırıldandı.Başını kaldırdı.Asahi'-
nin gülmemek için kendini zor tutan,
dudaklarını ısırırkenki yüz ifadesi,o-
nu daha da sinirlendirdi.Demek sırıtı-
yorsun ha?Elindeki dalı yere bir kır-
baç gibi vurarak,uzun adımlarla onla-
ra doğru ilerledi.Birkaç adım kala ko-
lunu kaldırıp,tuttuğu dalı,tam Kral Pe-
ju'nun arkası dönük hayaletine savu-
racaktı ki,Asahi'nin onu bir anda dur- duran sözlerine dikkat kesildi."KRAL HAJA!"
"UMARIM KATİLİ BULUR!"
"KRAL PEJU'NUN İNTİKAMINI BİR AN
ÖNCE ALIRSINIZ!""BÖYLECE KARDEŞİNİZİN RUHU HU-
ZURA KAVUŞMUŞ OLUR!"Kral Haja mı?Ne yani!Asahi'nin karşı-
sında duran ve Peju'ya tıpatıp benze-
yen bu adam Kral Haja mıydı?Kral Pe-
ju'nun kardeşi.Onun bir hayalet olma-
dığını anlayan Miyuki,aynı anda ona doğru dönen Asine ve Kral Haja'nın gözlerinden saklayabilmek için elini hızla arkasına doğru çekti.Asahi,kolla-
rını göğsünde kavuşturmuş,Asine ve Kral Haja'nın gerisinden bakıyor,sade-
ce kendisinin görebildiği muzur sırıtı-
şından ne kadar eğlendiğini anlayabi-
liyordu.Birkaç dakika sonra konuşma-
ya başladığında,sesi hiç de eğlenceli çıkmıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Karanlık Prens
FantasyPrens Asahi,uzun kirpiklerinin çevrelediği kapkara gözleriyle, Akemiler'in yaşadığı gökyüzüne baktı.Pencereyi açıp bulutlara elini uzatsa,elinin ıslanacağından emindi.Aşağıda Terra bölgesinde, hala ışıkları yanan evler vardı.Dağatların okyanusuna ya...