Governor's Illness ( BL ) Novel

Bölüm 10

Sonbahar Suyunun Yoğunlaşması

.........

Yaşlı adam Dai Shengyan Wangqing Köşkü'nü özellikle seviyor gibiydi, çünkü dersleri bile burada yapılıyordu. Son birkaç gündür kar yağmamıştı ve köşkün etrafına birkaç kömür ateşi leğeni yerleştirilmişti. Xie Jinglan bir kürk topu gibi sarınmıştı ama artık gölün şiddetli soğuğundan rahatsız olmuyordu.

Derin kış mevsiminde Yanbo Göleti'nin manzarası daha da engin ve sarhoş ediciydi. Gökyüzü ve su hemen hemen aynı renkteydi, her yer bembeyazdı. Ortada, kalın bir mürekkep lekesine benzeyen uzak dağlar vardı. Sanki transa geçmiş gibi, herkes bir manzara resminin içinde oturuyor gibiydi.

Xiahou Lian sadece bir izleyici olarak oradaydı ve her derste masanın üzerine bir kitap koyup altına bir hikaye kitabı saklayarak rol yapıyordu. İlgisini çektiğinde, iyilikseverlik, doğruluk, görgü, bilgelik ve güvenilirlik konularını can kulağıyla dinler, artık ilgilenmediğinde ise ya uyur ya da hikaye kitapları okurdu.

Dai Shengyan onun herhangi bir ilerleme kaydetmediğini ve beklentilerini karşılamadığını gördüğünde, önce onu teşvik etti, ancak daha sonra onu kendi haline bıraktı.

Xie Jinglan tek bir zihinle ve tam bir konsantrasyonla dinledi. Birkaç gün içinde kitapları yoğun notlarla doldu ve Xiahou Lian onlara baktığı anda başı dönüyor ve kafa derisi karıncalanıyordu.

Dai Shengyan'ın dersleri çok ilginçti. Sadece sabahları ders veriyor, öğleden sonraları ise Xie Jinglan'a kitap okutuyor, kendisi de birinci kattaki gözlem güvertesinde oturup balık tutuyordu. Xie Jinglan'ın soruları olduğunda gidip ona danışabiliyordu. Danışma sırasında Xie Jinglan kenarda durur ve alçakgönüllülükle sorardı ve bu genellikle yaklaşık bir saat sürerdi. Xiahou Lian bir kenarda durur, can sıkıntısından bunalır ve okuldan sonra eve gidip eğlenmek için serçe yakalayacağı zamanı iple çekerdi.

Dai Şengyan bunu gördüğünde başını salladı  "Öğrenmenin değeri düşünmektir. Düşünüyorsanız şüpheleriniz olmalı ve şüpheleriniz varsa sorularınız olmalı. Küçük Lian, sormak istediğin bir şey yok mu?"

Xie Jinglan, "Kitapları bile okumuyor, ne sorabilir ki? Muhtemelen sadece hangi kuş yakalama yönteminin en çok işe yaradığını merak ediyordur."

Xiahou Lian gülümsedi. "Beni en iyi anlayan hâlâ genç efendim."

Dai Shengyan çaresizce içini çekti ve "Seni çocuk, kafanı kullanmalısın" dedi.

Xiahou Lian da çaresiz hissetti ve "Tamam efendim, bunu sormamı istediniz" dedi.

"Öyle mi? O zaman dinleyelim."

Xie Jinglan ona yan yan baktı. Dilini uzattı ve "Sorabilir miyim, Konfüçyüs en bilgili Konfüçyüsçü müydü?" dedi.

Dai Shengyan, "Doğal olarak" dedi.

"O zaman yaşlı adam 'Mencius' ve Tang şiirlerini ezberlemek ve sekiz ayaklı denemeler yazmak zorunda mıydı?"

Dai Shengyan gülümsedi. "Mencius'un doğduğu sırada Konfüçyüs zaten yüz yıl önce ölmüştü, o halde 'Mencius'u nasıl ezberleyebilirdi? Tang şiiri ve sekiz bacaklı denemeler hakkında konuşmaya bile gerek yok. Xiao Lian, sorun gerçekten de biraz rastgele."

Xiahou Lian uzun bir "oh" çekti ve "En bilgili Konfüçyüsçü bile bunları öğrenmeye ihtiyaç duymazken, bizim neden öğrenmemiz gerekiyor?" dedi.

Dai Shengyan'ın nutku tutulmuştu. "Önemli değil, önemli değil, seni rahat bırakacağım."

O andan itibaren Xiahou Lian özgürdü ve geçmek için her gün sadece birkaç şiir  teslim etmesi gerekiyordu. Ancak, bu şiirler gerçekten de zahmetliydi. Xiahou Lian zaman zaman Xie Jinglan'ın alıştırma kompozisyonlarına göz atıyor ve birkaç dizeyi zorlayamadan rastgele bir şeyler uydurarak kafasını kaşıyor ve beynini yoruyordu. Bu günler gerçekten zordu ve Xiahou Lian gençliğinde saçlarının beyazlayacağını hissediyordu.