10.Bölüm

548 30 1
                                    

Acar kolunu cama koymuş elini ağzına götürmüş tek elle kullanıyordu. Sinirli ve üzgündü en başında benden hoşlanmamalıydı ama o inatla beni sevmişti.

Yapabilecek birşeyim yoktu birlikte olsak bile ben onu sevmeyecektim böylesi onun daha çok üzülmemesi içindi. Ama o bunu anlamıyordu. Ben bunları düşünürken yeşil ışık yanmıştı Acar tam sağa dönecekken kırmızı araba aniden karşımıza çıktı.

Kulağım lastiğin çığlıklarıyla doldu çarpmamıştık ama zor durmuştuk. Acar sinirle arabadan indi çok güzel şimdi bütün sinirini bu adamdan çıkaracaktı.

Küfrederek adama doğru yürüdü hemen arkasından ben ve Utku gitmiştik. Ama yetişememiştik Acar çoktan adama bir tane yapıştırmıştı. Utku Acarı tutmaya çalışıyordu ama Acarı şu anda zapt etmek çok zordu.

Sinirliydi kırgındı bana olan kızgınlığını adamdan çıkarmaya çalışıyordu. Adam Acarın darbelerine karşılık veremiyordu ağzından burnundan kan geliyordu.

Utku Acarı tutup kenarı çekmeyi başarmıştı ki adam sırıtarak "yapabildiğin sadece bu mu delikanlı" diye bağırdı.

Bunun üstüne Acar tekrar adamın üstüne çullandı. Bu adamın derdi neydi böyle dayak yemekten hoşlanıyor muydu mazoşist. Adam bayılmıştı artık.

"Acar yeter öldüreceksin adamı bırak artık bayıldı" diye bağırdım en sonunda. Acar adamın üstünden kalktı bana bakmaya başladı. Tamam benim üstüme atlayacak gibi bakıyordu adamı dövmeye devam mı etseydi ki ne.

"Bana neden bunları yaşatıyorsun seni ne kadar sevdiğimi niye göremiyorsun" diye bağırdı üstüme gelmeye başlamıştı.

"Senden sadece beni sevmeni istedim... konuşsana çok şey mi istedim senden... bana bir şans veremeyecek kadar ne yaptım sana sadece sevdim (bağırmayı bırakıp iki elinin arasına aldı yüzümü sessizce) seni çok sevdim Gece" dedi. Ahh yapma böyle.

Anlını anlıma yasladı "yapamam seni unutamam" Ne Cevap verecektim şimdi bilmiyordum sessiz kalma hakkımı kullanmak istiyorum birşey söylersem daha çok sinirlenebilirdi. Susmak en iyisiydi.

"Konuş susma" Konuşmak istemiyorum nefesini sesli bir şekilde dışarı verdi. Ellerini çekip arabanın tekerine sert bir tekme geçirdi. Sinirle elini saçının arasından geçirdi.

Tekrar bana döndü bu kadar duygusallık fazlaydı benim gibi bir insandan neden hoşlanmıştı ki ona iyi bile davranmamıştım. İnsanların seni sevmesi için onlara kötü davranman mı gerekiyordu. Yo hayır öyle olsaydı çok fazla sevenim olurdu peki neden beni sevmişti.

Bana bakıyordu tam gözlerimin içine şimdi ki tepkisi ne olacaktı hiç bilmiyordum.

Biraz daha yaklaştı bana "bu kadar kalpsiz olamazsın Gece bana bak ne hale geldiğime bak tamam beni sevmiyorsun belki de hiçbir zamanda sevmeyeceksin ama bunu denemeden nereden bilebiliriz. Bana bir şans ver sana sevilmenin nasıl bir duygu olduğunu tatdırayım. Bana bir şans ver biz olalım ama kestirip hiçbir şey olmamış gibi davranma"

Tepkisizdim şu anda içimde hiçbir duygu patlamasıda olmadı hiçbir şey hissetmiyordum. Arkamı dönüp gitmek istedim kaçmak istedim şu an burada olmamayı diledim.

Gidebilirdim de burada beni tutan bir şey yoktu ben ayakta kalmalıydım birine bağlanarak bunu başaramazdım. Yaşamak istiyorsam beynime ihtiyacım vardı bir avuç aptallığa istesemde bağlanamazdım zaten

"Üzgünüm" diyip arkamı dönüp gittim.

Benim bunların hiç birine ihtiyacım yoktu ki! Sevilmenin nasıl bir duygu olduğunu bilmeye ya da birinin beni düşünmesinin nasıl birşey olduğunu bilmeme gerek yoktu. Bunların hiçbirini istemedim ben.

Mavi ve SiyahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin