24.Bölüm

371 23 1
                                    


İbrahim abiye gizemli adam Mehmetle nasıl karşılaştığımızı ve şuan ki halimizi anlattım.

İlk tepkisi: "Tanıyor muyuz bu adamı?" oldu.

"Sanmam inşaat sektöründe şirketi falan var. Buralarla fazla ilgilenmez"

"Soyadı ne?"

"Erkan"

"Aradığın çocuğun bu adamla akrabalığı var mı?"

"Oğlu gizli tutuyor kimse ne görmüş ne de adını duymuş var ama gizli"

"Anladım bakalım baba oğul ne çeviriyolar. Mehmet Erkan ve gizli oğlu" derken bira şisesini kafasına dikti.

Benim ki ise çoktan bitmişti. Böyle biraz daha konuştuk ayağa kalktım "ben kaçayım artık abi"

Birlikte aşağı indik Özkan işini bitirmiş eserini seyrediyordu. Motorumun deposuna ejderha çizilmişti bu üye olan herkesin motorunda vardı.

Daha önce çizilecekti ama babam olacak o göt izin vermemişti. Ama şimdi bu süper olmuştu amblemdekinin aynısı olmuştu. Kırmızı ejderha depoya sarılmış gibiydi.

"Artık cekedini giyersen tam olur" dedi İbrahim abi.

Kulübün amblemini taşıyan ceket ve yelek vardı. Normalde buraya gelirken giyerdim ama evden çıkarken buraya geleceğimi düşünmemeştim.

Ceket siyah deriydi arkasında türk chopper yazıyordu. Yelektede aynı şekilde ve ejderha tabi ki ceketin ön kısmında zamanla kazanılan rozetler vardı. Ben de sadece altı tane vardı daha başındaydım yani.

"Hadi bakalım çarşamba günü bekliyoruz seni Alsancak meydanında her zamanki gibi toplanacağız. Siz Egeyle yolda hızlanıp herkesden önce geleceksiniz buraya bunları niye anlatıyorum ben. Biliyorsun işte" dedi güldüm.

Motora atlayıp eve doğru yola çıktım. Çam yarmaları yolun girişinde bekliyorlardı. Yanlarından geçerken hızlandım gaza yüklendim motorun sesini duyup peşime takıldılar.

Adları neydi acaba? Telefonumun çaldığını hissettim ama gelmiştim zaten Acar olduğuna emindim. Evin önüne geldiğimde debriyajı sıktım ve gaz verdim.

Bu motorun sesini daha çok çıkarmıştı Acar anlaması için yapmıştım bunu ve anlamıştı ki telefon çalmayı bıraktı.

Pencereden Acarı gördüm motordan inip anahtarı çıkardım son bir kez kırmızı ejderhaya baktım. Egenin dövmesiyle aynıydı ama onu boynunda çok daha seksi duruyordu.

Çocukta resmen gözüm kaldı çok iyidi. Geniş omuzlu kaslı maslı uuu fena kendine gel Gece ne diyorsun sen. Bizim eve gidecektim ki Acar kapı açtı.

"Buraya gel" diye seslendi yukardan. İstemeyerekte olsa çıktım kollarını göğsünde bağlamış kapıya yaslanmıştı.

"Bir saatin dolalı çok oldu Gece hanım neredeydin?"

"Mavişehir"

Barda işe başlayacağımı nasıl söyleyecektim acaba ağzıma şıçardı heralde. Al işte bu insanlar neden sevgilim yok diye üzülür özlem çekerdi ki.

Bende var gibi de ne işe yarıyor. Beni kısıtlamakta başka ama bende Gece Güngörsem beni sevdiği için pişman olacaktı.

İçeri geçtik Şule ve Utku da içerideydi nasıl bu kadar rahat olabiliyolardı. Salondalardı sonuçta görebileceğimizi düşünmemişler miydi?

Aoo koltuklar. İğrenç oturmak istemiyorum tam oturacakken aklıma geldi hemen vazgeçtim ve "ben bir su içeyim" dedim ve mutfağa doğru geçtim.

Mavi ve SiyahHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin