Ayna da gördüğüm kişi gerçekten ben miyim... Bugünlerin geleceğini biliyordum. Nihayet hakettiğim yerdeyim bugün Ceren Karaçay olacam Nedimin karısı bu evin tek hanımı hoş, şeniz cadısı var ama neyse, onu saf dışı etmek kolay...
Yeter ki şu nikah bi kıyılsın... Hem nerde kaldı bu nedim... Bu çocuğuda anlamıyorum ya, insan hiç mi yüzü gülmez soğuk nevale gibi dolaşıyor ortada. Arada bir küçümseyerek attığı bakışlar yok mu? Sinir ediyor beni. Belli ki, çok poh pohlamışlar bunu.
Sabret ceren diyor içimdeki ses, sonra azısını kat be kat çıkarırsın bay uyuzdan.
Ne yalan söyleyeyim içimdeki küçük şeytan cereni seviyorum ben, bana iyi akıl veriyor Ah canım ben iyi ki varım. Bir Ceren Karaçay olmak kolay değil sonuçta.... Kapının dank diye açılmasıyla sıçradım aynanın önünde... Gelen tabi gereksiz fikirlerle kafamı ütüleyen babaannem. Bir elim göğsümde derin derin nefesler alarak sakinleşmeye
-Of babanne ya...!!! Bence sen kapıyı açmakla uğraşma kople sök at girmesi daha kolay olur. Yüreğimemi indireceksin ya ne bu acele...
-Kız sen ne uyuşuksun bi saçbaş düzeltmek bu kadar mı zaman alır acele et... Vallahi ahali dışarda ağaç oldu...
Ay dışarda dediği de benim uyuşuk ablam, saftirik annem ayakta uyuyan abim.... Hım başka kimler vardı hah! Gereksiz cenk suratı anam muşmula gibi bişey şeniz doğurmadıda fıtlattı mı ne... Bir de Agah babam, şenizi saymıyorum o gereksiz zaten ha bide o yarım akıllı damla su var....
Ayyy.... ben sayarken yoruldum ne gereksiz insanlar hepsi ya... Bide neymiş efendim düğün kendi aramzda olacakmış kimseyi çağırmaya gerek yokmuş.... Gelin değil de sahipsiz köpek yavrusu alıyorlar sanki ama siz durum ben elbet çıkarırım bunun acısını... İkide bir karşımda oflayan babanneme bi sinirle döndüm zaten nedimin beni bu saate kadar beklettiği yetmiyor gibi bide babannemle uğraşıyorum...
-Ay yeter babannne... oflayıp buflayıp durma karşımda.... çık geliyorum işte... hem nedim geldi mi.... Nerde bu delirtecek beni yaa.. uyuzşey sanki silah dayıyorlar beyfendinin kafasına kaç saat oldu ya alt tarafı bi damatlık giymek ne kadar zaman alabilir ya bir saat bilemedin iki.... kaç saat oldu ya.. Ben bile düşün bak, ben bile bu gelinliği yarım saatte giyip, şurda gördüğün makyaj mazemelerini, tabi sen makyaj nedir bilmezsin şimdi babanne bunlar var ya biz kızların hoş görünmek....
- Ay yeter ceren... bi sus kız allah aşkına, biliyorum ben o gavur şeyleri merak etme...
Karşımda bi iki süzüldü sanki sır verecekmiş gibi kafasını bana iyice eğerek...
- Rahmetli dedeni nasıl tavladım sandın akıllım... Zamanında bende banu aldım.. bakma şimdi böyle göründüğüme iki süzerdim gözlerimi mahalledeki delikanlıların akılları giderdi evelallah şimdi ahhhh ahhhh yaşlandık tabi....
Daha lafı bitmeden beni fırçalamasın mı bide..
-Hem sen ne çok konuşuyosun ya... Millet diyorum kızım milet... ağaç oldu dışardı hem kocanda salona gelmiştir niye gelsin oğlan senin odana tövbe tövbe... ayıp ayıp konuşturma beni yaşına bakmaz alırım terliği elime..
-Pes babanne vallahi pes, ben böyle bi dönüş görmedim ben mi anlat dedim sana gençlik maceralarını.... Neyse çekil önümden de biricik kocamı beklemesin daha fazla....
İçeri girdiğimde herkes bişeylerle uğraşıyor ağah baba cenk gereksiziyle müyük bir ihtimal iş konuşuyor. Annem hizmetçiler hatta yapmazsın diye servise yardım ediyor bu evin bi nevi hanımıda o olacak ama hala hiizmetçi gibi davranmıyor mu deli oluyorum... Civan ortalarda yok , sevmez zaten o böyle şeyleri dışarı çıkmıştır. O gereksiz yarım akıllıda ortalarda görünmüyor. Şansıma Şehniz cadısıda ayak altında yok daha ne isterim... Tam mutlu olmuş gülecekken nedim takılıyor gözüme camdan dışarı izliyor... Yüzünde kederli bi ifade, sanki evlenmiyor hapse giriyor beyfendi... hayır bulmuşsun benim gibi gül misali goncayı daha ne istiyorsun acaba, belanı mı?
Sinirim bozuldu gene ya of.... biraz önce bitsede kurtulsam şu üstümmdeki agır gelinlikten...
Düşüncelere öyle bi dalmışım ki Agah babanın sesiyle irkildim..
-Evet herkes burdaysa başlasın şu nikah merasimi artık... diğerleride gelir nasılsa...
Diğeri dediği kesin şeniz cadısı bu evliliği istemiyor hanım efendi çok şeyimde ya, tövbe tövbeeee.... bu cadı terbiyemi bozuyor resmen...
Herkes masaya doluşmaya başlayınca bende gelinliğimin eteğinden kavrayıp masamıza doğru ilerledim nedimde amcaasının sesiyle önce masaya sonra bana baktı o kadar isteksiz duruyor ki, içimde bişeyler kırılıyor sanki... Tamam bende sevmiyorum onu kabul ama ona böyle sokağa atılmış gereksiz eşya gibi bakmıyorum... Gururuma dokunuyor ya... offf
Yanıma oturdu takım da yakışmış deve boyuna hayret.... Bi kere bile bakmaz mı ya dimdik karşıya bakıyor öküz... bende ona bakmıyacam artık.... Nikah memurun sesiyle ona döndüm...
-Siz iki geç evlenmek için......... Ceren Hanım, Nedim Beyi Eş olarak kabul ediyor musunuz....
Buda sorumu ya az mı bekledim bu soyadı için....
-Evet...
Tek tük bir iki kişi alkışladı arkamdan....O sırada kapı açıldı Cadı gene abartılı bi makyaj ve elbiseyle bize doğru gelmeye başla...
-Siz Nedim Bey Ceren Hanımı Eş olarak kabul ediyor musunuz...
Bana dönüpte bi bakışı var.... Sanki boşluğa bakıyor... Kafasını memur beye çevirip varla yok arasında..
-Evet dedi
Ne elimi tuttu nede anlımdan öptü... hırsla sandalyeden kalkıp arkasına bile bakmadan çıktı kapıdan, şaşkın bi halde arkasına bakmakla yetindim, arkama dönüp baktığımda tek şaşırıp kalan ben değilmişim... Sonra gözüm ablama takıldı... Herkes şaşkın bakarken o ağlıyordu...
Not: Hatalarım varsa af ola... Çok yeniyim canlar eleştiriye her zaman açığım yeterki yerden yere vurmasın....
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM (Ceren ❤ Nedim) - (Cenk ❤ Cemre)
FanfictionHerkes bir bedel öder.... Ben Ceren Bende ödüyorum. Hemde en acı şekilde... Evlendim aldatıldım... Kim intikam istemez ki ben isterim hen de en acı en adi şekilde ben ceren karaçay kocamın ve ablamın ihanetiyle kalbimi kor ateşlere attım... Düğün g...