Masa da gerilim hüküm sürerken, ceren boradan göz göze gelmemek için önündeki yemekle oynar, nedimin yüzü boranın varlığıyla düşmüşken, agah masadaki gerginliği dağıtmak için şirkette başından geçen komik olayları anlatır,
Alev agahı görmezden gelir onun gözü masanın karşısında cenke kayar, cenkin cemreye olan bakışları onu huzursuz ederken, nedenini bilmediği yumruk yaptığı ellerini görünce, kendini toparlayıp bakışlarını önünde duran kırmızı şaraba çevirip gözlerini kapatıp, derin bir yudum içer, cemrenin gülüşünü duyar o an da, içinde beliren tehlikeli duyguların varlığını hisseden genç kadın. Cenkle cemrenin kendi hallerinde konuşup gülüşmelerini soğuk nazarlarla izler.
Masada oluşan sessizlikten rahatsız olan şeniz, ayağa kalkıp tango müziği açar.
Ceren tanıdık gelen müzikle, birden borayla göz göze gelir, bu bakışmaları bir köşede içinde yanan kor ateşlerin kıskançlıkla bedenini yakıp kavuran nedim izlemekdedir.
Şeniz şarkı hakkında düşüncelerini paylaşır.
- Ne müthiş bir şarkı, gençken tango yapardık agah.. Hatırladın mı?
Agah başıyla onaylar karısını, bora gözlerini cerenden ayırmadan, buğulu sesiyle düşüncelerinin insanların kafasında nasıl iz bırakacağını düşünmeden fısıldar gibi.
- Tango özel bir danstır.. İçinde ihtiras barındırır..
Nedim adamın karısına bakarak söylediği her kelimeyle sol gözü seğirtirken, agah da boranın ne yaptığını görür, endişeyle bir rezillik çıkmasın diye, yeğeninin elini tutar.
Nedim amcasının dokunuşunu hissedince, gözlerini çevirip bakar, amcasının gözleriyle ne demek istediğini anlayınca, öfkeyle gözlerini kapatıp nefes verirken, boranın sesi, onu kıskançlık alevlerin ortasında ruhunu kavurur.
- Tango, tutkudur, tango ateştir, iki bedenin aşkla yaptığı, sadece bedenleri değil ruhlarında o ateşte birlikte yandığı kör edici bir yangındır.
Bu ateşte yanmayı göze alamayan, ben aşığım dememeli..
Ceren yüzünün kızardığını hisedince, panik olmuş bir halde, gözlerini nedime çevirir, o gözlerde gördüğü soğukluk ruhunu ürpertirken, nedimin boraya sorduğu soruyla, nutku tutulur.
Nedim soğuk bakışlarını gözlerinde inci taneleri parlamaya başlayan cerenden ayırmadan boraya seslenir.
- Geçmişte, sizi bu ateşte yakacak, biriyle mi tanıştınız?
Boranın yerleşen acı, titreyen sesiyle, boğazında oluşan yumruğu yutarken, boğuk sesi masaya, bomba gibi düşer.
- Evet, ansızın rüzgar gibi girdi hayatıma, daha varlığına alışamadan yokluğunu hediye etti bana.
...........
Alpaslan deponun kapısını aralayıp, düşmanlarının bile korktuğu bakışlarıyla, yavaş adımlarla ağır ağır içeri girerken, sandalyeye elleri arkasından bağlı, başı öne düşmüş saçlarından yüzü görünmeyen kızı, soğuk bakışlarıyla süzerken, kızın yanında duran adam alp aslanın gelişiyle, hemen önünü ilikleyip, saygı duruşuna geçer, bir diğer adamda, elindeki kanı beyaz havluyla temizlerken, patronunu görür görmez, havluyu bırakmadan alpaslanın yanına gelip, ifadesiz bir yüzle.
- Kız konuşmadı abi, biraz daha zorlarsak elimizde kalacak.
Alpaslan bakışlarını kızdan ayırmadan yanındaki adama bir işaret verir gözleriyle, adam alpaslanın ne istediğini anlayınca sert bir hareketle, kızın saçından kavradığı gibi sertçe geriye doğru çeker, kızdan acı bir çığlık firar eder dudaklarından.
Alpaslan Oğuz diye bildiği adama sert bakışlarını çevirip, içindeki uyuyan öfkeli adamı serbest bırakır.
- Üç gün oldu lan, üç gündür bir kızı konuşturmayı beceremediniz mi, lan? Hay sıçıyım yapacağını işe!!!
Dönüp kızın kandan şişmiş yüzünden başka bir şey görünmeyen surata boş gözlerle bakarken, oğuz canını kurtarmak için hemen, temizlediği elini arka cebine atıp kızın üzerinden çıkan cüzdanı alpaslana göstererek.
- Abi kızın üstünden çıktı, bak bence...
Alpaslan cüzdanı aldığı gibi, içini açıp kızın kimliğini alıp bakar, kimlikte ki melek gibi yüzünde gülümseyen kızla, tahta sandalyenin üstünde acıyla inleyen kız arasında bir benzerlik bulmakta zorlanan alpaslan, kızın soyadını görünce kaşları hayretle kalkar, sesinden ne kadar şaşkın olduğu bariz bellidir.
- CANDANOĞLU... Bade Candanoğlu...
Sarının kızı bu!! Öldürdüğüm adamın kızı!!!!
Bade Candanoğlu
Çarşambaya görüşmek üzere, öpüldünüz canlar..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
İNTİKAM (Ceren ❤ Nedim) - (Cenk ❤ Cemre)
FanficHerkes bir bedel öder.... Ben Ceren Bende ödüyorum. Hemde en acı şekilde... Evlendim aldatıldım... Kim intikam istemez ki ben isterim hen de en acı en adi şekilde ben ceren karaçay kocamın ve ablamın ihanetiyle kalbimi kor ateşlere attım... Düğün g...