Herkes bir bedel öder....
Ben Ceren
Bende ödüyorum. Hemde en acı şekilde... Evlendim aldatıldım... Kim intikam istemez ki ben isterim hen de en acı en adi şekilde ben ceren karaçay kocamın ve ablamın ihanetiyle kalbimi kor ateşlere attım... Düğün g...
Nedim üzerindeki takım elbise giyip başını yatak odasında aynada makyajını yapan karısına döner, cerenin bu tatsız olayı büyüttüğünü düşünür nedim, sonuçta ortada bu kadar büyütecek bir şey yok, araları düzelsin diye uğraştıkça, ceren benim çabamı görmezden geliyor, belkide evliliğimizden bu yana, onun bu kadar inatçı olduğunu görüyorum.
Ceren aynada kırmızı dudaklarını süzüp, havalı bir halde elleriyle saçlarını havaya doğru savundukça, nedim heyecandan dili damağı kurur, gözleri için bir avuç alev gibi yanarken, cerene tutkuyla bakar, ceren nedimin ne durumda olduğunu anlayınca, kadınca bir haz duyar, seksi elbisesini savurarak kalkar makyaj sandalyesinden..
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Cerenin elbisesi
Nedim cerenin kendisine attığı her adımda, yutkunurken, gözleri birden üzerindeki seksi mini elbiseye kayar, güzelim kaşları çatılırken, sesi boğuk çıkar.
- Bu elbise biraz şey değil mi?
Ceren gözlerindeki yaramaz ifadeyle sırıtarak kocasına yaklaşıp, yüzleri bir birine bir nefes kadar yakınken, ceren ellerini, nedimin göğsünden okşayarak omuzlarına doğru zarifçe çıkarken, tutkulu bir sesle..
- Biraz ne...
Nedim cerenin öpülesi dudaklarını yakından görmenin verdiği heyecanla, aklında ne elbise ne yemek diye bir şey kalmaz, tek istediği cerenin teninde kendini kaybetmek, o cenneti tekrar yaşamak, narin belini kollarının arasına alıp öpmek için uzandığında ceren birden kendini kollarının arasından çıkıp, umursamaz bir halde sağ eliyle saçını savurup makyaj masasına yönelir, nedim az önce neler olduğunu düşünür, tam öpecekken cerenin tavrına anlam veremez.
Tutkuyla yanan bedenine söverken, soğuk duş alsa gece yetişemeyeceğini bildiği için dayanamaz, öfkeyle çıkışır çantasına uzanan kadına.
- BU NEYDİ ŞİMDİ CERENNN... OYUN OYNAYACAK YAŞI ÇOKTAN GEÇTİĞİMİZİ DÜŞÜNMÜŞTÜM... BELLİ Kİ YANILMIŞIM...
Ceren bir elinde çanta ayağında siyah topuklu ayakkabının çıkardığı sesle kocasına yaklaşıp, başını yana eğip acı gülümsemesiyle konuşur.
- Ne sandın nedim. Bir öpücükle kollarında eriyeceğimi, mi?
Nedimin şaşkın bakışlarını umursamadan bir adım daha yaklaşıp sağ elinin tersiyle yanağını okşarken, nedim hissettiği temasla gözlerini kapatır, cereni can kulağıyla dinler.
Ceren gözlerinin dolduğunu hisseder, kocasını dokunuşlarını özlemiştir çünkü, yine de pes etmeye niyeti yoktur, nedim zor da olsa bana karısına güvenmeyi öğrenecek.
- Bana güveneceksin nedim...
Bana karına güveneceksin, öyle bir laf duyunca, delirmeyeceksin.
