46.Bölüm Frangman Nerdesin Kalbimin Aynası

163 14 7
                                    

Nedim gecenin karanlığında ayakları onu bahçede amaçsız sürüklüyordu, birden duran ayaklarıyla etrafın sessizliğiyle  boş gözlerlini  eve çevirdi

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Nedim gecenin karanlığında ayakları onu bahçede amaçsız sürüklüyordu, birden duran ayaklarıyla etrafın sessizliğiyle boş gözlerlini eve çevirdi. Ev.. sözde ev, ceren olmadan oraya ev demek ne kadar doğru bilmiyorum! Cerenin gülüşü olmadığı, minik kızının kokusunun almadığı yer ev mi onun için.

Kalbinden dökülen özlem kilitlenmiş diline tercüman olurken, gecenin sessizliği onun yakarışlarıyla aralanır.

- Nerdesin be, kalbimin aynası, çok özledim sizi, sensiz yönümü kaybettim, bulamıyorum. Karanlıktayım ceren. Bu duygu beni acımasızca yok ediyor, dayanamıyorum sessizliğe. Sen benim yıldızımdın, ay ışğımsın, karanlığımı aydınlatıp yolumu gösteren pusulamsım, hayat arkadaşım, nefesim tüm benliğim. Nerdesin iyi misin, kötü mü? Ansızın kayboldun gittim hayatından. Ne polisler ne özel olarak tuttuğum adamlar, kimse bulamadı yerini.

Gözlerinin dolduğunu hisseden genç adam, ağlamamak için vücudunu kastıkça, yüzü yaşadığı stresten kızarmaya başlar.

Cemre cenkin eve gelmediğini kısık gözlerle saate bakarak anlar. Hoş hangi yüzle gelecek ki, bir kadına tokat atan, ben erkeğim diye dolaşır. Türkiyede böyle maleaef, kaç kadın yediği tokatın utancını saklamak için başı eğik gezdi.

Oysa allah erkeği güçlü kadını zayıf yaratmasının bir nedeni vardir. Erkekler yeri geldiğinde kadını korusun kollasın onun dövüp ezsin diye değil.

Cemre içinden birşeylerin kırılıp yok olduğunu acı içinde hissetmiştir. Cenkle araları iyi olacağı yerde gittikçe birbirlerinden uzaklaşmaya başlamışlardı. Hüzünlü gözlerini cama çevirir.

Camdan dışarı baktığında nedimin halini görür, içi cız eder. Ona baktığında eskiye ait bir şeyler göstermediği için içi rahattır cemrenin. Bu sabah cerenin kayıp olduğunu, şeniz cadısından duymuş.

Kimse ne olduğunu bilmiyor, Cemre kardeşinin iyi olup olmadığını merak ediyor. Bunun da cevabını tek bir kişiden alabilir oda bahçede dikilmiş seraya bakıyor. Hemen odadan çıkıp bahçeye gider.

Nedim kapının açılıp cemreyi görmesiyle yüzü düşer, başını cerenle güzel anıları olduğu seraya çevirir, ayakları bur türlü gitmez oraya. Onunla anıları bu kadar tazeyken orası içindeki acıyı körüklemekten başka bir işe yaramıyor.

Cemre nedimin yanına geldiğinde, genç adamın onun varlığından rahatsız olduğunu anlayınca, yüzünde buruk bir tebessümle yer eder.

Buraya niye geldiğini hatırlayınca..

- Ceren... O nerde nedim. Kardeşim nerde? Kime sorduysam bilmiyor. Sen bari söyle, nerde kardeşim, iyi mi?

Nedim gözleri ne yer eden ızdırabı, cemrenin görmemesi için ondan yana başını çevirmez, seraya külçe gibi yerinden kalkmayan ayaklarıyla, cemre onun iyi olmadığını anlayınca, aklına cenk gelir.

Eli telefona gittiğinde cenkin yaptığı gelince aklına, aramaktan vaz geçip, telefonu cebine koyup, nedimin arkasından seraya gider. Onları uzakdan izleyen şeniz, hem cemreden hem nedimi ağahın gözünden düşürmek için bundan iyi bir fırsat olamayacağını düşünür hemem şirkette n yeni çıkmış arabasına binen kocasını arar...

Agâh arabaya binmesiyle çalan telefona merakla eline alır. Şenizin aradığını görünce, sıkıntıyla soluk verir. Kim bilir yine neyin peşinde diye düşünür, telefonu açıp kulağına götürür. Yorgun bir sesle...

- Ne oldu, Şeniz!

Şeniz adamın telefonda isteksiz konuşmasından rahatsız olur. Kaşlarını çatmış seraya bakarken, aklına gelen fikirle gözleri parlar.

- Aşk olsun hayatım. O nasıl telefonu açmak öyle...
Agâh yorgun bir halde, gözünü kapatıp başını ovarke, Şenizi geliştirir sıkıntılı sesiyle.

- Yorgunum şeniz söyle hadi ne diyeceksen.

Şeniz alınmışmış gibi ses tonunu üzgün çıkarmaya dikkat ederek.

- Öyle mi, bende sana az önce seraya giren yabancı adamlar gördüğümü söyleyecektim. Korktum Agâh lütfen çabuk gel.

Agâh duyduklarıyla kaşlarını çatarken sinirle soluyarak patlar telefonda.

- ULAN I KORUMALAR SÜS KÖPEĞİMİ, NİYE DİKKAT ETMIYORLAR. KİMİN GİRİP ÇIKTIĞINA....

Şeniz telefonu kulağından uzaklaştırır, ağahın bağırmasıyla.. Gözlerini devirir bezmiş bir halde, çemkirir telefonda.

- Ben ne biliyim agâh, korkuyorum hemen gel hallet şu meseleyi.

Adam birşey demeden telefonu kapatınca camdan serayi izler... Yükündeki şeytan bakışlarıyla, mırıldanır boş odada.

- O dayağın bedeli olmayacak mı sandın cemre. Sana gün yüzü göstermeyecem bu evde.

Sıkıntıyla saate bakıp söylenir.

- Hadi agâh gel artık. Gel de bas şunları. Bende oğlumu arayım da, gelip karısını nedimin kollarından alsın..

Telefonda oğlunun numarasını bulup arar telefon kulağına getirip karşıdan cenkin sesini duyunca, yalandan telaşlı bir sesle.

- Oğlum nerdesin sen, cemre fenalaştı birden. Bende anlamadım ne olduğumu çabuk gel serada.

Yeni bölüm ne zaman gelir kesin bir tarih veremiyorum. Yeni bölümü merak edenler var mı? ❤❤❤

İNTİKAM (Ceren ❤ Nedim) - (Cenk ❤ Cemre)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin