5.Bölüm Hastane

841 40 5
                                    

Ceren

Nerdeyim...

Nedim nerde... En son eli kanıyordu iyi hatırlıyorum.. Sonra arabadaydık... Kaza... allahım kaza oldu. O iyi mi... Belliki her yer karanlık sadece gece olduğu içindir.

-Ceren Hanım beni duyuyor musunuz?

Biri bana sesleniyor duyuyorum, duyuyorumda hareket edemiyorum ki göz kapaklarımın üstünde öyle bir ağırlık var ki... Doktorun omzuma dokunmasıyla irkildim. Bir anda açtım gözlerimi, hastanedeyiz allahım az daha ölecektik... Nedim...

-Ne-dim... dedim titreyen sesimle, tamam o uyuz beni ne kadar kızdırsa da, yinede bir şey olasını istemem.. Ya olduysa niye susuyor bu doktor... Bir kere daha sordum bu sefer biraz daha güçlü bir sesle...

-Nedim o iyi mi?

-Evet, eşiniz iyi, merak etmeyin?

Oh rahatladım... İçimde ona karşı ne var bilmem bir tarafım ona kızarken diğer tarafım yapma diyor yapma.... ve ben hep yapıyorum. O beni kırdıkça bende onu kırıyorum. Doktor yüzüme bir değişik bakıyor, sanki birşet diyecek de, nasıl diyeceiğini bilmiyor...

-Ceren Hanım...

-Evet buyrun doktor bey...

-Buraya geldiğinizden sırtınızda bir çok cam parçaları vardı.... Ameliyatınız çok riskli olmasına rağmen hepsini tek tek çıkartık. Ne yazık ki bir tanesi belinizin en hassas damarını kesmiş. Ameliyatta onara-mamız mkansızdı yani...

Ne saçmalıyor bu adam... Ne demek istiyor adam gibi söylese ya...

-Ne diyorsun doktor bey, doğru düzgün söylesene şunu....

Kötü birşey var biliyorum... Hissediyorum kötü birşey oldu...

-Ceren Hanım sizin yürümeniz malesef imkansız....

Neee!!!! Ne diyor bu adam gögsümden aşağısını hisetmiyorum, doğru... Ama ilaçlardan sandım. Ben felç mi kaldım. İmkansız olmaz... Ellerimi bacaklarıma vurarak hissetmek için vurdum. Çok değil küçük de olsa bi acı hissetsem yeter bana çok şey değil.... Nolur allahım, alma bacaklarımı benden, yaşayamam ben öyle, ölürüm allahım nolur.... Ağladığımın bile farkında değilim...

-Ceren Hanım lütfen...

Ağlamaklı sesimle yalvardım doktora... belki düzeltir, doktor sonuçta değil mi...

-Yalvarırım, doktor... Ben, bennn yaşayamam nolur.... doktor bey...

-Sakin olun lütfen... Bakın daha yeni çıktınız ameliyattan ilerde fizik tedaviyle tekrar yür...

Ne saçmalıyor bu adam ya hem sakat kaldın diyor utanmadan, hemde sakin ol diyor...

- Ya ne tedavisi, ben sakat kalmadım, kalmış olamam... nolur... iyileştirin beni... nolur...

Kapının açılmasıyla annemin sesini duydum...

-Ceren... kızım noldu sana...

Birden içimden bir şey patladı sanki, elimden sadece ağlamak geeliyor, sakat kaldın dedi bana... sakat... Napacam ben şimdi... Nolacak şimdi bana...

-Ceren yavrum, kuzum ağlama bak bi annenin yüzüne noldu anlat hadi, niye hastanedesiniz ikinizde, yüzün gözün morarmış, şu haline bak...

Biraz toparlanır gibi oldum... Bir açıklama yapmam lazım herkes birazdan burda olur. Ya kızarlarsa bana of nedim ya, bunlar hep senin yüzünden ot kafalı nolcak...

-Anne, şimdi... şey olunca

-Ne Ceren, Ne delirtme beni, birazdan Agah beyde burda olur. Ne açıklayacaz adama, allahım sen şu saf kızıma biraz akıl ver yarabbi...

-Anne, Nedimin eli kanıyınca bende hast..

-Sen aklını mı kaçırdın ceren, hiç mi aklına gelmiyor agah beye haber vermek, onu da geçtim bana haber vermek biz kızımız kocasıyla odasında.... tövbe tövbe... konuşturma şimdi beni...

Ey allahım ben neyin derdin deyim, annem neyin....

-Anne allah aşkına, halimi görmüyor musun? Bende Gerdek gecesini düşünecek hal mi var.... Aldın beni getirdin bu şehre, evleneceksin dedin gıgım çıkmadı, niye biliyor musun? Senin gibi olmak istemedim anne, Her gün temizliğe giderken, beni de sürürklememen için kabul ettim ben bu hayatı, Şimdi şu halime bak anne....

Bacaklarımı göstererek, sesim daha da yükseldi...

-Bu bacaklar anne, bak bu bacaklar artık işe yaramıyor....

-Ne diyorsun kızım sen, ne.. ne demek bu?

Ağlamaktan ne dediğim bile zar zor belli eden sesimle;

-Yürüyemeyecem anne!! Sakat kaldım... Mutlu musun ha... Ne güzel işte babamın dileğini yerine getirdin evlendim. Bak daha ilk geceden başıma gelene bak.... BAK İŞTE İŞE YARAMIYOR BU BACAKLAR ANNEE...


ZEHRA

Kollarıma aldım kuzumu... Ne sakatı olur mu öyle şey? Doktorlar yalnış biliyordur. Benim cerenim koşar zıblar eşek kadar kız olmasına rağmen eleavuca sığmaz yaramaz kedi gibi; Ablası cemrem kırılgan çiçekse, cerenim yavru bi kedi gibi savunmasız benim gözümde ikiside aynı, naptıysam ben çocuklarım için yaptım... Rahmetli eşim, zamanında söz vermiş agah beye çocuklar büyüyünce evlendirecez diye... Napabilirdim... Söz ağızdan bir kere çıkar... Eşimin sözü, benim sözüm.... Hem kızım, mutlu olacaktı... Benim gibi, temizlikle geçmiyecekti, güzelliği... Rahat edecekti elleri hep sıcak su görecek... Kollarında altın bilezikleri... Kocası yanında başı dik olacaktı yavrumun, ben nerde hata yaptım yarabbim... Hala ağlıyor kuzum, ne dediysem sakinleşmiyor, hemşire geldi o sırada sakinleştirici yaptı uyudu yavrum... Kapıdan sessiz sakin çıkarken karşımda Agah bey'i beklemiyordum.




Agah Bey

Bir gecem de olaysız olsun, bir gece de rahat uyuyum yok, çok mu zor be, gece bir telefon... Neymiş yeğeniz kaza geçirdi agah bey... Allahım dün bir bugün iki küçük gelin şimdiden başımıza iş açtı ilk işim aslanımı görmek oldu... onu öyle yatakta sessiz sakin, bembeyaz yüzle görünce, bi an dünya başıma yıkıldı... Dile kolay nedim benim ilk göz ağrım... Belki kanımdan değil ama, cenk ten hiç ayırmadım ben aslanımı... şimdi böyle yatıyor ya... içim burkuldu... O kız hesap verecek bana yetiği haldın hesabını verecek bana, onun ne haddine nedimi tek başına buralara getirmeye kalkıyor, araba kullanmaktan bir haber... Ya nedim o araba da.... Tövbe...

Karşıma çıkan doktora ilk iş yeğenimi sordum şükür iyiymiş... O şeytanı da sordum... Duyduklarımla şoka girmem bir oldu.... Felç kalmış, üzüldüm her ne kadar ısınamasam da genç bir kızın yürüyemeyecek olması...

Of Allahım Ne olacak şimdi bunlar, ya nedim o nasıl tepki verecek tüm bunlara?












İNTİKAM (Ceren ❤ Nedim) - (Cenk ❤ Cemre)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin