2.Bölüm Pişmanlık

961 43 1
                                    


Nedim

Ayaklarımın beni sürüklemesine izin verdim. Şuan ne geçtiğim sokakların nede insanların yüzüme meraklı bakmasını umrumda değil.... Cemrenin gözleri, onun gözlerinde gördüğüm hüzün yaktı kalbimi.. böyle olmamalıydı, bizböyle olmamalıydık, bizi bu hale getiren o zamanında herkesi herşeyi karşıma altım hislerimi açtım.. Kalbimi açtım... Bir erkek için ne kadar zordur bu bilirmisiniz... Biz kolay kolay seni seviyorum diiyemeyiz, o sevgiyi kaybetmekten korkarız... Belki birazda küçük çocuk gibi karşısında kızarmaktan, bilmiyorum...

Ben yaptım ama, bir heycanla, bir cesaretle çıktım karşısına...


(1 yıl önce)

Belkide bu 100 oldu kendime sakin ol diye tembihlediğim.... Acaba ne diyecek.. Tabi evet der yani böyle düşünüyorum. Demek zorunda o da beni seviyor hissediyorum daha geçen gün amcama çay getirirken göz göze geldiğimizde nasıl paniklediğini, yanaklarının kızarıp çocuk gibi gözlerini kaçırdığını farkettim. Çayı tabi yengemin fransadan bilmem kaç bine aldığı, halının üstüne boca etmeside cabası, hala aklıma geldikçe gülüyorum...

Bir kez daha odamın balkonundan bahçeye baktım, hala orda oturuyor mu diye... Evet üzerinde mavi çiçekli bir elbise elinde Kitap kesin şiir kitabı, mutlaka elinde bi kitap oluyor. Onun bu okuma arzusu beni mutlu ediyor.Cemrenin ince bir ruhu var öyle kırılganki papatya gibi insan dokunmaya kıyamıyor, seyretmektende kendini alıkoyamıyor. Onun yanına gitmek için hareketlenmiştim ki, Cenk'i gördüm. Cemreye doğru gidiyor gözünde güneş gözlüğü, amcamın daha yeni doğum gününde aldığı arabasını park etmesi için kapıdaki adamlara anahtarı vermiş.. Cemreyle ne konuşacak ki, hem kafamı ne zaman çevirsem onun yanında bu da beni sinir ediyor.

Çocukluğumuzdan beri, aramızda bir sürtüşme var. Ona bi zararım olmadı adım kadar eminim, her karşılaştığımızda gözlerinde bi soğukluk, bi baş selamı verir konuşmaya bile tenezsül etmez... Amcam olmasa arada sağlam bir yumruk sallayasım varya neyse... Şimdi cemreyle yanyana vermiş oturuyorlar, kim bilir kıza ne söyledide, cemrenin ceylan gözleri gülümseyerek bakıyor ona, içimde tanımadığım bir his, kalbimi yakıp kavuruyor sanki, hayır cemre kimseye gülmemeli, sadece bana gülümsesin istiyorum.

Ulan Cenk... Ellerimi yumruk yapıp sertçe duvara vurdum. Biraz iyi hissetirdi en azından elimdeki acı içimdeki yangınla kıyaslanamaz bile....

Kıkırdama sesleri benden tarafa doğru gelince ikisinin birden gülümseyerek eve doğru geldiğini gördüm. Yumruklarımı iyice sıktım. Ama yok içimden patlayan volkanlara engel olmak ne mümkün hırsla odamdan çıkıp salona doğru yürüdüm. Nasıl olduysa merdivenlerden üstüme düşen küçük bedenle yere çakıldım... Noluyor ya.. evde de rahat yok kafamı kaldırdığımda bir çif kestane gözler panik halinde kalkmaya çalıştı üstümden tabi kızın kollarından tuttuğumun farkında değilim.... Bişeyler diyor ama kulaklarım onu duymuyor, zira şaşkınca bize bakan cenkle cemrede gözüm.. Bu çocuk yine niye sırıtıyor pişmiş kelle gibi... ya cemre gözleri buğulu bakıyor...

-Ya sana diyorum dağ ayısı bıraksana kolumu.... Morattın resmen..

-Ne saçmalıyorsun kızım sen! Hem gel düşür hemde zeytinyağ gibi üste çık....

-Kim kimin üstüne çıkıyor ya..

Bide çırlaması yokmu bu kızın sahi adı neydi bunun...

-Az önce kim kimin üstündeydi acaba dedim alayca... hayret hanım efendi kızarabiliyormuş...

-Sen varya..

-Evet

-Seni varya...

-Evet evet... Şu cümlenin bi sonunu görsek artık.... Devam et...

İNTİKAM (Ceren ❤ Nedim) - (Cenk ❤ Cemre)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin