Ölmek Yok.

1.7K 217 52
                                    

Elindeki şişedeki iksiri içmişlerdi hızla ama hâlâ bir şey olmuyordu. Lodos Mia'ya döndüğünde Mia çatık kaşlarla karşılarındaki adamlara bakıyordu.

'Oyun mu oynadın bana?' diye içinden geçiren Mia'nın şu an aklında o kadın vardı. Adamlara baksada aklı oradaydı.

"Ne yapacağız şimdi?,"diyen Lodos ile Mia ve Lodos yakınlaşmışlardı. Birbirlerin sırtını kolluyorlardı.

"Silahlarımda yok,"dediginde Mia adamlara göz gezdirip konuşmaya başladı.

"Silahsızta hallederiz sıkıntı yok."

Sanra elindeki kılıcı omuzuna koyup Mia'ya baktı sırıtarak.  Ve o an birden kaşlarını çattı. Bu o kız değil miydi?

"Sen...,"deyip sustuğunda Mia sırıttı.

"Ya,ben. Bakıyorum bir morardın?,"dediğinde Sanra sinirle kılıcını omuzundan indirdi. Bu kız onunla böyle komuşma cürretini nereden buluyordu?

"Sen... nasıl? Ama buradan çıkışınız yok unutmayın,"dediğinde Mia ona bakıp göz devirdi. Bu kız ne diyirdu ALLAH aşkına? Burunların dibine kadar girip Lodos'u çıkardığında bir şeyi anlamayan bu insanlar şimdi geçmiş karşılarına konuşuyordu.

"Burnunuzun dibine kadar girip Lodos'u kurtardım ve şimdi geçmiş karşıma...,"dedikten sonra alayla güldü Mia. Ardından birden durdu. Yüzündeki ciddi ifade ile Sanra kaşlarını çattı.

"Şimdi size bununbedelini ödeteceğim,"dediğinde Sanra'nın emriyle Mia ve Lodos'a doğru giden askerleri yaptığı bir hamleyle uçurmuştu. Güçlerini kullanarak onları haklayabileceğini biliyordu ama en az seviyede zarar vermek istiyordu. Birkaç kişi haricinde.

 Mia ona doğru gelen askerin kılıç darbesinden çevik bir hareketle kurtarıp karın boşluğuna tekme attığında adam yeri boylamıştı. Lodos ortadan kaybolup kaybolup askerleri dövüyordu. Onun bu ışınlanma gücüne hep imrenmişti Mia. 

Ona doğru gelen askeri sağ elini havaya kaldırıp askere doğru uzatıp onun ayaklarını toprak zeminden kaldırıp yan tarafa fırlattıgında varillere çarpıp varillerle birlikte yere düşen asker acı birnşekilde inlemişti. 

Birkaç dakika sonra Mia nefes nefese kalmış bir şekilde Lodos'a döndü.

"Arkanda Lodos,"dediğinde Lodos arkasına döndü ve az önce etkisiz hâle getirdiği askerin kılıcıyla onun üstüne atlayan askere sapladı kılıcı asker yere düşerken Lodos bir başka askerle kavgaya tutuşmuştu bile. 

Mia bir hortum oluşturup onu askerlerin üstüne yolladığında hortum önüne çıkan her şeyi birbir içine katıp uzaklara giderek gözden kaybolduğunda geriye artık birkaç kişi kalmıştı artık. Mia'nın gözü az ilerideki Sanra'yı bulduğunda Sanra'nında gözleri Mia'nın koyu kahve gözlerinde takılı kalmıştı. İkisi birbirine sinirle bakarken aynı anda birbirlerinin üstüne koşmaya başlamışlardı. O arada Lodos'ta Donrun ile mücadele ediyordu. Kılıç darbesinden ustaca kurtulan Lodos hızlı bir hareketle ilk hamleyi o yapmıştı. Kılıç sesleri havaya karışıyordu. İkiside usta birer kılıç kullanıcısıydı. 

Mia Sanra'nın üstüne sıçrayarak tekme attığında her ikiside yere düşmüştü. Bir Mia üste bir Sanra üste yerde debelenirken üstünlük kuran Mia Sanra'nın yüzüne ardı ardına yumruklarını indirmeye başlamıştı. Sanra ne kadar istede Mia'nın elinden kurtulamıyordu.

"Sen kimsin benim değer verdiğim insanları alıkoyuyorsun? Sen o küçük aklınla kime kafa tuttuğunu biliyor musun lan?,"diyerek son yumruğu geçiren Mia öfke saçan gözlerle yarı baygın Sanra'ya baktı.

"Ne diyordun bana 'seni öldürürüm' öyle mi? Sen kimsin ki beni öldüreceksin? Kimsin sen?,"diye bağırıp bir daha yumruk geçiren Mia ayağa kalkmış üstünü silkeleyip Sanra'ya baktı.

Saklı Krallık 2👑Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin