Kör Duygular

Ateş

Nefes nefese kalırken "Yoruldum." dedim.

"Şuralarda oturacak yerler var." deyince "Oturmadan önce çevreyi anlatsana." dedim. 

"Şimdi bizim koştuğumuz yerin hemen yanı bisiklet yolu. Çevremizde üç farklı yerde de çocuk parkı var. Hemen sağ tarafında ise dondurma, mısır satan sokak satıcıları var." derken yakın bir yerden müzik sesi geliyordu. 

"Bu müzik sesi nereden geliyor?" diye sordum. 

"Sol tarafta sokak müzisyenleri var. Rahatsız olduysan uzaklaşabiliriz." diye konuşan Tuna'ya "Ne diyorsun sen? Kesinlikle yanlarınıza gitmeliyiz." dedim.

"Peki o zaman yanlarına gidelim." diyerek elimden tutup yürüyen Tuna'ya gülümserken yanaklarımın kızardığını hissedebiliyordum. 

Sokak sanatçılarının yanına geldiğimizde çaldıkları şarkı bitmişti. Üzüntüyle yüzümü astım.

"İstek şarkısı olan var mı?" diye soran adam ile Tuna "İstanbul Beyefendisi olabilir." dedi. 

"O zaman sıradaki şarkımız bu güzel çiftimize gelsin." diyen adam ile Tuna gülerek belimden bana sarıldı. 

Bu hareketi kalbimi hızlandırırken yavaşça boştaki elini tuttum ve "Hani eğlenmeyecektik?" diye fısıldadım. 

"Sinan'a eğlenmeyeceğiz dedikten saniyeler sonra fikrim değişti ama iş işten geçmişti." dedi. 

"Adam akıllı kıskanıyorum desene. Ne uğraşıyorsun?" diye sordum.

"Evet, seni çok kıskanıyorum." deyince gülerek "Bende seni seviyorum." dedim.

Şarkı bitince Tuna benden ayrıldı ve elimi tuttuktan sonra "Bende seni çok seviyorum." dedi. Bu dediği beni güldürürken bir anda elimi bıraktı.

Çevreden çığlık sesleri gelirken korkuyla "Tuna." dedim. 

Cevap gelmeyince elimle çevreyi yoklamaya başladım. Tuna'yı bulamayınca tekrardan "Tuna." diye bağırdım.

Bir anda ayak bileğimden tutulup çekilince yere düştüm. 

Ne olduğunu anlayamazken Tuna zorlanarak "Kafanı kaldırma." dedi ve üstüme kalkan gibi sarıldı. 

Üstüme bir sıvı bulaşırken kanın kokusunu alabiliyordum. Birisi öyle gelip bir anda böyle bir yara açamazdı. Çevrede duyulan çığlıklar, bir anda elimi bırakması, kan... Bir yerden ateş edilmişti ve edilmeye devam geliyordu. Susturucu takmış olmalıydı. 

Tuna'nın acıyla inlemesinin üzerine korkuyla "Ne oldu?" diye sordum. 

"Bir şey yok. Sadece başını kaldırma ve korkma. Ben buradayım." dedi. 

Tuna yükünü üstüme bırakınca korkuyla "Tuna." dedim. 

Cevap gelmezken elimle yüzüne dokundum ve yanağına tokat atmaya başladım. Bilinci kapanmıştı.