Odaya geldiğimizde Tuna beni yatağıma bıraktı ve "Sana hazırladığım programı anlatmak istiyorum." dedi.
"Tabii, anlat." dedim.
"Her gün saat yedide uyanıyoruz ve hazırlanıp kahvaltı yapıyoruz. Yedi buçukta başlayarak yarım saat ısınmak için spor yapıyoruz. Buraya kadar merak ettiğin ya da hoşlanmadığın bir şey var mı?" diye sordu.
"Hayır, yok." diye cevap verdim.
"Bundan sonraki günleri öğreneceğin dallara böldüm. Pazartesi günü vücudunu geliştirmek için spor yapacaksın. Bu spor sekizi on beş geçe başlayacak ve on ikide bitecek." dedi.
Merakla "O saat arasında mola olacak mı?" diye sordum.
"Yarım saatlik bir molan olacak. İstediğinde soluklanman için dururuz." deyince "Tamam." dedim.
"Saat bir buçuğa kadar dinleneceksin. Bir buçukta kısa bir koşu ve üniversite sınavın için ders çalışacaksın." dedi.
"Zaten ajan olacağım. Derslere ne gerek var?" diye sordum.
"Lise mezunu olmanı istemeyiz. Güzel bir üniversite mezunu ajan işimize yarar." deyince somurtarak "Peki." dedim.
"Saat sekizden sonra seni her gün serbest bırakacağım. İstediğini yapabilirsin. Bende o sırada diğer işlerimi halledeceğim." dedi.
"Tamam." dedim gülümseyerek.
"Salı günü ise saat sekizi on geçe bilişim ile ilgili dersler alacaksın. On ikide biten bu eğitiminin ardından saat üçte yine ders çalışacaksın." dedi.
Ders çalışmak işime gelmese de boyun eğiyordum. Görebilmeyi çok istiyordum.
Tuna "Çarşamba günü kendini savunmak için dövüş teknikleri öğreneceksin." derken sözünü kestim.
"Görmüyorken bunu nasıl yapacağım?" diye sordum.
"Endişelenme, ben yardım edeceğim." demesine cevap olarak "Peki." dedim.
"Perşembe günü ise kriptoloji ile ilgili dersler vereceğim." dedi.
"Kriptoloji kelimesi çok yabancı. Ne demek?" diye sordum. Yanında kendimi bilgisiz hissetmiştim.
"Kriptoloji; gizli yazıları, şifreli belgeleri çözmeyle uğraşan bir bilim. İlgi alanın yoksa duymaman normal." dedi.
"Anladım. Sezar şifreleme algoritması* de kriptolojiye giriyor." dedim.
"Evet, öyle" deyince gülümsedim.
"Çok güzel gülüyorsun."
* Sezar şifreleme algoritması, alfabetik düzenin basitçe kaydırılmasından ibaret.
Alfabetik düzenin ne kadar kaydırılacağı en baştan belirleniyor. Yani, baştan bir anahtar sayı belirlemek gerekiyor. Eğer anahtarın varsa kapıyı rahatça açıyorsun.
Anahtar sayımız 3 olsun diyelim. Yazılan harften 3 sonraki harf bizim şifrelenmiş harfimiz oluyor.
Örneğin B harfinden 3 sonraki harf E harfi (B–C–D–E). Şifreli metinde B yerine E yazacağız. Alfabe bittiğinde ne yapacağım diye sorabilirsiniz. Cevabı basit.
Alfabenin başına döneceksiniz. Z harfine 3 eklediğimde (Z–A–B–C), C harfine ulaşıyorum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kör Duygular
ChickLitGörme yetisini kaybeden liseli bir kızın yaşadığını sıkıntılar esnasında ailesinin yardımcı olsun diye bulduğu kişi ile hikayesi...