"Devam edelim mi?" diye soran Tuna'ya "Edelim." dedim ve derin bir nefes verdim.
"Ateşli silahların ortaya çıktığı ilk vakitten bu zamana kadar her dönemde toplardan tabancalara kadar çeşitli silahlar yapıldı." deyince "Tahmin edilebileceği gibi." diye ekledim.
"Bunların kullanımları ateşleme mekanizmalarının biçimi ve işe yarar bir gaz kaçağı önleme sistemi bulunup, bulunmaması ile kısıtlıydı." deyince "Yani çok da iyi değillerdi." dedim.
"Evet, öyle. 16. yüzyılda birden çok namlulu, döner namlusu olan ya da tek namlusu içine birden çok mermi konulup tek ya da birden fazla mekanizmayla ateşlenebilen çeşitli silahlar denendi." dedi.
Merakla "İşe yaradı mı bari?" diye sordum.
"Sadece çok namlulu ve tabanca başarıya kavuştu." deyince "Diğer fikirlere yazık olmuş." dedim.
"Şimdi ateşli silahların yapısını anlatmaya başlayalım." deyince gülümseyerek "Başla." dedim.
"Öncelikle şu bilgiyi vermek istiyorum: Küçük çaplı ateşli silahlarla ağır ateşli silahların mermileri arasında farklılık vardır. Tabanca ve tüfek gibi küçük silahların mermisi çarpma etkisine bağlı olarak hedefi deler. Büyük çaplı, ağır ateşli silahlar olan topların mermileriyse hedefe ulaştığında patlar." dedi.
"Bunları tarihi dizilerden hayal edebiliyorum." dedim.
"Ateşli silahların mermisi üç ana bölümden var olur. Merminin uç bölümüne merminin çekirdeği denir. Silah ateşlendiği zaman mermi çekirdeği hedefe doğru fırlar. İkinci bölüm, sevk barutudur. Sevk barutu yandığı vakit oluşturduğu basınç ile mermiyi iterek namludan dışarı fırlatır. Üçüncü bölümüne ise mermi kovanı denir. Bir yanı kapalı bir metal silindir olan mermi kovanının içinde sevk barutundan bulunur." deyince ben derin bir nefes verdim.
"Dediklerimi kafanda hayal edebiliyor musun?" diye sorunca "Yani yani." dedim.
"Senin için silahların bir kısmını ve mermilerini getirttim. Tek tek dokunarak hangisinin ne olduğunu söyleyeceğim." deyince "Bak bu lazımdı." dedim.
Telefonu çalınca "Bir dakika, buna bakmalıyım." dedi.
"Tamam, bekliyorum." dememin üzerine telefonla konuşmaya başladı.
Beş dakika sonra "Güzelim benim acil gitmem gerekiyor. Sen burada kal, sana yardımcı olması için birini göndereceğim." dedi.
"Tamam." dedim gülümseyerek.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kör Duygular
Literatura FemininaGörme yetisini kaybeden liseli bir kızın yaşadığını sıkıntılar esnasında ailesinin yardımcı olsun diye bulduğu kişi ile hikayesi...