Kör Duygular

Kimsin

Ahmet Bey'in odasına gittiğimde "Sana nasıl yardımcı olabilirim, Sedef?" diye sordu. 

"Tuna'nın sahalara döneceği ile ilgili bazı şeyler duydum. Bende size sormak istedim. Eğitmenliği bırakıyor mu?" diye sordum. 

"Evet. Öyle istedi, bizde kabul ettik." diyen Ahmet Bey'e "Ben ne olacağım?" diye sordum. 

"Sana yeni bir eğitmen ayarlayacağız." deyince "Tuna bana istediğim alanı seçebileceğimi söylemişti. Kriptoloji alanında ilerlemek istiyorum. Buna göre yeni bir program hazırlamanız mümkün mü?" diye sordum. 

"Evet, mümkün. Şu an önem derecesi yüksek olmayan vakalara bakan ajanlar var. Onlardan en iyi olanı senin için ayarlayacağım." deyince "Teşekkürler." dedim ve odadan çıktım.

Odama döndüğümde telefonumu çıkardım ve "Hey siri, Geri zekalıyı ara." dedim. Telefonum çalmaya başladığında yatağa oturdum. 

Geri zekalı diye kayıt ettiğim Tuna'ydı. Onu böyle kayıt etmek komik gelmişti. Zaten sık sık ona da geri zekalı diyordum. 

Telefon açıldığında "Tuna bazı şeyler duydum. Onların hakkında konuşmalıyız." dedim. 

"Tuna şu an müsait değil canım." diyen kadının sesi tanıdık geliyordu. Bu Tuana'nın sesiydi. 

 "Niye? İşinin başında mı?" diye sordum.

"Başka işlerimiz var." derken Tuna'nın arkadan sesi duyuldu. Telefonu sinirle kapattığım ve fırlattım. Aynı zamanda kapının açılma sesi duyuldu. 

"Bu telefonu duvara fırlatma işi sadece dizilerde olur sanıyordum." diyen bir erkek ile "Kimsin?" diye sordum. 

"Telefonunu havada yakalayan kişiyim." deyince "Aman ne hoş." dedim ve derin bir nefes verdikten sonra "Sana telefonumu havada yakalayan diye mi sesleneyim yoksa hitap için ismini söyleyecek misin?" diye sordum. 

"İkinci Elizabeth." deyince "Bende halay başıcı Abdurrahman dayı." dedim. 

"Abdurrahman daha çok hacı ismi gibi geliyor." deyince "İsmime ne dememi istersin?" diye sordum.

"Kemalettin iyidir." deyince yüzümü buruşturdum. 

"Şaka bir yana kimsin? Şu an şakayı kaldırabileceğimi sanmıyorum." dedim.