35. Bölüm - Hediye

4K 361 9
                                    

Kitabım ağacın altında yoktu

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Kitabım ağacın altında yoktu. Tam sağıma soluma bakarak başka nerede bırakmış olabileceğimi düşünürken; birisi arkamdan kolunu belime dolayarak, beni sıkıca kendine yasladı.

Korkuyla derin bir nefes aldım ve ciğerlerime dolan tanıdık kokudan arkamdakinin kim olduğunu anladığımda; korkum bir anda sevince dönüştü. Bana böyle yaklaşmayı alışkanlık haline getirdiği için, yakında kokusunu almaya bile ihtiyaç duymayacaktım aslında. 

Yüzümde içten bir gülümsemeyle, "Lance." diye soludum fısıldar gibi. Kolunu belime dolayarak bana sıkıca sarılmıştı. Diğer elindeyse kitabım vardı

"Seni özledim Eva." diye karşılık verdi. Burnunu saçlarıma gömüp derin bir nefes alarak.

"Ben de seni özledim."

Beni kendisine doğru çevirerek, elimden tutup bir adım geri çekildi. Yüzünde garip bir ifadeyle elbiseye bakıyordu. Gülmek, ya da neden diye sormak arasında kalmış gibi görünüyordu. 

Lanet olası elbise! Olduğum yerde huzursuzca kıpırdandım. Utançtan bakışlarımı kaçırmak için onun dışında her yere bakıyordum.

İçgüdüsel olarak, elimi çoktan hapsetmiş elinden kurtarıp, sanki çıplakmışım gibi kollarımı birleştirerek birazda olsa elbiseyi kapatmaya ihtiyaç duyuyordum. Hatta birkaç kez denediğim halde elimi bırakmamak konusunda kararlı gibi de görünüyordu. Bununla yüzleşmeye karar verdim. Neticede kaçarım yoktu. Cesaretlendirici, derin bir nefes aldım ve kafamı kaldırarak gözlerinin içine baktım. 

Yüzünde hâlâ aynı ifade vardı ama bu kez gözleri gözlerimdeydi. Yüzünü buruşturarak, "Elbisenin rengi güzelmiş." demesiyle aynı anda kahkahalarla gülmeye başladık. 

En sonunda durabildiğimde, "Koca bir hediye paketine benziyorum." dedim.

"Ben öyle demezdim, sanki daha çok bir... " duraksadı.

"Soytarı?"

Kafasını hayır der gibi salladı.

"Deli?"

Yine kafasını salladı.

"Deli bir soytarı?"

"Bir Allium." dedi. 

Gözlerimi kafa karışıklığıyla kırpıştırıp, dikkatle yüzünü inceledim.

Allium; mor renkli, kabarık ve güzel bir çiçekti. Saya enfeksiyon tedavilerinde kullanırdı. Tabi çiçeğinin en bilindik kardeşleri; soğan, sarımsak ve pırasaydı ama elbette bunu Lance'e söylemeyecektim.

Şüpheyle tek kaşımı kaldırıp ona bakmaya başladım. Bakışlarını bir an bile kaçırmadan, "Sadece sen, böyle bir elbisenin içinde bile güzel görünmeye devam edebilirsin." dedi. 

Gözlerimin içine bakan gözlerinde yalan yoktu, şaka yapmıyordu. 

Bugün herkes kafayı yemişti de ben partiyi mi kaçırmıştım?

EVA +18 (Avesta Serisi 1. Kitap)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin