BÖLÜM 44-RÜYAM!

12.4K 496 5
                                    


Odama girince karşımdaki kişiyle bir anda irkildim.Onu görmeyi hiç beklemiyordum. "A-Anneciğim."işte şimdi çıram yanmıştı.Hemde alev alev.Yatağımdan kalkıp bana doğru yürüdü. "Anneciğin yaa.Kız sen nerdesin?"

"Burdayım annem."

"Vallaha mı?Bende uzaydan konuşuyoruz zannediyordum.Kızım sen salak mısın? Kaç defa seni aradım.Azat'ı aradım.Deliye döndüm resmen."Tabi ya benim bir telefonum vardı değil mi?Azat beni teknolojiden bile mahrum ediyordu. "Şarjım bitti anneciğim."En iyi kurtuluş yoluydu şarjının bitmesi.Ucuz yırtmıştım. "O telefonu alırken sana şarj makinesini vermediler mi kızım?"Ben biraz önce kurtulduğumu mu zannettim.Annemin eline düştüm kurtulur muydum?

"Şarj'a takacak yer yoktu annişş."

"Kız valla seni elime alırım.Nerdeydiniz?"Ben şimdi ne diyecektim.Mersin'e gittim desem bacaklarımı çatır çatır kırardı.Yalan söylesem hemen anlardı.Hem ben annişime yalan söyleyemem. "Anne söyleyeceğim ama hemen dövmeye başlama bi anlatayım sonra döv-"daha sözümü bitirmeden "Kısa kes."diye emir verdi.Allah'ım yalvarırım yardım et.Biraz daha yaşamak istiyorum.Son duamı ettikten sonra yutkundum ve anlatmaya başladım. "M-Mersin'e gittik."annemin gözleri kocaman açıldı.Ellerimi havaya kaldırdım. "Valla kötü bir niyetim yoktu.Abiciğimin düğünü için elbise almamıştım ya.Azat'da almamış dedi ki 'Mersin'e gidelim kıyafet alalım.'bende kabul ettim ve geldik."annem ne tepki verecek diye gözünün içine baktım.Bir süre öylece durdu.Sonra karnımı cimcikledi.

"Annişş.Ama ne demiştim sana."

"Bir elbise almak 2 gün mü sürdü?Hem niye Mersin?"şeytani bakışlarını bana gönderdi ve cevabımı bekledi.Ne yapacağımı düşünürken birden kapı açıldı "Aşkım uyudun mu?"gözlerimi sıkıca yumup ölmeyi bekledim.Sen ne yaptın be Azat?Battım.Resmen battım.Azat annemi görünce ilk şaşırdı tabi sonra korktu.Kim bilir annem nasıl baktı zavallıya.Azat'a bir şey demedi ama beni sıkıştıracağı kesindi. "Azatcığım yolculuk nasıldı?Eğlendiniz mi?"annem tam bir kanatsız melekti.Azat bana ne diyeyim bakışları attı.Annemin arkasından bittik işareti yaptım. "Erna teyzeciğim...güzeldi.Yani şey...ben gitsem iyi olacak.İyi geceler..."Azat arkasına bile bakmadan kaçtı.Ya annem onu öldürmezdi ama beni öldürürdü.İnsan beni de kurtarırdı.Annem bakışlarını bana çevirdi. "Soruma cevap alamadım?"dedi.Unutmamıştı.Offff.Artık alttan alacak sabrım kalmamıştı.Yatağımın üzerine gidip oturdum. "Anne ben kötü bir şey yapmadım.Merak etme yapmamda.Sadece Azatla daha fazla vakit geçiriyoruz.Hem sen de söyledin gezin,dolaşın diye.Bizde öyle yapıyoruz."annemin bana olan güvensizliği beni bira incitmişti.Gelir gelmez böyle karşılanmayı beklemiyordum.Annemde gelip yanıma oturdu. "Kızım ben senin yanlış bir şey yapmayacağını biliyorum.Azat'a da sonsuz güvenim var.Ama...ne bileyim burda öyle şeyler güzel karşılanmıyor.Bak abin Gazelle gezip dolaştı diye başımıza gelmeyen kalmadı."dedi elimi okşarken. "Anne.Biz evleneceğiz.Ne olursa olsun ev-le-ne-ce-ğiz.Ben zorla bir evlilik yapmak istemiyorum.Ben burdakiler gibi olamam.Olmayacağım.Kimin ne dediği ne düşündüğü umrumda bile değil.Ben yanlış birr şey yapmıyorum."artık gerçekten sinirlenmiştim.Sanki telafisi olmayan bir şey yapmıştım.Anneminde üzerime gelmesi daha çok sinirlerimi bozmuştu. "Meleğim...Yanlış anladın beni.Yani şey demek istedim.."

"Anne ben senin ne demek istediğini çok iyi anladım.Bak"parmağımdaki yüzüğü anneme gösterdim. "Biz yüzükte taktık.Artık hiçbir şey umrumda değil."annem parmağımı kendine doğru çekti. "İşte demek istediğim şey tam da buydu.Yüzük taktığınıza göre sorun kalmadı.Ama evlenene kadar daha dikkatli davranacaksın." Dedi.Ondan sonra gelen cümleler ise dikkatli davranacaksınla gelip sana güveniyorumla son buldu.Annem odadan çıkınca kendimi yatağıma attım.Yorgunluğumun üstüne annemin sözleri eklenince uykum dayanılmaz bir boyut aldı.Zar zor üstümü çıkardım ve kendimi yatağa tekrardan attım.Gözlerim istemsizce kapansada kafamdaki düşünceler durmak bilmiyordu.Aşkın sarhoşluğuna kaptırmıştım kendimi.Her gün biraz daha sarhoş olarak uyanıyordum.Ayıkamıyordum.Ya da ayıkmak istemiyordum.Bilincimi yitirmek üzereydim sanki.Neyi doğru neyin yanlış olduğunu bilmeden yürüyordum.Ama yalnız değildim.Yanımda benden daha sarhoş olan bir adam vardı.İkimizde kendimizi nasıl bitiş noktasına ulaştıracaktık gerçekten bilmiyordum.

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin