BERDEL

BÖLÜM 72-Fransa mı??

"Ne?!"

Duyduklarım karşısında şoke olmuştum. "Söylediğim gibi.Azat'ın hiçbir suçu yok.Bade'nin kirli oyununa bilmeden dahil oldu.Aslında Azat oraya Bade'yi seninle konuşturmak için ikna etmeye gitti.Azat Bade'yi öpmemişti.Bade öpmüştü.Bunu kanıtlamak istiyordu Azat.Bade zorla kahve içirdi.Kahveye uyku ilacı koydu.Sonra kendi üzerine kahveyi dökünce korkuyorum deyip Azat'ı odasına çıkardı.Azat da yatakta uyukaldı.Hiçbir şey hatırlamayacaktı sabah.Çünkü yüksek dozda uyku ilacı almıştı.Azat'ı soydu,kendi soyundu..."daha fazla devam etmesini istemiyordum.Ellerimle susmasını sağladım. "Yeter.Daha fazlasını duymak istemiyorum."Mısra gözyaşlarına boğuldu. "Ben çok üzgünüm.Keşke bunu daha önce söyleyebilseydim.Ama beni tehdit etti.Söyleyemedim."hiçbir şey demeden odadan çıktım.Koşarak ana caddeye gittim ve bir taksi çevirdim.Azat büyük ihtimalle Çağan'ın evindeydi.Onu hemen bulmalı olanları anlatmalıydım.Ah sevgilim!Senin hiçbir suçun yokmuş.Her şey o namussuz yüzünden ama ben ona yapacağımı biliyorum.Taksi Çağan'ın evinin önünde durunca hemen indim. "Abla para vermeyecen mi?"çocuğun sorusuyla ona döndüm.Ah!Para.Cüzdanımı bile almamıştım.Beklemesini söyleyip Çağan'ın zilini çaldım.Balkona çıkıp etrafına baktı. "Çağan!Yanıma para almamışım.Taksiye parasını öder misin?"Çağan şaşkınlıkla bana bakıp "Öderim tabii."deyip içeri girdi.Bir süre sonra aşağı gelip taksiciye parasını verdi. "Ne oldu Mehir?"

"Ne olmadı ki?Azat yukarı da mı?"sorum üzerine olumsuz anlamda kafasını salladı.Ne olur bana Azat'ın gittiğini söylemeyin?

Yukarı çıktığımızda ona Bade'nin kirli oyununu anlattım.Sanki böyle bir şey bekliyormuş gibi bir hali vardı.

"Tahmin ediyordum böyle bir şey yapacağını."

"Çağan,Azat nerde nereye gitti?Lütfen söyle bana.Onu bulmam gerek.Bu kadar çabuk kaybedemem."Çağan hiç düşünmeden "Fransa'ya gitti.2 saat önce yola çıktı.Varmak üzeredir."dedi.Şaşkınlıkla ağzımdan "Fransa da mı?"nidaları döküldü.

"Evet Fransa da.Bir otelde kalacak.Yani bir süre...Sonra iş bulup çalışacakmış."kalbim sıkışmaya başlamıştı.Nasıl bulacaktım koskoca ülkede onu.Tam da gidecek yeri bulmuş.2 saat daha geç çıkamadı mı?

"Nasıl bulucam onu?"

"Mehir siz çok kötü günler geçirdiniz.Çok yıprandınız.Ama her şeye rağmen aşıksınız siz birbirinize.Sahip çık sevgine.Merak etme yardım edeceğim sana.Arar öğrenirim kaldığı oteli şimdi."kesinlikle aşkımıza sahip çıkmalıydık.O gitse bile onu bulacağım.Bu kadar kolay değil vazgeçmek.

Çağan telefonu eline alıp Azat'ı aradı.Bir süre açmadı ama sonra açtı.

"Kardeşim nasılsın vardın mı?"

...

"Tamam kardeşim rahatına bak sen."Onlar konuşurken kalbim nasıl hızlı hızlı atıyordu.

...

"Merak etme göz kulak olurum ona.Alışacaktır elbet." Beni soruyordu prensim.Hala beni düşünüyordu.Tekrardan gözyaşlarım akmaya başladı.Ama bu sefer mutluluktan akıyordu.

"Ya be sana bir şey soracaktım.Hangi otelde kalıyordun sen?"

...

"Birkaç güne kadar gelmeyi düşünüyorum.Hem biraz tatil yapmış oluruz."Allah'ım lütfen söylesin lütfen...

"Tamamdır.Yazdım.Hadi görüşürüz kardeşim.Kendine sahip ol orada da.Mazallah bu defa bir kzı hamile felan bırakırsın bir de Gayrimeşru çocukla uğraşma."Çağan'ın Azatla geçtiği dalgaya istemeden güldüm.Allah korusun!Kulağımı çekip sehpaya vurdum.Adresi yazdığı kağıdı bana uzatıp verdi. "Burda kalıyormuş.Sana bir de bilet alalım.Hem çık yola."kağıdı elinden alıp yazılan adrese baktım. Saint James Paris.Kağıdı cebime koyup Çağan'a döndüm.Çağan heyecanla bana bakıp "tam bir saat sonraya bir uçak var.Hadi hemen hazırlan."dedi.Oturduğum yerden hemen kalkıp evden ayrıldık.Küçük bir çanta hazırlamam gerekiyordu.Nasıl mutluydum nasıl?Havalar uçmak istiyordum.

Zaten bir saat sonra öyle de oldu...