Bölüm 92-Bir varmış İyi ki varmış...

8.7K 265 17
                                    


Şu hayat ne garip değil mi?

Aklının almayacağı olaylarda seni başrol yapıyor.Ne zaman ne sunacağını sana haber vermiyor bile.

İşte benimde hayatım,bana ne sunacağını haber vermedi.Ondan beklentilerim farklıyken onun bana yaşattıkları ise çok farklıydı.

Hep kafamda belirlediğim hedeflere ulaşmayı amaçladım.Önümde başarı dolu bir eğitim hayatı vardı.Gece yatağıma yattığımda düşleyecek bir şeyler bulurdum.Ve bu hep sahip olmak istediğim makam olurdu.

Anılarla dolu bir çocukluk bırakmıştım geride.Bazen düşünüyorumda ne güzel günlerdi o günler.

Bir bebek uğruna döktüğüm gözyaşları ne kadar da masummuş.Sabah olup bir an önce oyun oynamayı beklediğim o anlar ne kadar da masummuş.

Parkta hiç sıkılmadan aynı oyuncağa binmek,istediğim alınmayınca somurtmak,erkenden yatmamak için direnmek,okulda kırmızı kurdele kavgalarına girmek,yeni arkadaş edinme çabaları...Hepsi o kadar güzel ve bir daha ulaşılmayacak duygularmış ki şimdi anladım önemini.

Ne demiştim en son?Ha beklentiler...

Hayat bana hayal dahi edemeyeceğim şeyleri önüme serdi.Mesela Azat'ı.

Bir anda sadece bir sözcük hayatımı başka bir boyuta taşıdı.O ne mi?

BERDEL...

Bende bıraktığı izler hala geçmedi.Ben bu töre sayesinde,bu şehir sayesinde tanıdım hayatımın aşkını.

O günü anımsıyorum da ne gözyaşları dökmüştüm.Asla yapmam dedim.Abimin canı da olsa yapamam,hayallerimden,hayatımdan vazgeçmem dedim.

Ama bu hayat bana Sevdiklerimiz için Fedakarlık yapmayı öğretti.

Şişko,göbekli ve pala bıyıklı bir Mardin Ağası beklerken karşıma Tanrıçalar kadar yakışıklı bir adam çıkıverdi.Onu peşimden ne kadar çok koştursam da aşkı koşturamadım.Çünkü o beni bir kere sobelemişti.Artık ebe bendim.

Artık her şey benim için o kadar da kolay olmadı.Her gece sahip olmak istediğim makamdan çok onu düşlemeye başladım.Onun yanında olmak,onun kolları arasına kendimi kilitlemek istedim.İstedim çünkü ben aşık olmuştum.Evet,aşkı 23 yaşına kadar tanımamış,aklında bile olmayan kız yani ben Mehir aşık olmuştu.

İyiki de olmuşum.Aşk öyle bir duyguymuş ki ilk defa tanımlayamıyorum.Sadece onu düşlemek değilmiş.Elini tutmak,sarılmak ya da öpüşmek de değilmiş.O çok farlı bir duyguymuş.Seni bulutların üzerine çıkarıp düşme korkun olsa bile dans etmeyi öğretiyormuş.Ellerimi Azat'ın ellerinin içine bıraktım.Kendimi ona teslim ettim ve başladık kutsal dansımızı yapmaya.

Aşkımız bizi çok acıttı.Çünkü o gerçek aşktı.Aşk acıtır güzelim demişti bana.Öyle de oldu zaten.Önce Bade sonra Çağrı yaktı aşkımızı.Ama biz böylece daha çok birbirimize tutunduk.Daha çok aşkla baktık birbirimize.Bizi kimsenin ayıramayacağını biliyorduk çünkü.

Ona ilk yakınlaşmam babamı kaybettiğim gün olmuştu.Babamın acısını da yokluğunu da dolduramazdı elbette ama biraz olsun başkalarına tutunmam gerektiğini gösterdi.Ailemden sonra o en çok sevdiğim oldu.

Hayallerimi,hedeflerimi ve hatta beni değiştiren tek kişi Azattı.

Artık şu hayattan ne bekliyorum biliyor musun?

Küçücük bir ev,Azat,ben ve çocuklarım...

Bunlar olsun istiyorum.Onun çocuğunu karnımda taşımak istiyorum.Kocaman olan o tatlış göbeğimi sevebilecek bir adam istiyorum.Küçük evimin küçük mutfağında buharı tüten hiçbir zaman yapamayacağım o leziz yemekleri en yakın zamanda öğrenip yapmak istiyorum.

BERDELHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin