Multi: Rüzgar
"Ne arıyorsun burada
Rüzgar?"dedim gözlerimi sinirle kapatarak."Korkma benden Afra.Neden bu kadar uzak olduğunu anlayamıyorum.4 gündür okula gelmiyorsun.Merak ediyorum kızım bunu bir kafana koyamadın."aksime sakin bir ses tonuyla söylemişti.
Rüzgar,benden hoşlandığını bir çok kez söylemiş,ciddiye almamıştım.Genellikle her zamanım da yanımda oluyor ve bu gün geçtikce hoşuma gidiyor sanırım ama ben ciddi bir şey istiyorum.Ciddi olmadan,başlayamam.
"Rüzgar,özür dilerim."dedim üzgün çıkan sesimle.Her ne kadar başta sert çıkışsam bile sonradan pişman olan insanlardanım.
"Ne için özür diliyorsun?"
"Bu kadar ilgi...Bilmiyorum.Sadece bıkmadan yanımda olduğun için teşekkür ederim ama ben her defasında seni üzüyorum sanırım.Tabi sonradan pişman oluyorum ama artık pişman olacağım şeyler yapmak istemiyorum.O yüzden bunu söyleme gereği duydum.Eski yaptıklarıma sayarsın."deyip güldüm.
"Afra,her an yanında olacağım istemesen bile.Bıkmadan,usanmadan.. Maviliklerine bakmazsam dayanamam."
Bunu beklemiyordum işte..."Rüzgar"deyip saatime baktım ve aniden ayağa fırlayıp"Benim eve gitmem lazım.Annemle babamdan önce eve varmam lazım."dedim.
"Dur ben bırakayım seni"Normalde reddederdim ama şu an mecburen gitmem gerekiyordu.
"Olur."
***"Rüzgar,getirdiğin için çok teşekkür ederim.Neyseki daha gelmemişler."deyip sesli bir şekilde güldüm.
Bir kaç saniye gülüşüme baktı ve;
"Afra sen hep gül."
Başta afalladım ama hemen toparlayıp tebessüm etmekle yetindim.
"Yarın görüşürüz"deyip arabadan indim.
Tam arkamı dönüp rüzgara el sallıyordum ki ağaçlıkların yanına bir siluet gördüm.Soğuk olduğu için,koşarak eve girdim.
***
Sinir bozucu alarmın sesiyle bir gözümü kısarak açtım ve bir elimle alarmı kapatmaya çalıştım,elim yetişmeyince daha da uzanmaya çalıştım ama her gün ki gibi yere düşerek sabahki rutinimi gerçekleştirdim."Neden okul var?"kendi kendime söylenerek yerden kalktım ve hızlıca lavaboya girdim.
Her zaman ki rutinlerimi yapıp çıktım ve ne giyeceğimi düşündüm.
Gardrop'umun karşısına geçtim ve yere bağdaş kurdum bir elimi dudağıma götürüp düşünmeye başladım.Düşünemeye ne gerek var? Vazgeçilmezim olan,kot pantolon ve kazağımı alıp üstüme geçirdim.
***
"Anne,ben çıkıyorum."diye bağırdım ayakkabımı giymeye çalışırken.
"Melina,Derin de sizin okula kaydını aldırdı ya,bu gün Baran bırakacak sizi okula."Ah,işte bu olmamıştı.
"Ya anne ben giderim ne gerek va-"sözümü bitirmeden korna sesi duydum.
"Hızlan, hadi."diyen anneme öldürücü bakışlar attım.Emrivakilerden nefret ederdim ve annem bunu bana yaşatmayı çok severdi.
Arabayı görünce hızlı adımlarla gittim ve arka koltuğa yarleştim.
"Günaydın."sesim fısıltı gibi çıkmıştı.
"Sana da kuzum."diyen Derin'e baktım.
Hayret,duymuştu.!
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON BAKIŞ
Teen Fiction- Ve kadın, kül olacağını bile bile ateşe sevdalandı- Çocukken dinlediğimiz masalları hepimiz hatırlarız. Kül kedisi ayakkabıyı giyer, kurbağa prense dönüşür, uyuyan güzel bir öpücükle uyanır. Sonra sonsuzsa kadar mutlu yaşarlar.. Peri masalları ha...