-Şarkıyla dinleyebilirsiniz-55. Bölüm.
"Akın, siktir et diyorum abiciğim." Laptopun kapağını kapatıp yerimde gerildim. Son günlerde fazla çalıştığımın farkındaydım, fakat anlamlandıramayacağım derecede iyi geliyordu bana. Ve evet, halletmem gereken bir sürü iş daha vardı, ama yapmama taraftarıydım. Ölsem iyidir aslında, kendimi korumama gerek yoktu. Tutunacağım bir dalım olmadığına göre? Yaşamam ne kadar mantıklı?
"Ben adamlara söyledim, tedbiri alıyorlar." Diyerek odadan çıktı Akın. Telefonumu elime aldım ve Melina'nın fotoğraflarına baktım.
Yokluğu acıydı, Melina'nın...
Lunapark macerasının üzerinden neredeyse bir hafta geçmişti ve ben Çisil'i görmüyordum. Gördüğüm zaman ise, koşarak uzaklaşıyordu benden. Yaptığım şeyin yanlışlığının farkındaydım ama farkında olmama rağmen kendime engel olamıyordum. İyi hissettiriyordu... Melina gibi.
Hayır, dedim kendi kendime. Melina'dan başkasını sevemezsin.
Bir tarafım onu Melina olarak görüyordu, diğer tarafım evli ve çocuklu olan Çisil olarak...
İçimde verdiğim savaşa yenik düşerek şirketten ayrıldım. Koşar adımlarla arabaya bindim ve Çisil'in evine sürdüm. Tüm bunlar bir tesadüf olamaz! Dün gece hiç uyumadım ve bunu araştırdım. Bir insanın ikizi olabilir bu doğal birşey ama hiçbir kan bağı olmadığı halde olması biraz olağan. Heleki böyle bir durumdayken, Çisil'in çıkıp gelmesi... tesadüf mü bunlar? Yoksa kaderin bir oyunu mu?
"Hoşgeldin." Dedi sevecen sesiyle ve kapıdaki elini indirdi. Özlem... çok.. çok acı bir durum. "Çisil, konuşabilir miyiz?" Diye sorduğumda bana sorarcasına baktı. "Seninle detaylı bir şekilde konuşmam gerekiyor."
İçeriye baktı ve tekrardan bana döndü. "Şu an misafirlerim var. Eğer çok önemli değilse, bu akşam yemekten sonra konuşabiliriz." Kaşlarım çatıldı. "Ne yemeği?"
"Isparta'dan misafirler geliyormuş ya toplantı için." Deyince elimi yumruk yapıp alnıma vurdum. Nasıl unuttum bunu ?! "Tamam, dediğin gibi yaparız."
Gülümsedi, "Görüşürüz." Kapıyı kapatınca seri adımlarla arabaya ilerledim.
----
Misafirlerle selamlaşıp masaya yerleştim. İş hakkında derin konulara girerken masaya Akın dahil oldu. Büyük bir rahatlıkla geriye doğru yaslandım. Eski iş ortaklarımızla tekrardan iş birliği yapmak kadar sıkıcı birşey yok. Akın benim yerime devam ederken sıkıntıdan önümde ki bardakla bakışmaya başladım.
"Bu proje gerçekten maliyetli."
"Görevleri ayrıştırmamız gerekiyor."
"Ben tasarımı ve maliyeti sunabilirim."
"Yeni bir ev projesinin peşinden gidiyoruz. Bunun için acilen proje için bir öneri hazırlanıp, müşteriye sunulmalı."
Bu sıkıcı konuşmalara katılmak dünyanın en iğrenç işi olabilirdi. Geriye doğru yaslandığımda salonun kapısı açıldı. Herkes merakla arkasını dönerek gelene baktı. Güney ve Çisil.
Üzerine giydiği dar kesim dizinin bir karış altında olan elbisesi onu olduğundan daha güzel ve zarif göstermişti. Açık bıraktığı saçları, yumuşak teninde adeta dans ediyordu. Selamlaştıktan sonra yerlerini aldılar, Çisil tam karşıma oturduğunda önümdeki dosyadan bakışlarımı çektim ve ona baktım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
SON BAKIŞ
Teen Fiction- Ve kadın, kül olacağını bile bile ateşe sevdalandı- Çocukken dinlediğimiz masalları hepimiz hatırlarız. Kül kedisi ayakkabıyı giyer, kurbağa prense dönüşür, uyuyan güzel bir öpücükle uyanır. Sonra sonsuzsa kadar mutlu yaşarlar.. Peri masalları ha...