Rakunlar

14. Bölüm •Ateşli Paçavralar

YAZARDAN NOT: Merhaba pek sevgili Rakunlarım! Bu haftaki bölümümüze hoş geldiniz! Rakunlar aksiyon kategorisinde on dördüncü sırada olduğundan bölümü yaklaşık üç bin kelime yazıp sizlere sunmaya karar verdim! *Ateşli Paçavralar sizi kutsasın!*

Oy ve yorumlarınızı esirgemeyin lütfen, seviliyorsunuz! *satır içi yorum seven sevgi dolu yazar emojisi*

Yarışların yapılacağı yer her boş yol bulmak isteyen insanın geldiği Gölbaşı'nda yani bizim semtimizdeydi. Bu sayede on dakikadan da kısa sürede yarışların yapılacağı yere ulaşmıştık.

Toplanan yarışçıların hepsi birbirini tanıyor gibiydi. Kimileri sohbet ediyor kimileriyse birbirine ölümcül bakışlar atıyordu.

Ancak kimse bizimle doğru düzgün ilgileniyor gibi durmuyordu, çoğu yerde insanların bize bakmasını sağlayan motorlarımız burada, bu kadar fazla spor motor içinde, tarihlerinde ilk kez sıradanlaşmışlardı.

Elbette motordan anlayan gözler Ninja H2R'ları fark edince dönüp ikinci kez bakıyordu ama motordan anlamayan bu kadar sözde motorcunun arasında pek de dikkat çektiğimiz söylenemezdi.

Kısa bir süre bir kenarda bekledikten sonra Deniz ve Alpaslan da bize katılmışlardı. Alpaslan gelir gelmez arkadaşını bulup son anda bizi de yarışlara yazdırmıştı.

Alpaslan'ın arkadaşı katılanlardan birinin kız olduğunu duyunca ilk başta şaşırsa da sorun etmeyerek beni de yarışlara yazmıştı. Bense onun şaşırmasına şaşırmıştım, toplananların yarısı kızdı. Sonunda hemcinslerimin çoğunun yalnızca yarışanlara eşlikten ibaret olduğunu anlayarak hayal kırıklığına uğradım.

Alpaslan'ın arkadaşı

"Kötü bir geceye denk geldiniz, bu gece Ateşli Paçavralar da yarışacak." dedi.

"Ateşli neler?" diye sordum şaşkınlıkla.

"Ateşli Paçavralar." dedi Alpaslan'ın arkadaşı ciddiyetle.

"Striptiz kulübü filan mı?" dedi Deniz heyecanla etrafına bakarak.

Biz gülerken Alpaslan'ın arkadaşı hafif alınmış hafif paniklemiş bir ifade ile

"Sessiz olun! Birisi duyarsa başınız belaya girer. Onlar bir motor kulübü." dedi.

"Bir ne?" dedi Can hayretle.

"Bir motor kulübü, kayıtlı değiller ama burada onların borusu öter." dedi Alpaslan'ın arkadaşı.

"Eh, onu da değiştiririz." dedi Can.

"Yarışçılar, yerlerinize!"

Kalabalıktan birinin bağırmasının üzerine yerlerimize geçtik.

"Paraları alalım!" dedi yirmilerinin sonlarında gibi duran uzun saçlı bir oğlan boş bir kutuyu soldan tutarak ilerlemeye başladığı sırada.

O sırada hepimiz birbirimize dehşet içinde baktık, yanımızda para getirmemiştik. İçlerinde en solda olan ben olduğum için kutu önümde durduğunda düşünmeye başladım.

Parayı sonra vermeyi teklif etsem kabul etmeyeceklerdi büyük ihtimalle.

"Hadi bakalım sökül parayı." dedi uzun saçlı oğlan çoktan tomar tomar parayla dolmuş kutuyu sallayarak.

"Ne kadar?" diye sordum.

"Vaaay, bir kız ha? Senden önceki tek kız kaza yaptığından bir süre başımıza dert almamak için yarışamamıştık. O yüzdeen, sen dışarıdasın." dedi oğlan beni geçerek.