Rakunlar

58. Bölüm •Değer

YAZARDAN NOT: Merhabalar Rakunlarım! Yeni bölüme hoş geldiniz! Artık hemen hemen bir ay boyunca her cuma yeni bölüm gelecek, sonrasında ise sınavlarıma hazırlanmak için yaza kadar buralarda olmayacağım büyük ihtimalle. Detayları zamanı gelince konuşuruz ^-^

Bu arada sizlere şimdiden söylemek istediğim önemli bir şey var. Bir sonraki bölüm bir parodi bölümü olacak. Yani karakterlerin aynı kalacağı ancak olayların saçma bir şekilde bir komedi unsuru olacak şekilde çarpıtılacağı bir bölüm olacak, o yüzden haftaya şaşırmayın ^-^

Hepinize keyifli okumalar diliyorum, oy ve yorumlarınızı unutmayın (baya uzun bir bölüm olduğunu düşünecek olursak yorum yapabileceğiniz bir sürü yer var *-*) lütfen ^-^

Sizleri seviyorum *yazar hayalindeki motora biner ve uzaklaşır*

Faruk odadan çıkarken

"Faruk, bana Deniz'i, Alpaslan'ı ve Cenk'i gönder." dedim, naziklik saati çoktan sonra ermişti.

"Hemen efendim." dedi Faruk.

"Bana ya da herhangi başka bir üyeye efendim demene gerek yok." dedim hafifçe gülümseyerek ve devam ettim.

"Ağabey ya da abla demene de gerek yok, herkese ismi ile seslenebilirsin."

"Peki." dedi Faruk hitap etmekten kaçınarak odadan çıkarken.

Kısa bir süre sonra Deniz, Alpaslan ve Cenk karşımdalardı.

Onlar odamdaki koltuklara rahatça yerleşirken bir yandan da merakla bana bakıyorlardı.

"Sizlere bahsetmek istediğim iki konu var." dedim ve ilki ile başladım.

"Faruk'la konuştuğum kadarıyla babası tam bir pislik, eski bir boksörmüş. Çocuğa şiddet uygulayıp para kazanmasını istiyor, okula bu yüzden gitmekten çekiniyor Faruk. Orman da muhtemelen Faruk'u yalnız bırakmamak için okulu gözden çıkarmış. Her şekilde onları koruyacağımızı söyledim. Çocuğun durumu baya kötü. Ona bir süre biz bakacağız, kendi ayakları üzerinde sağlamca durabilinceye kadar, Rakunlar'a kabul edilse de edilmese de." dedim ve özellikle Alpaslan'a bakarak konuşmaya devam ettim.

"Ona kalmak için buraya yakın küçük ama temiz bir ev bakalım. Ayrıca ona haftalık para da vereceğiz. Kısacası her şeyi ile ilgileneceğiz." 

"Tamamdır, ben gerekli ayarlamaların hepsini yaparım. Eve de yarından itibaren bakarım ve muhtemelen iki gün içinde tutarım, kontratı kendi adıma yaparım." dedi Alpaslan cebinden defterini çıkarıp  not almaya başlarken.

"Harika, teşekkürler. Ayrıca Faruk'a ve yapacak olursak Orman'a yaptığımız tüm masrafları ayrıca yazacağız ve kesin bir hesabını tutacağız. İleride faizsiz bir şekilde bize ödeyecekler." dedim.

Alpaslan kaşlarını hafifçe çatarak bana şaşkınlıkla baktı.

"Onların gururunun karşılıksız bir iyiliğe uyacağını düşünmüyorum. Bu iyilikten çok onları zor durumda bırakmak olur. Bu yüzden onlara gerçekten borç vermiş olacağız. İleride ödemek istemezlerse de talep etmeyeceğiz." dedim.

"Mantıklı." dedi Alpaslan.

"Bu arada kasamızda ne kadar para var Alpaslan? Rakunlar Pub'ın iyi bir iş çıkardığını biliyorum ama yeterli para olup olmadığını merak ettim." dedim.

Alpaslan gülerek

"Merak etme Devrim, bu iş için epey bir paramız var." dedi.

"Onun için sormamıştım, en geç beş gün içinde Rakunlar'ın ilk turuna başlamasını istiyorum." dedim.