YAZARDAN NOT: Merhabalar canımlar yeni bölüme hoş geldiniz ^-^
Bölümün en altında önemli bir oylama var katılmayı unutmayın lütfen ^-^
Oy ve yorumları fişeklesek olur mu *sevimli olmaya çalışırken fişeklemek kelimesini kullanarak her şeyi mahveden yazar emojisi*
Sizleri seviyorum, keyifli okumalar ^-^
Rakuna Matata!
Akşam gerginlikle anne ve babamın karşısına oturdum. Uzun zaman sonra eve dönmelerinin mutluluğunu yaşıyor gibiydiler, en azından bize gösterdikleri buydu.
Bulut hala askıda üyelerimizi eğittiği için henüz gelememişti, annemin buna bir hayli içerlediği de ortadaydı.
"Bulut üyelerimizi eğittiği için henüz gelemedi. Yeni askıda üyeler aldık da." dedim annem yaptığı özel çaydan bir fincan da benim elime tutuşturup karşıma, babamın yanına, otururken.
"Yine de, kaç hafta sonra bizi görmek için burada olmayışı." dedi annem.
"Sorumluluk sahibi oldu diye onu suçlayamazsınız değil mi?" dedim hafifçe gülerek.
"Eh, orası öyle." dedi annem yine de neşelenmeyerek.
Birazdan söyleyeceklerimden sonra Bulut'a olan bu tepkinin unutulup en sevilen evlat olarak Bulut'un parıl parıl parlayacağından emindim.
İşi daha fazla ertelemenin bir anlamı olmadığını fark ederek
"Sizinle konuşmak istediğim bir şey var." dedim.
"Dinliyoruz." dedi babam.
Babam geldiğinden beri bir şeylerin farkında olarak benim hareketlerimi gözlüyordu, bu gözümden kaçmamıştı.
"Evden taşındım." dedim bir çırpıda.
Babam içtiği çayda boğulmamaya çalışırken annem çok sevdiği fincanını (ki bu bir hayli pahalı olan takımın bozulduğu anlamına geliyordu) yere düşürdü.
"Bize sormadan!" dedi annem ayağa fırlayarak.
"Biraz öyle oldu, evet." dedim.
Bir yandan da içinde bulunduğum duruma hayret etmeden edemiyordum. Kendi ellerimle Şef'i öldürmüştüm, şimdi bu eller ailesinin karşısında korkuyla titriyordu.
"Devrim, şaka yapıyorum de." dedi annem bir yandan hızla merdivenlerden yukarı çıkarken.
Kısa bir süre sonra ufak bir çığlık ve ardından gelen
"BUNA NASIL CESARET EDERSİN?" bağırışıyla aşağı indi.
Bense sakinliğimi koruyarak onların yatışmasını bekliyordum.
Yaklaşık beş dakika sonra babam annemin bağırışlarını durdurup bana döndü ve
"Açıkla." dedi.
Nereden başlayacağımı bilemeyerek bir süre durakladıktan sonra onlara dürüst olmayı borçlu olduğumu fark ettim, en azından açıklayabildiğim kadarını açıklayacaktım.
"Bildiğiniz gibi, motor kulübümüz artık oldukça ünlü ve büyük bir kulüp-"
"Ve sen de onun lideri Yüce Devrim Yıldız olarak elbette ailenle yaşayamazdın!" dedi annem ileri geri yürürken.
Biraz sinirlensem de (ailemle yaşadığım kısmı, yılın en az altı ayı evde olmadıklarından tam anlamıyla doğru sayılmazdı) sakinliğimi korudum.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Rakunlar
ActionBaşlangıç Tarihi: 02/02/2017 *Kapak tasarımı için EnesCLK'a sonsuz teşekkürler* Dünyayı on yıllardır kasıp kavuran ancak Türkiye'de hiçbir zaman yeterince ilgi göremeyen motor kulüpleri sonunda aradıkları şansı bulmuş ve büyük bir akım yaratmışlard...