95.BÖLÜM

8.1K 634 884
                                    

"Sende gidersen benden geriye ne kalır ki..."

Kulağımdaki kulaklıktan gelen müziğe içimden eşlik ederken diğer yandan da merakla etrafa bakıyordum.

Sevgili sevgilim, bugün nöbette olduğu için hastaneye gelmiştim. Daha doğrusu annemin oğluşuma sarma yaptım. Git ona sarma götür, demesi üzerine elimdeki sarma ile buraya gelmiştim.

Kulağımdaki kulaklıkları çıkarıp acile girdim. Etraftaki beyaz önlüklü doktorların yüzlerine bakmak yerine saçlarına bakıyordum. Çünkü ben yeşil gözlümü direkt saçlarından tanıyordum.

Ama etrafta dağınık saçlı sevdiceğim yoktu. Olduğum yerde dikilirken adımın seslenilmesi üzerine arkamı döndüm.

Elinde birkaç dosya taşıyan hemşire bir kadın gülerek bana doğru gelirken ben merakla ona bakıyordum.

"Maşallah. Fotoğraflardakinden daha güzel bir kızmışsın."

Hâlâ şaşkın şaşkın kadına bakınca, "Ay pardon." dedi ve gülerek elini uzattı.

"Ben Zeynep. Emre'yi tanıyorum da. Senide ondan tanıdım."

Yüzümde sevimli bir gülümseme oluşurken Zeynep Abla'nın uzattığı elini sıktım.

"Memnun oldum."

"Vallahi bizim oğlanın bahsettiği kadar güzelmişsin. Maşallah."

Utanarak gülerken, "Emre'yi mi arıyorsun?" dedi. Heyecanla kafamı sallarken Zeynep Abla konuşmaya devam etti.

"En son kafeteryadaydı. Oraya bak istersen. Büyük ihtimalle arkadaşlarıyla kahve içiyordur."

Yüzümde tebessüm oluşurken Zeynep Abla'ya hızlıca teşekkür edip hızlı adımlarla kafeteryaya doğru yürüdüm.

Sevdiceğim sayesinde hastanenin her yerini ezbere biliyordum.

Elimdeki sarmayı sıkıca kavrarken kafeteryanın önüne gelmiştim. Gözlerim, kafeteryanın önünde duran Atalay Doktor'u fark edince hızlı adımlarla ona doğru yürüdüm.

"Atalay Doktor?"

İfadesiz yüzüne hafif bir gülümseme takınan Atalay Doktor, bana gülerken gözleri başka yere bakıp duruyordu.

"İyi misin doktor?"

Baktığı yere o kadar dikkatli bakıyordu ki dediğimi duymadı bile.

Merakla onun baktığı yere bakarken gözlerim yeşil gözlü prensim ile buluştu.

Kafeterya da yanında orta yaşlardaki bir adamla konuşuyordu. Yeşil gözlümün yüzündeki ifadeye bakılırsa ciddi bir konu konuşuyorlardı.

Baktığım yere bakmaya devam ederken, "Yanındaki kim?" dedim. Ellerini beyaz önlüğünü cebine koyan Atalay Doktor, "Selçuk Bey." dedi.

"Başhekim."

Kaşlarımı çatarak Atalay Doktor'a döndüm. "Emre ile neden konuşuyor? Bir şey mi oldu?" dedim. Bakışları bana dönen Atalay Doktor, "Ona bir teklifi var." dedi. Ben merakla ona dönünce devam etti.

"Emre'ye onunla birlikte Amerika'ya gitmeyi teklif edecek."

Yüzümde ifadesiz bir bakış oluşurken aniden omuz silkip gülümsedim.

"Emre kabul etmez."

Atalay Doktor bana bakarken ona dönüp, "Etmez değil mi?" dedim. Başını öne eğen Atalay Doktor bilmiyorum dercesine omuz silkti.

Düşman Mahalleler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin