108.BÖLÜM

4.2K 351 232
                                    

"Seni severken ömrüm, sana bakarken içim geçmiş..."

Telaşlı bir şekilde koşuştururken diğer yandan da gayet mutlu ve gülüp duran kocama fırça çekiyordum.

"Hepsi senin suçun. Of Emre ben sana telefonları kapatmayalım demiştim. Şimdi niye size ulaşamadık diye sorarlarsa ne diyeceğiz? Yaratıcı bir çözüm bul bakalım."

"Mercimeği fırına..."

Elimle yeşil gözlümün dudaklarını kapatırken, "Vazgeçtim Emre. Sen yaratıcı bir çözüm bulma." dedim. Sevgili kocam gülerek elimi tutarken, "Sakin ol karım." dedi.

"Artık evliyiz. Kime hesap vereceğiz ki?"

"Bilmem farkında mısın ama kuzenin doğum yapmış. Ve biz evde... Of anlayacaklar işte."

Uyuz uyuz gülen kocamın koluna vurup, "Gülme Emre." dedim. Elimi tuttuğu elimi kendine doğru çekip elimi öptü.

"Canım karım benim. Sinirlenince bile güzel."

Yumuşama Nehir. Elimle onun gömleğinin yakasını düzeltirken boynundaki çizik dikkatimi çekti. "Boynuna ne oldu?" dedim.

"Ne olacak? Senin kediyi sabah seveyim dedim. Kedi sevgi sevmiyormuş. Boynumu çizdi. Oda senin gibi karım. Şiddet yanlısı. Sen de dün bana çatal atmıştın. En yakın zamanda darp raporu alacağım. "

Kendimi tutamayıp gülerken, "Uyuz filansın ama aşığım sana." dedim. Yeşil gözlüm üstümdeki elbiseye bakıp, "Burada..." dedi.

"Elbise çok yakışmış."

Utanarak gülerken önünde durduğumuz odanın kapısını tıklatıp içeri girdim.

Sonunda Kumsal Yengeciğim doğum yapmıştı. Dün ailemize Toprak dahil olmuştu.

Yeşil gözlüm telefonları kapattığı için bizim bundan sabah haberimiz olmuştu ama sonunda geç de olsa gelmiştik.

Gülerek içeri girerken bizim bütün meclis odanın içinde doluşmuştu.

"Bizim çifte kumrular da sonunda gelmiş."

Yeşil gözlüm imalı imalı bana bakarken elini tuttuğum elini sıktım. Bizimkilere selam verip Kumsal Yengeciğime uzun uzun sarıldım.

Bakışlarım yatağın yanında duran Toprak'a kayarken, "Ya ama bu çok güzel." dedim.

"Tabi güzel ben doğurdum."

Yeşil gözlüm ile Toprak'a bakıp gülerken Sevim Anne, "Darısı size artık kızım." dedi. Başımdan aşağıya kaynar sular dökülürken yeşil gözlüm alaycı bir gülüş ile, "Amin, amin." dedi.

Annem yanıma gelince ona bakıp, "Annem?" dedim ama o benden önce Emre'ye sarıldı. Şaşkın şaşkın bakarken yeşil gözlüm anneme sarıldı.

"Oğlum bizim kız sana iyi bakıyor değil mi?"

Yeşil gözlüm bana bakarken ima ile ona baktım. Kocam Bey usulca başını sallarken içinden kızınız beni dövüyor dediğine emindim.

Buğra ve Emir birden gülmeye başlarken Buğra, yeşil gözlüme doğru gelip, "Emre!" dedi ve ona sarıldı. Yanlarında olduğum için Buğra'nın yeşil gözlüme, "Boynunu kapat." dediğini duydum.

Yeşil gözlüm şaşkın şaşkın bakarken, "Yok o öyle bir şey değil." dedi. Emir kendini kahkaha atmamak için tutarken zavallı yeşil gözlüm ve ben utançtan kıpkırmızı olmuştuk.

Kocam Bey, "Ben size kahve alayım." diyerek kaçmayı tercih ederken kapıya doğru yöneldi.

"Dikkatli ol Emreciğim. Bir yerini çizme."

Düşman Mahalleler Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin