Bölüm 92: Balıklar Ve Tao

883 137 11
                                    

Başkentin içinde sessiz bir kargaşa vardı. Aslında 7 Büyük Güç Loncası normal bir durumda pek umursanacak bir şey olmazdı. Ne de olsa arkalarında İmparatorluk olsa bile yenilerdi ve kurucuları yeterince güçlü değildi. Büyük Klanların onları fazla önemsemesi gerekmiyordu.

Ama garip bir şekilde Klan Liderleri bu duruma çok önem veriyordu ve 7 Büyük Gücün merkezinin garip oluşumundan sonra daha da dikkat etmeye başlamışlardı. Çünkü bu bölgede farklı bir durum vardı.

7 Dağ vardı ve aralarında bir şehirin oluşmasına yetecek kadar da boşluk vardı. Garip olan ise şuydu ki kimse 7 Dağın zirvesine gidemiyordu. Buna Hükümdar olan Julian da dahildi.

Kimse aptal değildi ve bunun Yeryüzünün Efendisinin gücü olmadığını anlamışlardı. Bu aura ondan tamamen farklıydı. Ve onun sınırlarının ötesinde bir güçtü. Sadece 7 Efendi kendi zirvelerine çıkabiliyordu ve bu da kendi bölgelerinde kimsenin onlara saldıramayacağı anlamına geliyordu.

Tabii ki bu aura dalgasını bozacak belirli şeyler olabilirdi. En azından zamanla bu güç azalacaktır. Ya da

Yine de 1. Nesil zamanında insanların güçlenme hızı bütün güçlü Klanları korkutmuştu. Asıl endişelendikleri nokta buydu.

Tıpkı 1. Nesilde olduğu Loncalar gibi bu da Kıtanın zirvesine çıkabilecek bir Lonca olabilir miydi?

Şu anda bile şehir olabilecek alanda sadece 5 kişi vardı. Bunların dördü 7 Büyük Gücün kurucuları diğeri ise tüm İmparatorluğun en güçlü figürü, İmparatorluğun Zirvesi İmparator Aries idi.

Şu anda 7 Dağın arasında bir şehir boyundaki bölgede hiçbir bina yoktu. Fakat yeraltına doğru ilerleyince sayısız düzeneği olduğu görülebilirdi. Bir Formasyon Ustası bunu görseydi bu Formasyonun geniş çaplı ve ileri düzey bir Formasyon olduğunu anlayabilirdi.

Ian bölgeyi oluşturduğundan beri 10 gün uyumuştu. Bu normal gelebilirdi fakat İmparatorluğun en iyi Şifacıları onu iyileştirirken bu kadar uzun uyuması akıl almazdı. Hatırlanırsa Eria Turnuvasında Final Maçından önce Aida'nın ağır yaraları bu Şifacılar tarafından kısa sürede iyileştirilmişti.

Bu durumdan Ian'ın nasıl bir durumda olduğu anlaşılabilirdi.

Ian yeni uyanmıştı ve şu anda diğer 4 kişi ile beraber yeraltının derinliklerinde bir odada duruyorlardı. Milius arada sırada etrafta dolanıp Formasyonun merkezini ayarlarken diğerleri de onu izliyordu.

"Peter'ın Formasyonlarla uğraştığını bilmezdim."

Aida sakin bir ifade ile konuştu. Diğerleri de başlarını salladı. Aslında hepsi bu duruma şaşırmıştı.

"Karanlığın Efendisi olduğun zaman tamamen yıkıma ve Kaos'a yönelik bir durumda olmalısın. Peter'ın durumu zaten çok garip ve Formasyonlara yönelmesi de durumu iyice karmaşıklaştırıyor."

İmparator Aries konuştuktan sonra Milius'un bembeyaz saçlarına baktı. Bu saçlar diğer beyaz saçlardan tamamen farklıydı ve cennetten bir parça içeriyor gibi duruyordu. Çok güzeldi.

Bunun Karanlığın Efendisinde olması çok saçmaydı.

Milius arkasına dönmeden konuştu.

"Aydınlığın Efendisi duygularımı kontrol etmemi sağladı. O yüzden saçlarım beyaz ve kendimi kontrol edebiliyorum."

Milius konuşurken duvara bir kez vurdu ve elindeki yeşil kristalden bir enerji dalgası Formasyona yayıldı. En sonunda Formasyon dengelenmişti.

Milius dikkat etmese de İmparator dışında diğerleri Milius'un sözleri ile heyecanlanmıştı. İmparator Aries ise düşünceliydi.

"Eğer Aydınlığın Efendisini tanıyorsan ona da bir mesaj göndermiş olmalısın değil mi? Bununla beraber sadece Uzay ve Zamanın Efendisi ile Denizlerin Efendisi kalacak." Ian yorgun haline rağmen heyecanlanmıştı. Güçlerinin ne kadar hızlı arttığını sadece onlar biliyordu ve 7'si beraberken ne kadar Güçlü olacaklarını tahmin bile edemezlerdi. 7 Efendi birbirlerinin açıklarını kapatan 7 Element idi.

7 BÜYÜK GÜÇ : KARANLIĞIN YÜKSELİŞİ Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin