Wu Liu ve Huan sahaya çıktı. Wu Liu umursamasa da Huan Wu Liu'ya karşı kin besliyordu. Bugün onu yenerek yaptıklarının öcünü alacaktı.
Yine de Wu Liu'ya karşı tedbirliydi. Karşısındaki bu genç gerçekten tehlikeliydi. Bir önceki dövüşünde neler olduğunu bilmiyordu fakat 7 Büyük Güç dışında kimsenin 3 gücünün olmadığını biliyordu. Yani Wu Liu'nun sırları vardı.
O an kimsenin farkında bile olmadığı bir ayrıntı Huan'ı farkındalığa itti. Wu Klanının atası 1. Nesil bir ölümsüzdü. Bu da demek oluyor ki..
"4 gücün de olabilir."
Huan kaşlarını çattı. Karşısında büyük bir muamma vardı resmen. Mutlak bir şans ile 13 yaşına girdiğinde 7 Hükümdarın aşısını olmuştu ve zaten sahip olduğu 2 yeteneğin üzerine 2 yeteneğe daha sahip olmuştu.
Huan ve Wu Liu birbirine bakarken Huan bir şeyin farkına varmıştı. Wu Liu asla basit biri olamazdı. Karşısındaki bu canavar en az 7 Büyük Güç kadar güçlü olmalıydı.
"Pes Ediyorum!!"
Huan aptal değildi. Kesinlikle canına susamamıştı ve ölmeye de niyetli değildi. Zaten ağabeyi ağır yaralıydı o da böyle bir aptallık yapıp da geride alınamayacak bir intikam bırakmamalıydı.
Eria Kralı ilk kez oğlunun bu kadar olgun bir karar verdiğini görüyordu. Ve ilk kez oğlu ile bu kadar gurur duyuyordu. Ne kadar yenilmiş olsa da.
Wu Liu ilk başta Huan'ın kararına şaşırmıştı. Huan'ın ona karşı öfkeli olduğunu düşünüyordu fakat görünüşe göre hala düzgünce karar verebiliyordu.
"Çeyrek Finallerin 4. Katılımcısı Wu Liu!!!"
"Ve sırada 5. Dövüşümüzle devam ediyoruz!!"
"Milius Peter Aris VS 1 Numara!!!"
Milius'un sırası geldiğinde yine insanların arasında bir konuşma patlak vermişti. İnsanlar gerçekten de Milius'un Aris ailesinden olmasına imkan vermiyordu. Bu kadar umursamaz birisi bu kadar önemli olabilir miydi?
İmparator acı acı iç çekti ve Jasper'a döndü.
"Peter yendikten sonra adını ve kim olduğunu duyursunlar. Yoksa bu şekilde insanlar onun bir Prens olduğunu anlamayacak."
Jasper başını salladı ve ortadan kayboldu. O da Milius'un umursamazlığının farkındaydı fakat merak ediyordu. Milius bu kadar umursamaz olmak için ne kadar güçlenmişti.
Milius ve 1 Numara karşı karşıya geçtiler ve birbirlerine selam verdiler. Herkes neler olacağını izlerken Milius yavaş yavaş kılıcını çıkarmaya başladı. Adım adım 1 Numaraya yaklaşmaya başladığında 1 Numara elindeki hançeri sıkmaya başlamıştı. Milius'un 3 Numarayı nasıl yendiğini görmüştü. Onu yenebilmesine imkan yoktu.
"Pes Ediyorum!"
1 Numara da pes ettiğinde insanlar ona öfkelenmişti. Bazı insanlar ellerindeki çöpleri 1 Numaraya fırlatıyordu hatta. Bu kadar çabuk bir dövüş bitmemeliydi.
1 Numara kafasına çarpan bir tahta parçasına baktı. Aurası kalınlaşırken bakışlarını çekti ve seyircilere doğru baktı.
İnanılmaz bir aura dalgası seyircilere doğru ilerledi. Bütün seyirciler bir şeyler fırlatmayı bırakırken korkuyla diz çökmüşlerdi.
O an seyircilere doğru ilerleyen aura dalgası hiç bir şey olmamış gibi yok oldu. 1 Numara bakışlarını Katılımcıların olduğu yere doğru ilerleyen Milius'a çevirdi. Bakışları artık daha saygı doluydu. Az önce hissettiği aura bedeninde yoğun bir titreme yaşamasına sebep olmuştu ve az kalsın kan kusuyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
7 BÜYÜK GÜÇ : KARANLIĞIN YÜKSELİŞİ
FantastikBir Efsanenin Doğuşu 7 BÜYÜK GÜÇ serisinin ilk kitabı KARANLIĞIN YÜKSELİŞİ sizi bekliyor. ~~~~~~~~~~ İnsanlar gariptir. Onlar hiçbir zaman hayatlarından memnun olmadı. Kitaplarda, masallarda ve hikayelerde anlatılan kahramanl...