Milius Kutsal enerjiyi bütün bedenine yayarken derin nefes aldı ve bir maratona girişecekmiş gibi hazırlandı. Sonraki anda zıpladığında zemin parçalara ayrıldı ve içerisinde bulunduğu ev tamamen yıkıldı.
Milius havaya zıpladığında gözü tamamen tek gözlü deve odaklanmıştı. Odaklandı ve sağ gözünü dinlendirmeden son bir saldırı yapmak istedi. Ölümsüz Yin Mor çıkıntılar ve kırmızı halka ile beraber ortaya çıktı. Milius Elini Titan'a doğru uzattı.
"TAO!!!"
Yüzlerce Mızrak şekilli Tao parçası hava da oluştu ve Titan'a saplandı.
Ne kadar yüzlerce ruhu öldürmüş olsa da bu saldırı Titan için hiç bir anlam ifade etmiyordu. Titanın içinde ölmüş olan yüzlerce ruhun aksine orada 100 Milyon ruh vardı!
Milius bumu tahmin etse de görmek yine sorun ortaya çıkarmıştı. Milius bu canavarı yumruk yumruğa yenmenin zorluğunun farkındaydı. Hayır, bunu yapması imkansız gibi bir şeydi.
Baş parmağını koparmış olsa bile yapabilmiş olduğu tek şey buydu. Yapabildiği tek şey baş parmağını koparabilmesiydi.
Hava da Titan'a doğru odaklanmışken Ölümsüz Yin'in rengi soldu ve yavaş yavaş ortadan kayboldu. Milius'u yalnız bıraktığını ilan eder gibiydi. Milius da bunu bekliyordu. Ne de olsa ruhları emdikten sonra Ölümsüz Yin'in biraz dinlenmesi gerektiğini fark etmişti. Fakat şimdi tekrar onu kullanınca gözü kendini zorlamıştı.
"WAAAAAAAAAAARRR!!!!"
Titanın kükreyişi normal bir insanın beynini patlatacak kadar güçlüydü. Aşılmış Bedene sahip olan Milius bile bu kadar yakın bir mesafeden ses dalgaları yüzünden uzağa fırlamıştı.
Sadece buna bakaraktan bile Milius aralarında ki farkı görebiliyordu.
" Ama önemli değil."
Bu Titan'ın ne kadar güçlü olduğu önemli değil. Eğer Milius daha güçlü olmak istiyorsa onu yenmek zorundaydı.
Titan yumruğunu savurduğunda Milius onun gücünün ortaya çıkardığı şok dalgalarına baktı. Ardından başını salladı.
"Beni öldürmek için.... Yeterli değilsin..."
BOOOOOOMMM!!!!
Yumruk zeminle çarpıştı ve Hayalet Şehirin ortasında yüzlerce kilometreye yayılan çatlaklar ortaya çıktı. Devasa çatlaklar her bir yanı sararken şehirin hala içinde olan Hayalet Şehir yerlileri korkuyla kaçıştı fakat buna rağmen çatlakların içerisinde kalan bir çok insan olmuştu. Titan'ın gücü Hayalet Şehirde yıkıma sebep oluyordu.
O sırada Mühür Klanında ki insanlar gökyüzündeki devasa olan bu yaratığa bakıyordu. Bir insana benzese de tenine yapışmış zırh benzeri yapı onları yalanlıyordu. Ve bu şeyin tek bir gözü vardı. Cinsel organı yoktu. Bir çok yönden insana benzese de o tamamlanmamış bir Titandı.
"Ona yardım etmemiz gerekmez mi?" diye sordu Turan'ın Yanında ki kızıl saçlı kadın. Vücudunda bir çok dövme vardı. Esmer değildi. Açık renkli bir teni vardı. Üzerinde motorcu kıyafetleri vardı ve çok nazik bir yüze sahip olsa bile Turan'a karşı olan konuşmasından gerçekte öyle biri olmadığını anlayabiliyordun.
Turan kollarını birbirine kavuşturmuşken başını iki yana salladı. Titan onlara diğerlerine göre daha yakındı. Titan yumruğunu yere vurduğunda oluşan rüzgar dalgası yüzlerine doğru vurdu. Rüzgar o kadar güçlüydü ki Mühür Klanında bazı kişiler geriye savrulmuştu. Buna kıyasla Turan kaya gibi sert bir şekilde durmaya devam ediyordu. Gözleri sert ve bakışları Titanın Ruhunun delip geçiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
7 BÜYÜK GÜÇ : KARANLIĞIN YÜKSELİŞİ
FantasíaBir Efsanenin Doğuşu 7 BÜYÜK GÜÇ serisinin ilk kitabı KARANLIĞIN YÜKSELİŞİ sizi bekliyor. ~~~~~~~~~~ İnsanlar gariptir. Onlar hiçbir zaman hayatlarından memnun olmadı. Kitaplarda, masallarda ve hikayelerde anlatılan kahramanl...