eski bir eleştiri bölümüdür daha önce okuyanlar yeni baştan okumak zorunda değil.O yüzden baştan söyliyim de sonra aynı kalite deterjanı farklı markalar altında satan market sahibi durumuna düşmiyim.
benim eleştirdiğim, tarzını beğenmediğim yazanlardan biri malesef bu arkadaş.Mevlananın ya göründüğün gibi ol ya da olduğun gibi görün felsefesine tepki olsun diye doğduğundan kapalı tesettürlü bir ablamız olmasına rağmen her kurgusunda bol sevişme ,erotizm ,tutku eksik olmuyor.Hadi bunlar eksik olmuyor bir de en sunturlu küfürler,insanın söylerken kulaklarına kadar kızaracağı cinsten argo cümleler ve boy boy küfürler bu ablamızın kurgusunda resmen halay çekiyor.Artık psikopat erkek kafasında mı yazıyor yoksa dünyaya erkek olarak gelecekken son anda fikir değiştirip kadın olarak mı geldi bilinmez ama bu ablamızın tüm kurgularını erkek kafasıyla yazdığı kesin.
diyeceksin ki sayın okur erkek kafasında yazmak için erkek olmak mı lazım.değil tabii ama en azından biraz yazdığının yaşantınla uyumlu olması lazım.Allahın emri diye örtünen insanın çoluk çocuğa bol pornografik ,aşırı erotik, ağır küfürlü kurgular yazmaması lazım.Bu ablalar buradaki okur kitlesinin küçük yaşta çocuklardan oluştuğunu bildiği halde buna dikkat etmeden yazıyor.
ve en önemlisi bilip bilmeden, araştırıp öğrenmeden cahil cahil yazıyor.Bugün karamelli çikiloplarıma nasıl ateşli bir bölüm yazsam da hepsinin libidosunu zıplatsam kafasıyla ,nabza göre şerbet vererek yazıyor.
bu ablamızın çevresindeki yazan tayfasına bakın alayı pornografik düzeyde kurgular yazan şahsiyetler.savaşma seviş aşk nöbeti kitabının yazarı, bu ablamızın kankası daha niceleri var da boş verip yazmıyorum.
zaten savaşma seviş kurgusunda bordo bereli subaylar nasıl pornografik hayatlar yaşayan askerler olarak anlatıldıysa kankasına uyan nehir erdem ablamız da bu eserde bordo berelilerden farklı olarak hava kuvvetlerindeki subaylara bol pornografik ,bol sevişmeli bölümler yazmış.
nasılsa her yazdığım okunuyor kafasıyla yazıp bastıran bu ablalar benim nazarımda yazar değiller.herhangi bir edebi özelliği olmayan sadece ticari amaçla yazılmış bu kurgular bu ablamıza para kazandırıp geçici bir popülarite kazandırırken okuyanların beyinlerinde de kalıcı bir hasar bırakıyor.
üniversitede hukuk veya tıp okumak isteyen arkadaşlar sınavlara bu ablamızın kurgularından hazırlanabilirler.ama illa ben eğitim fakültesi okuycam ama mühendislik de olabilir diyenler aşksokarki pardon aşkyakarki nickli yazanın savaşma seviş kitabından hazırlanabilir.elli tane matematikle, türkçeyi komple full çıkarma şansınız büyük.
nehir erdem ablamızın kahramanları genelde erkek olan ve olimpos tanrılarıyla benzer özellikler taşıyan kahramanlar.bayan karakterlerin taptığı, kusursuz ve ölümsüz varlıklar.elli kişinin kurşun yağdırdığı kurşun sağnaklarının arasından matrixdeki neo abimiz gibi zerre miskal yara almadan çıkıp kurşun yağmuru altında sırt srta vererek iddia kuponu veya şans topu kuponu doldurabiliyor, birbirlerine altılı ganyanda hangi atı yazmaları gerektiğine dair tüyo bile verebiliyorlar.
Sanırım erkeğin bu kadar yüceltildiği bu kadar tapınalısı bir hale getirildiği kurguları yazan birkaç yazandan biri bu ablamız.kadınların genelde ezik, zavallı,yatağa atılıp sevişilmekten başka bir işe yaramadığı varlıklar olarak yazıldığı bu eseri okuduğunuzda kadın olduğunuz için acı çekip Rabbim bana niye çük vermedin diye isyan ediyorsunuz.Çünkü erkek karakter muhteşem,kusursuz ve de ölümsüz.
bu ablamız da betimlemeden muzdarip.hiç yok değil ancak pek yok.okul kantinindeki sucuklu tost misali bu ablamızın kurgularında betimlemeyi salatanın arasına karışmış bir dilim sucuk misali anca bulabiliyorsunuz.