Şahsuvar Pikaçu
Fosurca belediyesi, belediyelikten düşürülüp köy yapılınca muhtar seçildi
Beştepedeki Aksaraya iki kez çağrılmışlığı üç kez de kapıdan döndürülmüşlüğü var.
Anlayacağınız saray tecrübesi oldukça fazla.
45 yaşında ama uzaktan 38 gösteriyor.
Fantastik bir kişiliği var.
Sıradan bir muhtarken kendini kozmik olayların içinde buldu.Bunun şokunu ve travmasını yaşayamadan kendini çok farklı bir dünyada buldu.
Özgün bir eserdir.Bazı kurgulara benzemesi tamamen tesadüften kaynaklanıyor.Neticede din kardeşiyiz.Buna araklama demeyelim de esinlenme diyelim.
BİR GÜNLÜK MUHTAR
Ben Şahsuvar Pikaçu.Rahmetli dedem soyadı kanunu sırasında eski bir pokemon terbiyecisi olduğu için Pikaçu soyadını aldı.Pokemonların soyu tükenince de ailecek uzun dönem muhtar olarak yaşamımızı sürdürdük.Otuz haneli köyün muhtarıyım.
Her şey muhtarlık ofisi olarak kullandığım köy evini kapatıp arkadaşlarla okey oynamak için kayfeye giderken oldu.Sıradan bir günün akşamıydı ve tek düşüncem biraz olsun kafayı dağıtmaktı.İnsan otuz haneli bir köyün muhtarı olunca haliyle pek iş güç olmuyor ben de safari niyetine sinek avlayıp pokemon niyetine besliyorum.
İşte o akşam kayfeye giden yolda yürürken önümü siyah bir araba kesti.Oldukça gizemli bir arabaydı.Bizim köye bu model araba anca seçim zamanları geldiği için biran kıllandım.Oysa yeni seçime baya vardı.Sonra arabadan iki tane takım elbiseli adamla benim yarı boyumda bir kızcağız çıktı.Önce kızı hobbit sandım.Sonra dedim kendine gel.Sen ortadünyanın muhtarı değil Fosurcanın muhtarısın.Adamların ikisi de karşıma geçip sert sert bakarken ben de onlara melül melül baktım.Bizim karıyı da bu bakışlar sayesinde tavlayıp kendime aşık etmiştim.
" Bizimle geliyorsun muhtar."
" Niyekine ?"
Hobitt kılıklı kız bana tek kaşını kaldırıp gözlerini devirdi.
" Artık bu dünyadaki işin bitti muhtar ,bizimle ait olduğun bir başka dünyaya geçeceksin."
Kafamı olumsuz anlamda sallayıp yüzüme çarpık bir gülüş yerleştirdim.Benim ikinci karıyı bu gülüşümle tavlamıştım.
" Olmaz köyde yapılacak bir sürü iş var.Daha köyün mezarlığına internet bağlatmam gerekiyor."
Adamlar ve hobbit kılıklı kız bana anlamaz gözlerle bakıyordu.
" Muhtar gelmen gerekiyor.Sen seçilmiş kişisin ve gitme günü bugün."
" Tabii seçilmiş kişiyim ,geçen seçimde 24 kişinin oyuyla seçildim.Ama katiyen gelemem ısrar etmeyin."
Kız ya havle dercesine bakınca biran için ürktüm.Üstelik siyah takım elbiseli iki adamın elinde hortuma benzer şeyler vardı.
" Muhtar sen özel birisin.Seçilmiş kişisin derken bu dünyaya ait olmadığın anlamında söyledim."
" Bacım tövbe de yoksam ölüp öte tarafa mı gidiyom.Daha geçen ay doktora gittiydim.Maşallahın var muhtar zombi gibi bünyen var sana bişicikler olmaz dediydi doktor."
" Hangi doktor?"
" Kulak burun boğaz doktoru aynı zamanda göze de bakıyor.Kasabada başka doktor olmayınca kalp ameliyatı da yapıyor."
" Neyse muhtar kusura bakma.Normalde senin on sekizinci yaş gününde gelecektik ama yolda iki kayıp tanrıçaya,üç sihirli prensese,iki de ay tanrıçasına uğrayınca haliyle geç kaldık.Kırk beşinde anca yetişebildik"