evet yazarın kezban ve zarife üsküdar kız lisesinde tarzında yazılmış eserinin eleştirisine devam ediyoruz.
öncelikle anladım ki bu kurgu fantastik bir eser değil.sizin fantastik kavramınız veya fantastikten anladığınız nedir bilmiyorum ama bana göre bu garip bir genç kız romanı.
kafası çalışan bazı okurlar abicim madem bu kurgudaki fantastik dünyada metro var , araba var, sensörlü bilgisayarlar var da bunlar niye hala okmuş yaymış, bıçakmış ilkel silahlar kullanıyorlar diye sordular.
vallahi bu soruya isviçreli bilim adamları da cevap bulabilmiş değil sevgili okurlar. aslında bu kurguda ok ve bıçak yerine lazer silahlar, sensörlü kendinden yön bulan akıllı bıçaklar olmalıydı ama dediğim gibi yazar kendi de ipin ucunu kaçırdığı için değişik bir atmosfer oluşturmuş.
yabancı kökenli öğrencilerin birbiriyle bağcılar lisesinin ergenleri gibi atar yaptığı adeta içimizden biri olan bu büyücülük ve fantastik güçler okulu öğrencilerini ben bağrıma bastım siz de istediğiniz bir yerinize basabilirsiniz.
kurgumuza geçersek.bacı kardeş akşam yemeği yemek için yemekhaneye geçerler ve oturacak masa ararken onları çomarların kızı durila görür ve onları masalarına davet eder.durila bacının yanında ruff ve sharel adlı fantastikler de vardır. sharel bir şimşek gücü şamanıdır ruff da shinlo denen köyden öldürücü bir silahtır.
tanışma faslı bitip masaya yerleştikleri sırada içeriye daria bacının kalbini godikleyen okulun en süper zihinseli darius ( almanca deyyus diye okunuyor) adlı genç hemen arkasından da zamanı gelince size günüzü göstericem diye atar yapan solerin adlı kız girer.
her ne kadar biz naria ve daria ayrı yumurta ikizi mi yoksa kaz yumurtası ikizi mi diye merak etsek de acep bunlar kaz yumurtası ikiziyse neden aynı herife aşık olmuyorlar , darianın kalbini godikleyen darius neden naria nın kalbini godiklemiyor.sonunda bu bacıların ayrı yumurta ikizi olduğunu kabul edip defteri kapatıyoruz.
sonuçta biri tip olarak kıtlık oyunlarının katnesse everdeni diğeri taht oyunlarının fırtınabiçen daneria targeryani.arada fiziken dağlar kadar fark var.
solerin ve darius tam bu bacıların olduğu masanın karşısına oturur.solerin bacı dariusa bizim bacıları işaret edip " ahanda beni tüm okulun önünde madara eden kopikler bunlardı" dercesine bakar.
darius abimiz daria bacımızın karnında kelebekler kıçında da çekirgeler uçuşturan dört numaralı bakışıyla bizimkine bakarken yanındaki shinlo imam hatip lisesi ninja meslek lisesi çıkışlı yakışıklı bir ninja da gözünü naria ya dikmiştir.naria bacı acep bu yakışıklı uyuz bana niye bakıyor ola diye düşünürken okulun ayaklı gazetesi olduğunu öğrendiğimiz durila bacıdan öğreniyoruz ki solerinle dariusun aileleri sözü geçen bir loncanın üyesidir ve aynı zamanda beşik kertmesidir.
ben anlamam beşikten çok atladım eşikten tekerlemesini söyleyen daria bacı çoktan abayı dariusa yakmıştır.
naria karşılarındaki boş masalara gözünü diker ve durila bacıya bu masalar acep ne ola ki diye sorar.durila bacı bu masaların farklı farklı loncalara ait olduğunu ve yeni gelen tüm öğrencilerin bu loncalara üye olacağını söyler.loncalar onları 1 ay izleyecek ve beğendiklerini alacaktır.ortada kalanlarda kura yoluyla loncalara dağıtılacaktır.
sen bütün bunları nerden biliyorsun diye soran nariya bacımıza durila bacı " görümcem de bu okuldan geçen sene mezun oldu.o da solerinle önümüzdeki sene tartışmışlar" diye cevap verir.
o sırada okul müdürü ve aynı zamanda hugwards büyücülük okulu müdürü profesör dambıldorun uzaktan kaynı olan birtaldo germas ayağa kalkar ve allah nasip ederse hepinize bir lonca vereceğiz.bu arada bu akşam tanışma partisi var yiyin için ama sevişmeyin diye uyarır.
