Karakterlerin yabancı ancak konuşmaların bağcılar şivesiyle yapıldığı kezban ve zarife fantastikler okulunda tarzında yazılmış kurgumuza devam ediyoruz.
her medya vesİkalık resminden fiziksel betimlemeyi adet edinmiş yazan arkadaş hint sinemasının kendisi fakir gönlü zengin aktörü Amir khanı okul müdürü birtaldo germas yapsa da ben bu role daha çok mahmut tuncer abimizin layık olduğunu düşünüp hem hayal kırıklığına uğradım hem hüzünledim.
bana şarlatanovski diyen wattpad soytarısı hanım ablamız siyah lotus ve iki gündür üzerime saldığı ninjalarıyla uğraşmaktan iki gündür boğazımdan tek lokma suşi girmiyor.sanırım bugün de suraları salar üstüme yarın da şamanları.
yaw ne kadar abarttılar.sanki tolkienin yüzüklerin efendisine laf attım sanki harry pottera bok attım .altı üstü eften püften ordan burdan bilinen şeylerden esinlenerek yavan bir dille yazılmış kategorisi belirsiz bir kurguyu eleştirdim.bu kadar abartmaya ne gerek var
valla ben kuRguları beğensem de asla beğenmedim diye karalamam çok şükür kitap okuma bilincim gelişmiş ve bir kitabın yazım ve anlatım tarzından kalitesini ölçecek donanımdayım.
renda ikizleri çok sürükleyici bir anlatıma sahip değil.sürükleyici demek aşırı akıcı demek değil kaldı ki bölümler akıcı değil.
anlatım tarzı basit.kitap okuyarak kendinizi geliştiremezseniz anlatımınız masal anlatan babaanne kıvamında olur ve o oraya gitti sonra bu bunu içti öbürü sıraya oturdu gibi ilkokul çocuğu kompozisyonu gibi yazım ve anlatım tarzınız olur.
burada da oldukça kuru bir anlatım tarzı var.okuyucular küçük yaşta çocuklar olduğu için bunu anlamamış olabilirler ama ben okuma bilinci gelişmiş kitap kurtlarının bu kurgudaki pek çok eksikliği ve anlatımdaki sıradanlığı rahatlıkla görebileceğine eminim.
kim ne derse desin anlatım dili ilkokulda okuma alışkanlığı kazansın diye öğrencilere dağıtılan hikaye kitapları sınıfında.
betimleme yok, cümleler yeterince zengin değil ve yazarın kelime dağarcığı zayıf olduğu için kitapta göze batacak tek bir söz sanatı bile yok.
ayrıca ben kurgunun fantastik kurgu olmadığına eminim.akıllı telefonların olduğu öğrencilerin birbirine sms attıkları, projeksiyonlu tahtaların,butonlu akıllı masaların olduğu bir zamanda savaşçıların neden ilkel silahlar kullandığı da anlaşılmış değilim.lazer yaylar akıllı oklar, sensörlü bıçaklar kullanılsın o zaman.
farklı olmak adına bilim kurguyu fantastiğe bocalamak suluköftenin içine makarna koymaktan farksızdır.
ben genç kızlığımı doya doya yaşayamadım bari karakterlerim yaşasın diyen yazar bölümler ilerledikçe dariusla dairayla, shanla da nairaya aşk yaşatıp bol bol flörtleştirip cilveleleştiriyor.
anlıyoruz ki dariusla kankası shan bacanak olurken, kızkardeşler naria ile daria da birbirlerine elti oluyorlar.
şimdi bu bölümde yazacaklarıma hiç bir mizah katmadan dümdüz yazıcam.mecaz anlatımla doğrudan anlatım arasındaki farkı bilmeyen okurlar yüzünden bunu yapmam gerekti.benim mizahi anlatımımı ama burada söylediğin cümleler kitapta yok yalancı diyen sevimli okurlar sebebiyle tamamen yalın anlatacağım.
en baştan beri söyledim ben bu kurguyu fantastik bir yapıt olarak görmüyorum.fantastik kurgulardaki hava ve anlatım tarzı bu kurguda yok.
benim Türk kafasıyla amerikan edebiyatı yapmak kısmında anlattığım gibi tamamen bize özgü ağızla yazılmış ve sadece biz Türklerin ve bize yakın kültürü olan milletlerin kullandığı deyim, günlük konuşma cümleleri var.